İki Kadın Resmi ile Rezil olmak

15 Mayıs 2011 Pazar, 08:44

Ahu Özyurt/Gazeteport

Başbakan Erdoğan kaset vakası üzerinde sörf yapacağını düşünüyordu ama baktı ki MHP’nin oyları o vurdukça yükseliyor, hemen taktik değiştirdi.

Hürriyet Ankara Temsilcisi Metehan Demir’e söyledikleri ise şaşırtıcıydı:

“Allah korusun, adınıza facebook’ta hesap açarlar, yanina iki de kadın resmi koyarlar. Rezil ederler”

Haddimi aşmazsam eğer buna ürkekçe “Şecaatin arzederken sirkatini söylemek” derler.

Bu ülkede son üç yıldır yürütülen “askeri/siyasi” tutuklamaların yarısı internet üzerinden yürütülen psikolojik harple, isimsiz ihbarlarla yapılmadı mı?

Gencecik, tertemiz Denizci subaylar “fuhuş/uyuşturucu” gibi kelimelerle yanyana getirilip, yuzleri bile olmayan fotoğraflar basına verilerek içeri atılmadılar mı?

Hayatlarında yanyana gelmeyen insanlar tıpkı Başbakan’ın bahsettiği gibi “iki insanı yanyana koyarak” kurulan tuzaklarla işsiz, itibarsız bırakılmadılar mı?

Bu sorulara acil yanıt bekliyorum.

Ama daha da acı bir sorum var.

Başbakan’ın bu kadın düşmanlığı ne zaman bitecek?

Çeteci, mafya, katillerle mi resminiz yanyana olsa rezil olursunuz bu ülkede? Iki tane eli yüzü düzgün, Başbakan’ın tabiri ile “Açık kadınla” mı?

Başbakan bu sözleri ile kadınlar kapansın, evlerinde otursun, resim filan çektirmesin, facebook’a girmeyin, yanınıza yaklaşan her kadına şüphe ile bakın, onlar size tuzak kurabilir demekte bir anlamda.

Başbakan, iki kadın hayranı ile resim çektirse, bu onun itibarını düşürür mü?

Bu kadın nefreti, her türlü pisliği kadınların üzerine atma ne zaman bitecek?

AKP bu ülkenin başı açık, ruhu özgür kadınlarını “kötü kadın” gibi görmekten ne zaman vazgeçecek?

Mahalle baskısı tezinin tersini size, birkaç haftadır gözlemlediğim Elazığ’dan anlatayım:

Gencecik kızlar sokaklarda başlarında türbanları, altta skinny jeanleri ile geziyor. Gayet de rahatlar, açık arkadaşlarından hiçbir farkları yok. İyi ki onlar siyasilere kulak tıkıyor..

Ama herhangi küçük bir Anadolu kentinde bir dükkanda tezgahtarlık yapan bir kız “Müşteri gelmiyor diye kapandım” diyorsa, taşra şehirlerinde erkek arkadaş bulmanın kriteri bile “kapalı” olmak haline geldiyse, nasıl aşacağız biz Türban meselesini?

Başbakan, iki kadınla yanyana gelmeyi “rezil olmak” olarak gördükçe bu ülkede kadın cinayetleri azalır mı? İftiraya itibar etmek neden bu kadar kolay? Neden insanların hayatları bu kadar kolay darmadağın ediliyor?

Bu hükümetin eski bir Bakanı bir resmi gezide bana “Biz seni kadından saymayız” dediğinde nasıl ürperdiğimi, midemin bulandığını anlatamam.

Bu seçimi kadınlar kazandıracak ya da kaybettirecek.. Başbakan “rezil olma” konusunu birkez daha formule etse iyi olur.




Düz Ovada Siyaset

Kelime Elazığ’dan ve Mehmet Ağar patentli. O zaman kıyamet koparmıştı ama neredeyse gerçek olmuş gibi. DTP bu seçime bağımsızlarla giriyor ama Elazığ’da adaylarının YSK’dan veto yemesi partiyi ve oyları tam anlamıyla “kilit seçmen” haline getirdi. CHP’nin hatta MHP’nin gözü bile Elazığ’ın DTP’li seçmeninin oylarında. Ve bu seçimin sonucu Kürt meselesinde çok büyük ve olumlu dinamiklerin başlangıcı olabilir.

Piyasalar CHP’ye % 30 verdi bile

Aylardır finans kulislerini dolduran “% 25’i geçemezler” söylentileri iki haftadır artık çöpte. “AKP eze eze gelecek, % 50’yi bulur” diye rapor yazmalar bitti. Londra kaynaklı yatırım bankalarının raporlarında artık CHP’nin %30’u rahatlıkla bulabileceği yer alıyor. Aynı raporlar alternatif senaryolarda iki sene sonra bir seçim sandığı da görmeye başladılar. Karamehmet’e vergi cezası operasyonuna bir de buradan bakın şimdi.