Kampanyada “meltdown” sendromu

09 Mayıs 2011 Pazartesi, 08:23

Ahu Özyurt/Gazeteport

CHP son bir aya girdiği seçim kampanyasında belki cephanelerini iyi toparladı. Ama askerler o kadar yoruldu ve o kadar uzun süre bekledi ki, kimsenin kapı kapı gezmeye niyeti yok. Sun Tzu, Savaş Sanatı kitabında “lojistik, iaşe, kurmayların direnci ve motivasyon savaşın esasıdır” diye yazar. Cumartesi gördüğümüz CHP’nin İstanbul kampanyası tam anlamıyla eriyor. Her ilçede miting için toplananlar 5 saat bekliyor ve örgüte tepki gösterip dağılıyor. Genel Başkan, kimseyi kırmamak için programının 4 saat sarkmasına bile göz yumuyor. Biz Kemal Bey’i böyle tanımadık. Gürsel Tekin, acil müdahale etmezse İstanbul’da yenilgi kaçınılmaz.

Yine Sosyalist Enternasyonal.

Başbakan, Zonguldak’ta da SE’ye seslendi ve CHP’yi atın bizi alın demekte ısrar etti. AKP bir ANAP ya da DYP olabilseydi Avrupa’daki bütün Liberal ve Demokrat Parti organizasyonlarının zaten uyesi olurdu. Sosyalist değilsiniz, solculuktan iğrenirsiniz. Çocuk coplatan, gazeteci hapseden, işçi sevmeyen bir parti olarak Enternasyonal da size ters. CHP’ye Allahsız, sizden başka herkese “PİS” diyorsunuz. Sizi, kim niye alsın Sosyalist Enternasyonale? CHP’yi niye atsınlar dahası? Bu kadar istiyorsanız bastırın parayı Bilderberg Grubuna, Aspen Grubuna filan girin işte.

Polis olma tutkusu üzerine

Haftalardır Twitter'da örgütlü bir grup var. POMEM mağdurları.. Buldukları herkese polis olmak için girdikleri imtihandaki yaş sınırlamasını şikayet ediyorlar.

Öyle de garip bir yaş sınırlaması ki, anlamak imkansız. 28 yaşından gün almamak? Askerliğini yapmış erkekler için 30’undan gün almamak?

Hatırlayacaksınız bundan birkaç ay önce vali, hakim, savcılık sınavları için de yaşın düşüklüğünden bahsetmiş, arada kalan kuşağın işsizliğe mahkum edildiğini, devletin de yetişmiş elemanlara kapıları kapadığını yazmıştık.

Emniyet Teşkilatı’nda durum çok daha kritik.

Devletin en kritik kurumları bile bu Gençlik Faşizmine yenik düşerse ne olacak?

Silah taşımak, kritik anlarda ateş açma kararı vermek, maçlarda, toplumsal olaylarda sinirine hakim olmak..

Bütün bunlar sadece 22-25 yaş grubundan seçilen erkeklerin yapabileceği şeyler mi?

Ellerine silah veriyoruz, tekrar edeyim..

Yaş sınırlamasının yeniden düzenlenmesi pekçok genç için de hükümet için de mantıklı bir yaklaşım olacaktır.

Dileğimiz İçişleri Bakanlığı'nın bu konuyu yeniden değerlendirmesi.

Ama bir sözüm de bu “mağduruz” grubuna..

Üniversiteyi yeni bitirmiş, illa da evlenmiş ya da evlendirilmiş her genç erkeğin yeni tutkusu polis olmak mı?

Bu ülkede belde silahla gezmek ne zamandır genç insanların tek seçeneği oldu?

Pekçoğunuz çok iyi üniversitelerde okudu. Ama sorsak mesela Bulgaristan’ın başkentini bile bilmiyor olabilirsiniz.

Kızlar için de aynısı.. Sakarya’nın göbeğinde yürürken liseli iki genç kızın CHP Genel Başkanı’nın adını duyup “O kim ya?” deyişini ömrümce unutamam.

Bu cahillikle bu ilgisizlikle nasıl mücadele edilecek?

Niye bir taneniz bile İngilizce konuşamıyor?

Niye bir taneniz bile pazar günü yayınlanan ve 1 LİRAYA SATILAN (TEKRAR YAZIYORUM BİR LİRA) gazetelerdeki yüzlerce ilana başvurmayı denemiyor? Torpil demeyin onların pekçoğunda torpil işlemez.. Devletin ve polisliğin aksine..

Bütün gün internette chat yapıyorsunuz, aynı anda yüzlerce mail yollamayı biliyorsunuz da neden SecretCV.com ya da kariyer.com gibi sitelerdeki onlarca iş ilanına bakmıyorsunuz?

Daha iyi bir Türkiye’yi sizler inşa edeceksiniz. Hepiniz bu sınav hegemonyasında mutsuz ve umutsuzsunuz farkındayım..

Ama lütfen güçlü olun.

Kendiniz için de yeni bir hayat hayal edin.