İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

Özgürlük ve umut!

Özgürlük ve umut!

02 Mayıs 2011 Pazartesi, 07:26

Ruhat Mengi/Vatan

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 1 Mayıs’ta Yozgat’ın Boğazlayan ilçesinde 3000 kişiye hitabetmiş ve 1 Mayıs’ın “alın teri dökenlerin, evine helal ekmek götürenlerin günü” olduğunu söyledikten sonra “partisinin önümüzdeki süreçte güçlü bir çıkış yapacağını” vurgulamış.

Geçtiğimiz hafta The Economist dergisi de yazdığı yorumda “Kılıçdaroğlu bu seçimde başbakan olmayabilir ama giderek çok daha sıkı bir rakip haline geliyor” demişti.

Gerçekten de CHP’de lider değişikliğinden sonra ciddi bir değişim göze çarpıyor. Öncelikle geçen yıllardan farklı olarak açıklanmasının hemen arkasından köşe yazarlarına “Seçim bildirgesi medya özeti” gönderdiler ki örneğin referandum öncesinde hazırladıkları “Anayasa değişikliği taslağı” kitapçığı bile zamanında gelmemişti.

Son derece güzel ve net bir özet..

Sonra, sokaklarda CHP’li ilçe başkanlarının “Nerede oy kullanacağınızı bizden öğrenebilirsiniz” afişlerine rastlıyorum ki daha önce böyle bir çalışmalarını da görmemiştim. Bunlar bile seçimde ‘sandık başlarında duracak gözcülerin çay-kahve-sigara vs için yerlerini dakikalarca boş bırakmayacak sorumlu kişiler’den seçileceği.. YSK’nın daha önceki “milyonlarca kayıp veya ilave seçmen’ ya da “sandık sonuçlarını vermeme” gibi olaylarının, “bilgisayarlar çöktü, elektrik kesildi” gibi sürprizlerin (!) tekrarlanmaması konusunda bu kez gerekeni yapacakları ümidi veriyor. Hatta belki “hekır-savar” bile bulurlar kendilerine, iyi de olur!

BASKIYA SON

CHP Seçim Bildirgesi “Özgürlüğün ve Umudun Ülkesi, Herkesin Türkiyesi” başlığıyla hazırlanmış ve içinde “liderler yerine milletin kendi vekillerini seçeceği” demokratik seçim sisteminden, “barışçı her tepkinin meşru sayılacağı”na, “baskıya, korkuya, basılmamış kitap imhasına son”dan, “kadına yönelik şiddetin ağır suç sayılacağı”na, “Topraksız köylüye toprak, işsize daha fazla ödenek”ten, “ihtiyacı olan her aileye destek” vaadine, “emeklilere milli gelir zammı”na, “üniversite harcının kaldırılması”na kadar aklınıza gelen her konuda verilmiş sözler var ki gerçekten uzun uzun okuyup incelemeye değer.

İncelediğinizde, hala süregelen “Haberal’ı niye aldınız, onun hastanesinde Ecevit’i hasta etmeye çalıştılar” benzeri anlamsız yıpratma gayretlerinin önemli ve somut projeler karşısında ezilip gittiğini görüyorsunuz. Ecevit’in son yıllarında “siyaset yapamayacak kadar” halsiz ve hasta olduğu ve neredeyse tamamen eşinin desteğiyle işi götürdüğü her halinden belli değilmiş gibi son zamanlarda buna sarıldılar. Onu tutturamayanlar bu kez Baykal’ın tamamen kendi sorumluluğunda olan “kaset olayıyla gitmesini” deniyor.

ÇOCUK YOK!

CHP projelerinde “Kadına karşı şiddetin ağır suç sayılacak olması” güzel, Çıkaracakları “Güldünya Yasası” ile töre ve namus cinayetlerine de ağır ceza gelecek olması güzel (bu töre ve namus kelimeleri de kalkmalı), her yıl en az 5 kadın sığınma evi açılacak olması harika.. Bunları kimse hatırlamadı bugüne kadar.

Ama ya çocuklar? Çocuklara tecavüz eden sapıkların, aile içinde kendi çocuklarına bile el uzatan canavarların “serbest bırakılmayıp en ağır cezaya çarptırılması” neden yok? Eğer memleket bir Sırat Köprüsü’nden geçmekte olmasa “Çocuk tecavüzlerine çözüm ve ceza aramayan” partilere oy vermeyelim kampanyası bile açmak gerekirdi, konu öylesine önemli. Bununla birlikte “çocuk konusu dışında kusursuz”a yakın bir çalışma yaptıklarını teslim etmek gerekiyor.

Umarım CHP “çocukları unuttuğunu” en kısa zamanda fark eder ve bu “tek eksikli” bildirgesini de sık sık tekrarlayarak yeterince duyurur. Gerçi TV’lerde ‘eşit şartlarda propaganda yapamayacakları’ bilinen bir durum ama bir yol bulmaları gerek. Zira en kolay duyması gereken, dikkatli medya takipçileriyle konuşurken onların bile ‘bu bildirgeyi duymamış olduğu’ fark ediliyor, benden hatırlatması!


*****


'Çocukların oyu yok' diye mi?

Türkiye’nin kadın kuruluşlarının “çocuk tecavüzü” konusunun peşini bırakmayacaklarını, Meclis açılır açılmaz “ağır cezaların verilmesini sağlayacak yasalar”için eylemlerini sürdüreceklerini söyledik. Hiçbir partinin, ne kadın ne erkek hiçbir bakan veya milletvekili ya da liderin umurundaymış gibi görünmüyor, ağızlarına bile almıyorlar.

Seçim propagandalarında herşey var, “vahşetle karşı karşıya kalan kadın ve çocuklar” yok. Çocuklar oy kullanamaz diye mi acaba? Peki o masum çocuklara tecavüz eden canavarların en ağır şekilde cezalandırılmak yerine serbest bırakılmaları iktidar partisinin de, diğerlerinin de vicdanını hiç mi sızlatmıyor?

SÖYLEMİN FAYDASI YOK!

Hani “74 milyonu aynı şekilde sevmek”, nerede kaldı? Ayrıca, hükümetlerin, meclislerin işi sadece sevgi değildir, vatandaşları korumak, onlara zarar verenlerin cezalandırılmasını sağlamaktır.. Söylem değil, eylemdir önemli olan.

Çırpınıyoruz, bileklerimizi zincirleyip Meclis’in önüne gidiyoruz, “Türkiye’de aile içi, kendi çocuklarına tecavüz yamyamlığı olayları da arttı, ağır ceza verilsin” diye TV’lerden haykırıyoruz, en ufak hareket yok. Ve işte dün “Samsun’da 18 yaşında bir genç kızın hayatının daha ‘öz babası’ tarafından karartıldığı, 8 yaşından beri tecavüze uğrayan kızın bir de üstüne hamile kaldığı” haberi duyuldu.

BU NASIL MAHKEME?

Adli Tıp raporu öz babanın “yüzde 99.9 hamile bırakan kişi” olduğunu belirliyor, buna rağmen adam (gerçek adamlardan özür dilerim) suçu kabul etmiyor, ‘beraat istiyor’ ve dava tanıkların dinlenmesi için erteleniyor.

Eğer burası medeni ve hukukun işlediği bir ülke olsaydı böyle bir durumda davanın ertelenmesi yerine derhal mahkeme kararı verir ve bu “en ağır suçlu”yu “affa-indirime uğramayacak şekilde en ağır ceza”ya mahkum ederdi.

Baksınlar bakalım Batı’da bu saçmalığın benzerine rastlanabilir mi? Hükümet aile içi tecavüz başta olmak üzere çocuk tecavüzlerine en ağır cezanın ve en kısa sürelerde verilmesini mutlaka sağlamak zorundadır, YAZIKTIR BU MASUM VE ÇARESİZ ÇOCUKLARA, YAZIK!

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız