İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

YAZAR YAZI

Erdoğan, başbakan mı cumhurbaşkanı mı?

Erdoğan, başbakan mı cumhurbaşkanı mı?

12 Ağustos 2014 Salı, 10:43

Bülent Korucu /ZAMAN

Türkiye’nin 12. Cumhurbaşkanı olarak seçilen Recep Tayyip Erdoğan’ın hukuki durumu tartışma konusu.

Tweetle
Anayasa çok açık “Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir ve TBMM üyeliği sona erer.” diyor. Bir sonraki maddede seçilmeyi ‘Geçerli oyların çoğunluğunu alan aday Cumhurbaşkanı seçilmiş olur.’ diye tanımlıyor. Partisiyle ilişiği kesildiğinde genel başkanlığı, milletvekilliği düştüğünde ise başbakanlığı bitiyor. Erdoğan’ın iki hafta daha başbakan kaldığında yapacağı çok bir şey yok. Ama genel başkan olarak partisini dizayn etmek istiyor. Turgut Özal ve Süleyman Demirel’in düştüğü durumdan ders çıkardı ve partiye uzaktan kumanda etmenin imkânsızlığını anladı. Genel başkan tek seçici olduğu için herkes ona borçlanıyor. Köşk’teki ne kadar ‘doğal ve daimi lider’ gibi sıfatlarla anılsa da pratikte mühür kimdeyse Süleyman o. Yani genel başkanın dediği oluyor. Erdoğan olağanüstü kongreyi kendi genel başkanlığı altında gerçekleştirerek en azından kısa vadede egemenliğini sürdürme peşinde. Başbakanlığı bırak, genel başkanlık kalsın denilse razı olacağını düşünüyorum. Yemin merasiminden bir gün önce 27 Ağustos’ta olağanüstü kongre toplamanın yegâne sebebi, Abdullah Gül siyaseten yasaklı iken işi bitirmek.

Siyasi partiler her istediklerini yapabilecek kurumlar değil. Anayasa, yasa ve kendi tüzüğü ile bağlı. Denetimi ise başta Anayasa Mahkemesi olmak üzere yargıda. Hukuk mahkemeleri siyasi parti kongrelerinin denetimi konusunda yetkili. Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi 2010 yılında Saadet Partisi’ne kayyım bile atadı ve kongre yenileme mecburiyeti koştu. Anayasaya göre parti üyeliği düşmüş Erdoğan’ın genel başkan yetkileri kullandığı bir kongrenin kesinlikle iptal edilmesi gerekir. Hüseyin Çelik’in ‘tek adayla gidilecek’ açıklaması bile itiraz nedeni olur. Zira kimsenin seçilme hakkı elinden alınamaz. Abdullah Gül’ün yeniden aday olmasını engelleyen kanunu, AYM’nin bu gerekçe ile iptal ettiğini unutmayalım.

Yangından mal kaçırır gibi Gül dönmeden atılan adımlar, partide kırılmaya yol açabilir. Erdoğan’ın liderliğinde ve böylesine büyük kampanya ile alınan oy, önümüzdeki seçim adına olumlu işaret değil. Emanetçi genel başkanla oy almak ve tek başına iktidarda kalmak riske giriyor. ANAP ve DYP örneğinde, partide kalanların kendi canlarının kaygısına düştüğünü gördük. Parti büyük ve güçlü kalırsa iktidar nimetleri devam eder. Bugünden sonra herkesin bu kaygıyı ön plana alması sürpriz değil.

Özal ve Demirel örneğinde partiyi ele geçirecek güçlü lider adayı olmadığından bu kısım tartışılmadı. Başbakanlık ise vekalet formülüyle çözüldü. Özal, Ali Bozer’e, Demirel de Erdal İnönü’ye vekâlet vererek geçiş sürecini tamamladı. Erdoğan ise bu iki örneğe rağmen başbakanlığa devamda ısrarlı. Hâlbuki milletvekilliği düşen kişi otomatikman başbakanlığı da kaybeder. Seçildikten sonra Erdoğan’ın imza attığı bütün icraat ve kanunlar yargıdan döner. Anayasa’dan laf oyunlarıyla sonuç çıkarmak doğru olmaz. 367 krizi de aynen böyleydi. Karar yeter sayısını anayasada aksi yazmıyor diye toplantı yeter sayısı olarak dayatma, ülkeyi siyasi kaosa sürükledi. Şu anda Erdoğan’ın yapmak istediğinin ondan farkı yok. Antrparantez, bu belirsizlik 12 Eylül anayasasının zihni arka planını deşifre ediyor. Cumhurbaşkanlığına sivil siyasetçileri yakıştıramadıkları için düzenlenmemiş. Başbakanlık makamının istifa veya düşürülme ile boşalacağı öngörülmüş, Köşk’e çıkma ihtimali göz ardı edilmiş. Aslında nihayetinde hükümetin düşme durumu ile karşı karşıyayız. Başbakanlık makamı boşaldığında hükümet düşer. Ülkeyi hükümetsiz bırakmamak ve gerekirse parlamentoyu yenilemek üzere ilgili maddelerde istifa ve güven/güvensizlik oyu yoluyla düşürülme yazıldığı için belirsizlik var gibi görünüyor. Oysa ölüm, cumhurbaşkanlığı seçimi gibi boşalma halleri de mümkündür ve açık hüküm yoksa anayasanın anayasa ile tefsiri sadedinde karar verilir. Erdoğan’ın ısrarı partisini ve ülkeyi kaosa götürebilir.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız