Kılıçdaroğlu, "Balyoz benim gündemime indi."

13 Şubat 2011 Pazar, 11:25

Akşam. İsmail Küçükkaya

ADANA
Atatürk Havalimanı'nda ilk karşılaştığımız anda sordu, 'Tutuklamaları siz nasıl değerlendiriyorsunuz?'
'Gündeme bomba gibi düştü' deyip yorum yapmadım, ben kendisine soru yönelttim. Sabah 10.00 civarıydı. İşsizlik mitingi için CHP lideriyle Adana'ya uçacaktık.
Balyoz'daki asker tutuklamalarına tepkili ve bir o kadar şaşkındı. 'Yargının siyasallaşmasından' bahsetti, toplumun bedel ödemeye başladığından...
Sonra şu sözleriyle 'rahatsızlığını' dile getirdi:
'Evet, bu bir haberdir, büyük bir haber; gündem oldu. O kadar paşa tutuklanırsa herkes konuşur. Bizim şanssızlığımız. Oysa ekonomi konuşmak lazım.'

KURMAY EKİPTE KİMLER VAR?
Atatürk VIP salonundayız, 6-7 gazeteci arkadaş. Uçağı beklerken çay içip, Kılıçdaroğlu'na sorular yöneltiyoruz. CHP'nin kurmay ekibinden Gürsel Tekin, Bihlun Tamaylıgil, Umut Oran, Erdoğan Toprak ve Ali Kılıç da orada. İstanbul İl Başkanı İlseven'le burada tanıştım. 'CHP'nin yeni İstanbul yönetimi' hakkında gazetedeki yorumlarımı biliyor, okumuş. Sohbet ettik, 'görüşelim' diyerek ayrıldık.
Kılıçdaroğlu'na dönelim. Gündemi bir türlü istediği rotaya oturtamamaktan yakınıyor. Hükümetin hamlelerini 'gündem mühendisliği' penceresinden görüyor. Tam uçağa binmek üzereyken, diğer gazeteciler de uzak kalmışken 'kağıttan kaplan' mevzuuna değindi.

SÜHEYL BATUM BAŞBAKAN'I KURTARDI
Süheyl Batum'a tepkisini, daha doğrusu sitemini açıkladı. Hayli ilginçti.
Sözleri şöyle:
'Tam Başbakan köşeye sıkışmıştı. Mısır aleyhine gidiyor, bunun bedelini ödeyecek, diğer ülkeler de müdahaleden rahatsız. Daha önemlisi Kıbrıs. Büyük gaftır.
Hep karşısına çıkacak. Tam Başbakan darbe alırken bu
(kağıttan kaplan) çıktı. Gereği yoktu. Gündem değişti. Yandaş medyaya CHP aleyhine malzeme verildi.'
Ardından doğru yolu da gösterdi:
'Şahsi düşüncelerimizi önce yetkili organlarda tartışmak lazım. Bizim MYK'mız var.'

AB'NİN HÜKÜMETE BAKIŞI DEĞİŞİYOR
Kemal Bey bir gün önce Avrupa Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Yetkilisi Füle ile görüşmüştü. Avrupa konusuna önem veriyor. Seyahatler de sürecek. Çarpıcı bir değerlendirmesi var. AB'nin hükümete bakışının hızla değişmekte olduğunu, yargı ile ilgili düzenlemelerden kaygı duyduklarını söyledi. CHP'nin AB siyasetinin devam edeceği anlaşılıyor. Hükümeti o cephede 'tek başına bırakmamaya' ve olup bitenleri bir de CHP açısından göstermeye çalışacaklar.

BALBAY, HABERAL VE ÖZKAN KONUSU
Ve Ergenekon tutuklularının adaylıkları... Kemal Bey bu tartışmadan da rahatsız. 'Böyle bir gündem yok ki' diyor. Henüz ortada kesin seçim tarihi yok... Ardından 'bir siyasetçi olarak endişesi'ni anlattı:
'Lehimize mi olur aleyhimize mi onların lehine mi olur aleyhine mi ona bakmak lazım'

LİBERALLER 'İNSAF' DESİN
Uçak Adana'ya doğru alçalmaya başlamıştı. Yol boyunca çok sayıda
kişi Kemal Bey'in yanına gelip, başarı diledi. Biz de liberalleri sorduk.
Çağrısını yineledi:
'Liberalleri biz kandırmadık, AKP kandırdı. Vicdanı olan liberallerin artık insaf demesi lazım, sorgulayıcı baksınlar iktidara.'

UÇAK DÜZENİNDE DEĞİŞİKLİK
CHP lideri ve ekibi gelecek hafta iki gün Van'da olacak. Kılıçdaroğlu, 'CHP'yi bütün Türkiye hissetsin istiyorum' sözüyle gezilerin aralıksız süreceğini vurguladı.
Bu arada Adana yolunda dikkat çekici bir farklılık vardı. Bugüne dek hep genel başkanın yanında, uçağın ön tarafında CHP'li siyasetçiler otururdu. Gazeteciler ekonomi bölümünde, arkada olurdu. Genel başkanla temas kuramazlardı. Dün, Erdoğan Toprak ve Bihlun Tamaylıgil gazetecileri business sınıfta Kılıçdaroğlu'nun yanında oturttular, kendileri arka bölüme geçti.
Adana izlenimleri yarına...