İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

YAZAR YAZI

‘Sol’ garezi

‘Sol’ garezi

26 Nisan 2011 Salı, 08:23

Nuray Mert/Milliyet

Seçim gündemi arasında gürültüye gitmesine razı olamadığım bir konuya dikkatinizi çekmek istiyorum; eski kuşak solcuların bitmez tükenmez sol düşmanlığı!
Eski solcular, seksenli yıllardan itibaren tuhaf bir dönüşüm hikâyesi yaşıyorlar. Birinci dalga, 12 Eylül’den hemen sonra geldi. ‘Canını kurtaran’ bazıları solculuğun aslında nasıl muzır bir iş olduğunu yaza yaza bitiremediler. Ama ‘kimse kızmasındı, kendilerini yazıyorlar’dı. Dava adına gençlikleri kaybolmuştu; Özal devrinde keşfettikleri bireysellikle, renkli hayatlarla, daha önce neden tanışamamışlardı? Bunun sorumlusu sol ideolojiler, hareketler, hatta ‘siyasal’ olmanın kendisi idi. Büyük dönüşüm geçirenlerin kimisi sol siyasetlerle bağını tamamen kopardı. Diğer birçoğu, sade suya tirit bir düşünsel hesaplaşma ardından, ‘solu yeniden tanımlama’ adı altında kendilerine bir ‘koza’ örüp, içine çekildi. Ancak, sol adına ahkâm kesme alışkanlıklarını bir türlü bırakmadılar.

Eski solcuların tutumu
Neyin değiştiğini, neden değiştiklerini anlatma, siyaseti farklı biçimlerde yorumlama çabası son derece anlaşılır bir şey. Dahası, hakkı verilerek yapılırsa, çok önemli ve değerli bir şey. Ancak, çoğunlukla durum bu yönde gelişmedi. Kendini anlatmanın yerini, başkalarını yargılama ve hüküm verme aldı.
90’lı yılların siyasal gündemini İslamcılığın belirlediği ve 28 Şubat döneminde, kendini liberal veya demokrat olarak tanımlayan eski solcular, tartışmaya fazla müdahil olmak istemediler. En liberalleri, ‘cami ve kışla arasına’ sığamayacaklarını ilan etti, en demokratları ‘Müslümanların neden demokrasi kuramayacağını’ anlatmaya koyuldu. ‘Kamu hizmeti verenlerin değilse de, alanların başörtüsü takabileceğini’ savunanlar, özgürlükçülükte sınır tanımayanlar sayıldı.
2002’de, AKP’nin tüm baskı ve dayatmalara karşı mücadele edip iktidara geldiği dönem, bu olayın ardındaki demokratik dinamiği önemseyip, destekleyen sol demokrat yok değildi, ama bir avuçtu. O zamanlar daha henüz, ‘halka rağmen de olsa daha kaliteli bir demokrasi adına seçim sonuçlarına itiraz eden’lerin sesi yüksek çıkıyordu. Sonra ne olduysa oldu, demokrat, liberal aydınların büyük kısmı ‘sır kapısı’ndan geçti, AKP’nin, ‘Türkiye’nin başına gelen mucize’ olduğu keşfedildi. Bu dönemin ‘çok uzun ve çok hazin hikâyesi’ni yazmaya daha zaman var.

Akan’ın açıklamaları
Bu hikâyenin bugüne gelene kadarki bölümünün özeti ise; eski solcuların, 12 Eylül sonrası içine düştükleri siyasi-varoluşsal sorundan, AKP’nin ‘start’ verdiği, ‘darbe ve darbeciler ile mücadele’ çerçevesinde bir nebze çıktıkları, özgüven kazandıkları ve o özgüvenle ilk iş yeniden sol siyasetlerin ne kadar kötü olduğunu anlatmaya bıraktıkları yerden devam etmeye girişmeleri.
Son olarak, Tarık Akan’ın ancak magazin yazarlarını ilgilendirmesi gereken açıklamaları, sol siyasetle, güya ‘hesaplaşma’ vesilesi oldu. Koca koca adamlar, fırsatı ganimet bilmiş, Tarık Akan üzerinden, sol siyasetin nasıl ‘darbeci’ olduğunu anlatmaya girişmişler. ‘Ne zamandan beri sol siyasetleri Tarık Akan temsil ediyor’ diye soran, en dağdağalı günlerde Tarık Akan’ın, Emel Sayın ile kırlarda koşturduğu filmlerle meşgul olduğunu hatırlayan yok. Hazır kendine solcu diyen ve darbe savunan biri varken, faturayı sol siyasetin gelmişine geçmişine kesmek kurnazlığına kadar düşülmüş.
Geçmişe karşı bu ne bitmez kinmiş! İnsan geçmişte gönül verdiği bir davaya ilişkin hiç mi güzel bir şey hatırlamaz? ‘Teorisi öyle, tarihi böyle ama, uyandırdığı umudun yerini hiçbir şey alamadı’ diye hayıflanmaz?
Her şey bir yana, bu ne ruhsuzluk, ne nursuzluktur, gölgesinde kalan her şeyi kurutuyor!

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız