\'Allah almadı, Tayyip aldı

14 Mart 2014 Cuma, 09:37

Cüneyt Ülsever /YURT

\'Cüneyt Ülsever cuneyt.ulsever@yurtgazetesi.com.tr13 Mart 2014, 10:24

Paylaş
Berkin Çocuk için dün gazetelerde atılan başlıklar arasında yüreğimi en çok Yurt Gazetesi’nin başlığı dağladı.

“Allah almadı, Tayyip aldı!”
Anne Gülsüm Elvan: “Benim kuzumu Allah almadı, Tayyip Erdoğan aldı. Vay kuzum; anan kurban olsun sana, bu sefer de dayanacaktın. Bu acıya ben nasıl dayanırım Berkin. Bir kurşun da bana sıksınlar, yanına yollasınlar” diye ağıt yaktı.
Yolsuzluk bir yana, hırsızlık bir yana, arsızlık bir yana, istibdat bir yana; bugün siyaset toptan bir yana, sana soruyorum Recep Tayyip Erdoğan:
Berkin melek olup uçtuğu gece uyku uyuyabildin mi?
Gece yatağında Rabbin ile baş başa kalınca neler hissettin?

***

Berkin Elvan 16.06.2013 günü ekmek almak üzere sokağa çıktığında aşırı güç kullanan polisin attığı biber gazı fişeği ile vuruldu.

Recep Tayyip Berkin Çocuk’un vurulduğu günden sadece sekiz gün sonra, Polis Akademisi Mezuniyet Töreni’nde yaptığı konuşmada hem “Polisimiz kurşun yiyor, karşılığında su ve biber gazı sıkıyor. AB müktesebatında da polisin su ve gaz sıkma hakkı olduğu görülür” dedi, hem de polisi ‘Gezi Parkı’nda gençleri geri püskürttüğü için şu sözlerle kutladı:

“Polisimiz inanın tarihinde hiç olmadığı kadar sabırlı ve itidalli davranmıştır. Görüntüler ortaya çıktıkça, polisimizin sabrı, polisimize yönelik alçakça saldırılar tek tek açığa çıkıyor… Ben ve hükümetim, polisimizi gönülden tebrik ediyoruz. Her kademedeki polis kardeşlerime, haftalardır devam eden olaylarda fedakârlıkla, vatanseverlikle mücadele verdikleri için, şahsım, ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.” (Hürriyet - 24.06.2013).

Recep Tayyip, Berkin’in komada geçirdiği 8. günde ana kuzusu Berkin’i vuran polisi yukarıdaki sözlerle kutluyor, şükranlarını sunuyor, daha fazla Berkin’in vurulması için teşvik ediyordu. Nitekim polis ‘Gezi Olayları’ çerçevesi içinde 8 canı bu dünyadan kopardı. Ama Recep Tayyip bir gün olsun ‘Berkin Cinayeti’ nedeniyle üzüntülerini bile bildirmedi.

***

Recep Tayyip, sen de evlat sahibisin. Senin de muhakkak bir duygu dünyan var. Her fırsatta övündüğün ecdadın cengin tam ortasında savaşı durdurur, düşmanına ölülerini gömmek için vakit tanır, taziye sunardı.

Atatürk Çanakkale’de bizzat savaştığı yabancı (düşman) askerler için: “Şimdi dost bir ülkenin topraklarında yatıyorsunuz. Huzur içinde uyuyun… Oğullarını uzak ülkelerden buraya gönderen anneler siz de gözyaşlarınızı silin. Oğullarınız şimdi bizim bağrımızda huzur içinde yatıyor. Canlarını bu ülkede kaybederek, onlar artık bizim de evlatlarımız oldu” demiştir.

Atatürk düşmanın annelerine sahip çıkarken sen 11 Mart günü evlat acısı ile kavrulan kendi yurdunun insanı bir ananın ‘ah’ını aldın!

Yedi düvel o ‘ah!’ için o anneye yerden göğe hak verdi.
Evladına yapılan herhangi bir kötülük yüzünden bir anneden ‘ah almanın’ ne demek olduğunu herhalde bilirsin.

O ‘ah’ yüce Allah katında değme Hoca’nın bedduasından daha tesirli değilse, zaten ‘ilahi adalet’ yoktur. Bu dünya zalimlerin dünyasıdır, güçlünün zayıfı ezme hakkına sahip olduğu kahrolası bir dünyadır. Batsın böyle bir dünya!

Rahmetli anan muhakkak sana:
“Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste!” diye nasihat etmiştir.

***

“Hırsız var!” diye bağırıldığında, insanların aklına kimin geldiğini biliyorsun.
“Katil var!” diye bağırıldığında, bundan böyle senin aklına kim gelecek?
“Berkin’in ekmeğini Bilal’a nasıl yedireceksin?”
Ağzına bir lokma ekmek attığında aklına Berkin hiç mi düşmeyecek?

***

Evladına yaptığım bir kötülük nedeni ile bir annenin ‘ah’ını almaktan ise, Allah canımı alsın; eminim mezarımda daha huzurlu uyurum!