İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

YAZAR YAZI

4+4+4’ün asıl hedefi

4+4+4’ün asıl hedefi

13 Eylül 2012 Perşembe, 09:22

Erkan Aydoğanoğlu/EVRENSEL

Kapitalizmde zorunlu eğitim aracılığıyla bireyler, küçük yaşlardan itibaren zorunlu olarak birtakım ölçütlere göre biçimlendirilir. Böylece egemen toplumsal sistemle uyumlu, yaşananlara itiraz etmeyen, sesini çıkarmayan bireylerin yetiştirilmesi amaçlanır. Bu açıdan bakıldığında, temelleri 12 Eylül darbesi ile atılan “eski” eğitim sistemi ile 4+4+4 modelinin “strateji hedefinin” aynı olduğu çok açık.
12 Eylül sonrasında ilkokuldan üniversiteye kadar eğitimde “Türk-İslam” sentezi benimsenirken, bugün gerek ülke yönetimi, gerekse eğitim politikaları ile adım adım 12 Eylül’ün izinden gidenlerin “Dindar nesil yetiştirme” hedefleri bire bir örtüşüyor.
AKP’nin 4+4+4 ile ulaşmak istediği kısa ve uzun vadeli hedefler ve okulların açılmasına sayılı günler kala yaşanan büyük kaos öyle görünüyor ki en az birkaç yıl sürecek. Tartışmalar, doğal olarak özellikle okula başlama yaşı üzerinde yürütülürken, en az okula başlama yaşı kadar önemli olan diğer konuların yeterince tartışılmaması önemli bir eksiklik. 4+4+4’ün hedefleri ve uygulama biçimi üzerinden yürütülen tartışmalarda, sorunun özünden uzaklaşılması ve asıl tartışılması gereken noktaların geri planda kalması, 4+4+4’ün yaratacağı birey ve toplum modeline karşı mücadeleyi de olumsuz etkileyebilir.
Ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın, bir toplumdaki sınıfsal farklılıkların eğitim süreçlerine şu ya da bu şekilde yansıması engellenemez. Yoksul emekçi çocuklarının çok azı eğitim sistemi üzerinden “sınıf atlama” olanağı bulabilirken, “fırsat eşitliği” söylemi ile herkesin eşit fırsatlara sahip olduğu iddia edilir. Oysa gerçekler bu ifadenin tam tersidir. Türkiye’de sınıfsal farklılıkların giderek artması, anadili farklılıklarının anadili Türkçe olmayan çocuklarda yarattığı büyük travmalar, farklı inanç gruplarına mensup olmanın getirdiği dezavantajlar vb gibi etkenler, o sürekli dillendirilen “fırsat eşitliği” kavramının koca bir yalan olduğunun en somut kanıtıdır.
Dünya üzerinde okulöncesi çağdaki çocuğu ilkokul eğitimine alan ve 9 yaşında ilkokulu bitirtip, 10 yaşında meslek seçtiren kaç ülke var? 4+4+4 modeli, ikinci dört yıldan sonra gündeme getirilen mesleki yönlendirme ile muhtemelen dünyada bir ilk olacak. Türkiye’nin bu alanda örnek aldığı ülkeler Almanya ve ABD. Bu ülkelerde de benzer bir şekilde çocukları erken yaşta mesleğe yönlendirme var. O yüzden Almanya’da göçmen ailelerin çocukları doğrudan meslek okullarına yönlendirilirken, ABD’de beyaz okulları ile çoğunluğu göçmenlerden oluşan melez okulları arasında dağlar kadar nitelik farkı ortaya çıkmış durumda. Aynı şey Türkiye’de de yaşanacak.
4+4+4 ile yoksul emekçi çocukları, anadili Türkçe olmayan çocuklar ikinci ve üçüncü dört yılda mesleki eğitime yönlendirilirken, orta ve üst sınıf ailelerin çocukları ilgi ve yeteneklerine göre daha nitelikli eğitim alma “fırsatı” bulacaklar. Eğitimde yaşanan yoğun ticarileştirme ve özelleştirme böyle devam ederse, meslek lisesinde okumak “daha ucuz”, diğer alanlarda okumak “daha pahalı” olacak. Bu hedef başarılabilirse, Başbakan’ın ifade ettiği gibi önce dershaneler kalkacak, arkasından sınavlar. Çünkü parası olan bütün eğitim kademelerini “tıkır tıkır” geçecek. Yoksul emekçi çocukları ise, ortaokul ve liseden itibaren çırak, aday çırak ve stajyer olarak tezgah başında, “üç kuruş” ücrete, “tıkır tıkır” çalıştırılacak.
Türkiye’de 4+4+4 ile mesleki eğitimin oranının yüzde 65’e çıkarılması hedefi ile çalışan nüfusunun yüzde 62’sinin ücretli emekçi olması asla bir tesadüf olarak değerlendirilemez. Üstelik üç beş yıl içinde devletin mesleki eğitimden tamamen çekilerek, bu alanı özel sektöre bırakacağı ve “özelleşen” meslek liselerini kamu kaynakları ile doğrudan destekleyeceği gerçeği ortada dururken.
Bütün bu gerçekler gün gibi ortadayken, bahsi geçen tehlikeleri bütün yönleriyle gören ve bu kapsamlı saldırıyı püskürtebilecek bir mücadele cephesinin henüz oluşturulabilmiş olduğunu söylemek elbette mümkün değil. Ancak eğitimde 4+4+4 modelinin uygulanmasının en az birkaç yıl süreceği dikkate alındığında geç kalınmış da sayılmaz.
Eğitim Sen’in 15 Eylül’de gerçekleştireceği miting, 4+4+4’e karşı mücadelenin bugüne kadar biriktirdikleri ve mücadelenin geleceği açısından mutlaka bir gösterge olacak. Ancak asıl mücadelenin 17 Eylül’de okulların açılmasından itibaren öğrencisi, öğretmeni ve velisiyle çok daha geniş bir kesimi kapsar hale geleceği ve uzun soluklu bir mücadeleyi gerektirdiği asla unutulmamalı.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız