CHP’de Deprem! Tsunami Kapıda…

12 Nisan 2011 Salı, 15:19

Nihat NASIR/Gerçek

Çok spekülasyon yapıldı, yazıldı çizildi… Ama hiç kimse bu kadarını beklemiyordu doğrusu. CHP genel başkanı; ‘Yeni CHP’ söylemiyle yola çıktığında ‘sosyal demokrasiyi’ öne çıkaran bir tavır takınacağı beklentisi hâkimdi. Bu yüzden Baykal nedeniyle partiye mesafeli duranlar büyük bir ümit ve heyecanla CHP’ye koşuştular.

CHP’nin hâlâ statükocu bir parti olduğunu savunanlara karşı bu iyimser kesim, ‘bekleyin, her şey henüz bitmedi’ şeklinde mukabelede bulunuyor, ‘sol’ söylemin özellikle de listelerde kendisini göstereceğini düşünüyorlardı.

Öyle olmadı.

CHP, YSK’ya verdiği milletvekili listesiyle kelimenin tam manasıyla ‘sağ’ bir parti olduğunu kanıtladı. Hem de öyle böyle değil, uçlara doğru yönelen bir sağ…



Aslında yazının başlığına ‘CHP’nin Arkasında Kim Var?’ sorusunu çekmeye ve yazı içeriğinde de bu ‘Yeni CHP’yi Demirel’in dizayn ettiğini ileri sürmeye niyetliydim. Ama özellikle de Bursa’daki CHP’lilerin gösterdikleri yüksek volümlü tepkiyi yansıtmadan geçmenin doğru olmayacağı düşüncesiyle, yukarıdaki başlıkta karar kıldım.

Ama isterseniz bahsini ettiğim Demirel faktörü üzerinde bir miktar duralım.



Varsayalım ki, Demirel, Cindoruk kanalıyla DP üzerinde tam bir hâkimiyet gerçekleştirmiş ve partiyi de kontrolüne almış olsaydı, sizce kaç kişiyi meclise sokardı?

‘Ne meclisi, yüzde bir bile alamazdı!’dediğinizi duyar gibiyim.

Kesinlikle haklısınız! Demirel’in kontrolündeki DP yüzde bir bile alamazdı.

Peki ya şimdi?

Nereden baksanız Demirel’in 10 adamı meclise girmeyi şimdiden garantiledi bile…

Hemen aklıma gelenleri sıralayayım dilerseniz.

Başta, Ergenekon’un bile bir numarası olma ihtimali bulunan Mehmet Haberal…

Eh, hemen arkasına Turhan Tayan’ı koyabiliriz.

Sakın Süheyl Batum’u yabana atmayın derim ayrıca.

Peki ya, İzmir 2. bölge 5. sıra adayı Aytuğ Çıray?

DP’nin genel başkan adayı iken Çiller ve Demirel’e “siyasete dönün!” çağrısı yapan zat…



Diğerlerini de CHP’liler söylesin.



Evet, CHP bir Demirel operasyonu ile karşı karşıyadır ve bu operasyona, tabanın beklentileriyle çelişmek pahasına göz yumulmaktadır.

Partideki eski statükoyu neye mal olursa olsun bertaraf etmeyi kafasına koyanların unuttuğu bir şey var sanırım… O da, Demirel’in çöreklendiği yerden bir daha asla çıkmayacağı gerçeğidir. Korkarım CHP, yağmurdan kaçarken doluya tutulmuştur.



Bunlara ek olarak, hatırı sayılır miktarda, bazı ulusalcı ve Ergenekoncu isimlerin yanında sanayicilerin de (Ör: Hem Ergenekoncu hem kapitalist Sinan Aygün), listelerde boy göstermesi, CHP adına gerçekten yeni ve fakat soldan uzak bir dönemin başladığının işaretleri…



Bu sürpriz gelişmeyi sadece ben değil, birçok kimse ‘deprem’ diye niteliyor.

Ben buna fazladan, bundan sonra olacakların ‘tsunami’ etkisi göstereceği kanaatini ekliyorum.

Tüm bu gelişmeler ışığında, CHP’nin Bursa’da 4 milletvekili çıkarmasının çok zor olduğunu söylemek, sanırım abartı olmaz. Ama Sena hanımın ve Turhan Tayan’ın meclise gitmeyi şimdiden garantilediğini kesinlikle söyleyebiliriz.