İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

YAZAR YAZI

AKP hükümeti milletvekillerini ezmiş!

AKP hükümeti milletvekillerini ezmiş!

07 Ağustos 2012 Salı, 08:50

Bülent Falakaoğlu/Evrensel

Ne çok duyarız değil mi?
“Hayat çok pahalı” lafını…
Ama biz bunu hep yoksul halktan duymaya alışmışız.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek bu alışkanlığımızı yerle bir etti adeta!
Bakan Şimşek, “2002 ile 2011 arası maaşı enflasyon karşısında eriyen sadece 2 kesim var, bunlardan biri müsteşarlar, diğeri ise milletvekilleri” dedi.
Evet evet böyle dedi.
Batman’ın Koçaklar köyünde kurulan iftar sofrasında bir özel kanalın programa konuk olan Mehmet Şimşek, soruları yanıtlarken söyledi bunu… 10 yıllık AKP iktidarı boyunca milletvekillerinin enflasyon karşısında ezildiğini belirtti resmen.
İtiraf mı desek acaba?
Bilmem ki!
Program boyunca tüm soruları olduğu gibi vatandaşların sesli mesaj yoluyla ilettikleri soruları da içtenlikle yanıtladı Bakan Şimşek.
O sorulardan biri asgari ücretle çalışan bir işçiden geldi.
Soru şöyleydi: “Milletvekillerinin bir gecede aldığı maaş zammı işçileri rahatsız ediyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz sayın bakanım?”
Bakanın ilk cevabı, “Bu istismar edilen bir konudur” oldu.
Sonra iddiasına açıklık getirdi.


BAKANDAN BOMBA AÇIKLAMALAR
Bakan Şimşek’e göre 2002 ile 2011 arasında müsteşarlar ve milletvekillerinin dışında kimsenin maaşı enflasyon karşısında erimemiş.
Milletvekillerine son yapılan artışla zam oranların tekrar enflasyon düzeyinin biraz üzerine çıkmış.
Dolayısıyla iddia edildiği gibi aslında bu anlamda bir kıyak yokmuş!
Bakana göre ayrıca abartacak bir şey de yok!
Türkiye’de milletvekili sayısı hepi topu 550…
Emekliler de katıldığı zaman bu rakam 2 bin 300 oluyor.
Emeklisiyle birlikte hepsine birer lira versen 2 bin 300 lira oluyor.
Ama ya diğer emekliler öyle mi?
Toplam 10 milyon emekli var. Birer lira verirsen 10 milyon lira yapıyor.
‘Aradaki farka bak öyle konuş’ diyor bakan Şimşek.
Ortada kimin kimi ‘istismar’ ettiğine bakalım öyleyse.
2012 yılında maaşlarınızı 12 bin liraya çıkardınız.
Milletvekilli emeklilerinin maaşı 2.750 liraydı.
Siz ne yaptınız? Tuttunuz 6 bin 270 TL’ye çıkardınız.
Yetmedi iki yıl milletvekilliği yapmış olanlara emeklilik hakkı tanıdınız. Böylece 2 yıl vekillik yapmış olanın 6 bin 270 lira almasını garanti altına aldınız. (Bilmem hatırlatsak mı 25 yıl çalışıp emekli olanların maaşının 950 TL civarında olduğunu).
Yetmedi! Süre yetersizliğinden emekli olamamış eski milletvekillerin, eksik kalan emeklilik primlerinin Meclis bütçesinden ödenerek emeklilik kazanmasını sağladınız. Böylece, daha önce emekli olmuş ama şu an Meclis’te bulunan vekillerin 18 bin lira almasına (Emekli maaşı+yeni maaşı) olanak verdiniz.
Bu kıyağı ne zaman yaptınız sayın bakan hatırlıyor musunuz?
İlaç giderlerinin sosyal güvenlik kuruluşlarına getirdiği yükün hafifletilmesi bahanesiyle yeni bir yasa hazırladığınız zaman.
Hani önce her bir kutu ilaç için belli bir ödeme yapılmasını öngördüğünüz… Ama çok tepki gelince, ‘3 kutu ilaçtan sonra yazılan her bir kutu ilaç için ekstra ödeme yapılmasına’ dönüştürdüğünüz yasanız.
Bu maddenin kuyruğuna eklemiştiniz kıyak emekliliğinizi…


KİMSE EZİLMEDİ Mİ DENİDİZ?
İddialısınız!
‘Enflasyon sadece müsteşarları ve milletvekillerini ezdi’ diyorsunuz.
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) istatistiklerine bakın sayın bakan. Göreceksin ki ücretlilerin gelirleri bir önceki yıla göre çok az artmış.
Hatta 1 milyonunun üzerinde ücretlinin geliri hiç mi hiç artmamış. Küçük bir değişiklik bile yok.
Aynı istatistiklere dikkatli bakarsanız, enflasyona ezilen 7 milyona yakın ücretli görürsünüz sayın bakan!
Ayda ortalama 1800 TL maaş alan kamu çalışanının geliri, milletvekilinin aldığının ancak yüzde 14’ü.
Milletvekillerinin aldığı 12 bin TL’nin asgari ücretin kaç katı olduğunun hesabını da size bırakalım.
Bunlar sadece maaş farkı.
Ya ekstralarınız?
Yılda iki maaş tutarında özel telefon parasını Meclis ödüyor (Ki o paralar, Meclis para basmadığına göre, bizden çıkıyor).
Milletvekili ve emeklilerinin; kendileri ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin; yurt içi ve yurt dışı, ilaç ve tedavi giderleri sınırsız olarak karşılanıyor.
Her milletvekiline sekreter, danışman, şoför tahsis ediliyor.
Liste uzayıp gidiyor.
Mehmet Şimşek’in bunlara baktığı yok!
Bize rakamlarla numara çekiyor! 10 milyon emekliye yüzde 4+4 maaş artışı yapılırken… Emekli olanlarla birlikte toplam 2 bin 300 milletvekilinin emeklilik maaşlarına çok ama çok yüksek zam yapılmasına ‘eyvallah’ dedirtmeye çalışıyor!
Oysa hiç bir demokratik ülkede…
Ne ortalama memur maaşları ile milletvekili maaşları arasında ne de milletvekillerine sağlanan sosyal ayrıcalıklar arasında…
Bu kadar büyük uçurumlar yok.
Bu uçurumdan bakarak hem maaşlarınızı hem de demokrasimizi…
Bir kıyaslar mısınız başka ülkelerle Sayın Mehmet Şimşek?


--------------------------------------------------------------------------------

VERGİYİ KİM VERİYOR ACABA?

Bakanın söylediği başka şeyler de var.
Onlara da bakalım!
Bakana sordular: Sayın bakan vergileri daha makul seviyelere çekemez miyiz? Böylece vergileri Türkiye’nin tamamına yaymak mümkün olmaz mı?
Bakan Şimşek, ‘herkesten geliri ölçüsünde vergi almayı’ şiar edindiklerini iddia ederek başladı sözlerine. Sonrasında Türkiye’de vergilerin oranını başka ülkelerle ya da Türkiye’nin geçmiş dönemdeki oranlarıyla karşılaştırılması gerektiğini söyledi.
Laf kalabalığı bir kenara bırakıp mevcut tabloya bakalım.
Türkiye’de toplanan verginin yüzde 70’i dolaylı vergi... Vur akaryakıt kullanıcısına, vur telefon kullanıcısına… Vur sigara, rakı tüketene...
Bakanın geliri ölçüsünde vergi alınması iddiası gerçeği yansıtmıyor. İşin aslı şöyledir: Vur tüketiciye, ÖTV, KDV...
Dolaylı vergi herkesten gelirine göre alınan bir vergi değildir sayın bakan. Bu vergiyi zengin de fakir de aynı oranda öder.
Örneğin lüks bir restoranda yenen yemek ile gecekondu semtinde bir lokantada yenen yemeğe aynı oranda KDV ödenir. Bu yüzden dolaylı vergiler “adaletsiz bir vergi biçimi” olarak kabul edilir.
Doğrudan alınan bir vergi türü olan gelir vergisinin de çoğunu bordro mahkumları ödüyor zaten.
Yani memurlar ve ücretliler ödüyor.
Kurumlar vergisinin toplam vergi içindeki payı oldukça düşük. O verginin de çoğunu şirketler değil bankalar ödüyor zaten!
Avrupa ile kıyas isteyen Bakan Şimşek’e şu kadarını hatırlatmak yeterli olur sanırım: Avrupa ülkelerinde doğrudan vergi ve dolaylı vergi arasındaki oran eşittir.
Bizdeki gibi yüzde 70 yüzde 30 değildir. Adaletsiz bir vergi olan dolaylı vergilerin yüksekliği Türkiye’ye özgüdür.


--------------------------------------------------------------------------------

KAYIP KAÇAK OYUNU

Elektrik faturalarında…
Banka ekstrelerinde…
Cep telefonu hesap özetinde…
Sürekli faturaları şişiren haksız bir kesintiyle karşılaşmak sıradan bir olay haline geldi.
Haksızlığa karşı şirketlere yapılan itirazlardan sonuç alınamıyor.
Kimisi hakkını aramak için soluğu mahkemede alıyor.
Alıyor almasına da… Mahkemelerden mağdur vatandaş lehine çıkan kararların adeta hiçbir hükmü yok! Çünkü şirketler bir şekilde mahkeme kararlarının arkasından dolanmanın yolunu buluyor.
Bu durumun son örneğini AKSA Elektrik sergiledi.
Elektrikte kayıp kaçak bedelleri ile ilgili şikayetlerin artması… Mahkemelerin vatandaş lehine karar vermesi… Gibi nedenlerle buradan kaybedeceği parayı başka bir yöntemle yine vatandaştan tahsil ediyor AKSA Elektrik.
Bu ay vatandaşlara gelen elektrik faturalarında ‘kayıp kaçak’ bedeli faturalara yansımamış. Fakat şirketin bundan hiç kaybı olmamış!
Neden mi?
AKSA Elektrik burada ki maddi kaybını “ Birim Fiyatlarını” yükselterek yine vatandaştan çıkarıyor da ondan.
AKSA’nın Haziran ayı faturalarında birim fiyat 0.181 olarak gözüküyor. Temmuz ayında ise Ali Cengiz oyunu ile birden bire 0.208’e yükselmiş rakam.
Anlayacağınız vatandaştan alınamayan ve faturalarda yer almayan ‘kayıp kaçak’ bedeli farklı bir şekilde yine vatandaştan çıkarılmış.
Ayrıca hemen hatırlatalım Aksa Elektrik 6 ayda sessiz sedasız üç kez zam yaptı. 6 ay önce faturalarda 0.161 olarak gözüken birim fiyat, geçen ay 0.81’e bu ay ise fahiş bir artışla 0.208 e yükseldi.
Emeği ile geçinenlerin, özelleştirmenin, hizmetleri piyasalaştırmanın sonuçlarını somut örnekler üzerinden bir daha tartışmasının zamanı değil mi?
Hem çalışma koşullarındaki kayıpları açısından….
Hem gelirlerindeki kayıplar açısında…
Hem de ödedikleri faturalar açısından…


--------------------------------------------------------------------------------

BANKALARIN YAPTIĞINA BAK!

Bankaların ‘yok’ artık dedirtecek bir uygulaması var!
Kredi kartınıza ait tüm borçlarınızı öder ve bankadan ‘Borcu yoktur’ yazısı isterseniz banka size bu yazıyı 50 TL karşılığında veriyor.
Olmayan borcunuzdan masraf alıyor.
Bu rakam bankalara göre, 25 TL ile 50 TL arasında değişiyor.
Ya nasıl olur?
Bankalar zararda mı?
Sorunun cevabını bulabilmek için geçen hafta gazetelerin ekonomi sayfalarının bankalarla ilgili başlıklarına ve haberlerine bakmak yeterli.
“Akbank yılın ilk yarısını 1,1 milyar net kârla tamamladı.”
“Bank Asya’nın 6 aylık net kârı 104 milyon.”
“Ziraat Bankası’nda 6 ayda 1,3 milyar net kâr”
“Vakıfbank İstanbul’a taşında bankacılıkta rekor kırdı.”
Eee işler yolunda.
Öyleyse niçin bankalar, daha önce kredi borcu bitenlerden ‘borç yoktur’ yazısı için ücret alırken… Şimdi kredi kartı borcu bitenlerden de ‘borç yoktur’ yazısı için ücret almaya başladı.
Bankalar yoldukça kârlarına kâr katmanın tadını aldılar.
80 kalem kesinti üzerinde yoldukça yoluyorlar.
Her gün bir yenisini ekliyorlar.
Sadece tüketici derneklerin savaşıyla kurtulamayız yolunmaktan.
Bizden söylemesi…

evrensel.net

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız