İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

YAZAR YAZI

Sessizliğin altındaki iç savaş

Sessizliğin altındaki iç savaş

26 Haziran 2012 Salı, 07:54

Fethi SUVARİ/Özgür günderm

Talihsiz halklarımızın başına bela edilmek istenen yeni sistem, geçiş sürecini tamamlayıp hegemonyasını ilan etmek istemektedir. Ama yoğun direniş karşısında (Kürt halkının direnişi, demokrasi güçleri, emekçiler ve öğrencilerin muhalefeti) bir türlü sonuç alamamaktadır. Çünkü Büyük Bilge’nin dediği gibi, “Ilımlı İslam” sadece bir maskedir, gerçek İslam’la alakalı değildir. Şöyle ki; Tarih boyuca “toplumsal İslam en az devlet İslamı kadar etkili olagelmiştir. Bireysel İslam; devlet ve toplumsal İslam’dan farklı olarak bir vicdan ve şahsi din olarak yaşanır. Devlet İslam’ını din saymak güçtür. Devletin ideolojik, hukuki, ekonomik alandaki tasarruflarına meşruiyet sağlanmakta kullanılmaktadır. Burada önemli olan devletin mi dini kullandığı, dinin mi devleti kullandığı sorunudur. Eğer devlet dini kullanırsa o din, kimliğini yitirmiş sayılır. Dinin özü hep toplumla ilgilidir. Dinin devleti kullanması farklı olmakla birlikte aynı kapıya çıkar.”

Bölgemizde de yeni geçiş sürecinin hedeflerinin temelini “Ortaçağ faşizmi” denilen bir muhafazakarlıkla inşa edilmek istendiği görülüyor. Bazı ülkelerde devlet dini kullanacak ve bazı ülkelerde din devleti kullanacak. Toplumların asırlardır koruduğu ve sahip çıktığı Hakikat Dini ise tasfiye edilecek. Ahlaktan, vicdandan ve adaletten münezzeh (arınmış) bir yapılanmadır bu. Ve 20. yüzyılın başından itibaren inşa edilen kapitalist modernitenin (ulus-devletin) temel kurumları (İsrail’in onayı ile de) olduğu gibi korunmaya çalışılacak; ordu, bürokrasi ve tabii ki “devlet partileri.” Bu “Ortaçağ faşizmi” küresel muhafazakar ve ırkçı hareketlere entegre edilecek. Bu da Ortadoğu kültürünün ve siyasetinin küresel sermaye tarafından yeniden fethedilmesidir. Ve Bölgemizin kaos ve çatışma içinde tutularak, tekellerin öz çıkarları temelinde bazı problemlerin zaman içinde çözüleceği imajı yaratılarak bu politika sürdürülecektir.

En hasarsız geçiş süreci ülkemizde uygulanmaya çalışılmaktadır. Bunu sahaya taşıyan güçler bağımlı ve eklektiliğinden kaynaklanan zayıflıkları olan bir hükümet de icat etti. Bilhassa bu zayıflık kontrol amaçlıdır. Esas hükümet yapısı ağırlıklı olarak devletin dini kullanmasını savunan klasik gelenekten kaynaklansa da (Yeşil Kuşak Projesi ile Suudi Arabistan’ın finanse ettiği) aktif rol oynayan akım, dinin devleti kullanmasını savunan illegal cemaat’tir. Bu iki ana akım toplumsal İslam’ı savunan ve yaşayan kesimi önce küstürme ve tasfiye etmeyi amaçlamaktadır. Demokrat muhafazakar çıkışlar bu tepkinin ifadesi olmaktadır. Sonuçta dinin devleti kullanmasını savunan akım küresel sermayenin önemli bir kontrol gücü haline gelmiştir.

Ve Sayın Başbakan “bu hasret bitsin!” çağrısıyla bu durumu onaylamıştır. Ama Cemaatin lideri daha tecrübelidir. Tedbirlidir. Çok çok tedbirlidir hem de. Çünkü hükümetin ani değişimleri, şizofrenik yapısı ile kendi bileşenlerini bile ürkütecek eylemlerle doludur. Dessisede ustalaşan oyuncuları da boldur. Ve bu kronikleşen bir güvensizliği de beraberinde getirmektedir. Son yıllarda hükümetin ülkeyi yönetiş tarzı “taşeron” bir imaj yaratmıştır. Samimi dost, candan kardeş denilen liderler bir gün sonra veya anlamsız ve kaba bir acelecilikle düşman ilan edilmişler. Vizeler kaldırılmış, ama ertesi gün sınıra asker yığılmış, diplomatlar geri çağrılmış. Bunlar normal ve sağlıklı davranışlar olabilir mi? “Taşeron” imajı böyle yaratıldı.

Tabii ki liderin giderek tam otoriterleşmesi ve bunun da benimsenmesi ile TBMM de önemini kaybetmeye başlamıştır. Direktifleri yerine getiren bir kuruma dönüşme ihtimali yüksek olan bir kuruma dönüşeceğinden korkuluyor. Neden? Liderin psikolojisi farklı sesleri, değişik görüşleri kaldıramayacak kadar hassas! Ve henüz milletvekilleri de tutuklanamıyor.

“El Mustafa sessizdi, tepelere doğru baktı ve de engin gökyüzüne. Sessizliğinin altında bir iç savaş vardı. Bir süre sonra sessizliğini bozdu ve dedi ki:

‘Arkadaşlarım, yoldaşlarım, inançlarla dolu ama dinden yoksun olan ulusa acıyın. Örmediği elbiseleri giyen, ekmediği ekmeyi yiyen, yapmadığı şarabı içen ulusa acıyın. Kabadayıyı kahraman diye öven ve parıltılı istilaları bereket sanan ulusa acıyın.

Düşlerdeki tutkuyu hor görüp, uyanışına teslim olan ulusa acıyın. Cenaze yürüyüşü haricinde sesini yükseltmeyen, boynu kılıç ile tahta arasında kaldığı anların dışında övünmeyen ulusa acıyın.

Devlet adamının tilki, felsefecinin hokkabaz, sanatının işe yaramak ve taklit etmek sanatı olduğu ulusa acıyın. Yeni gelen başkanını trampetlerle karşılayıp giderken yuhalayan, ardından geleni yeni trampetlerle karşılayan ulusa acıyın.

Bilgeleri, yıllar geçtikçe sessizleşen ve güçlü adamları henüz beşikte olan ulusa acıyın. Parça parça olmuş ve her bir parçası kendini ulus zanneden ulusa acıyın.” (Ermişin Bahçesi, Halil Cibran)

Hakikatin ve çözümün her zaman sesi vardır. Ülkemizin yanan sonbahar yaprakları kadar temiz yürekli insanları vardır. (Kürt halkı, gerçek inanç sahipleri, emekçiler, kadınlar, gençler) ve özgürlük, adalet, demokrasi istemektedir. Ve bunları diğer halklarla paylaşma hayalleri de vardır. Bundan daha kıymetli ne olabilir ki? Ama ürkeklik ve açgözlülük dünyamızı çürütüyor. Ve bu çürümeye teslim olunursa hiç kimse toplumlarımıza acımayacaktır.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız