İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

İki başlı Türkiye!

İki başlı Türkiye!

16 Mayıs 2012 Çarşamba, 09:57

Taha AKYOL /Hürriyet

TÜRKİYE hızla ‘iki başlı’ bir sisteme doğru yol alıyor: Yürütme erkinin başında halkın seçtiği ‘yetkisiz’ fakat güçlü bir cumhurbaşkanı ve yine halkın seçtiği güçlü başbakan bulunacak! Buna olsa olsa ‘kaotik’ bir parlamenter sistem denilebilir. Öyleyse başkanlık sistemine geçelim mi?


İki başlılık konusunda en gerçekçi değerlendirmeyi, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım yaptı. “Anayasa’daki yetkileri net olarak belirlensin ki çatışma ihtimali azalsın” dedi, doğru... Fakat yetki tanımları ne kadar net olursa olsun, siyasi güçleri çatışabilir. Binali Bey’in bu konuda önerdiği çözüm, “yarı başkanlık” sistemidir. Yani yürütme yetkilerinin cumhurbaşkanında toplanması, ama bir de düşük profilli bir başbakan olması. Yarı başkanlık ayrı bir tartışma konusudur.

Başbakan’ın Başdanışmanlarından siyaset bilimci Yalçın Akdoğan da bu konuda bir yazı yazdı: Parlamenter sistemlerde var olan sembolik cumhurbaşkanı ve yetkili başbakan şeklindeki iki başlılığın, cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle daha da derinleşeceğini belirtti, haklı olarak... Akdoğan, “tartışalım” diyerek başkanlık sistemini öneriyor.

Parlamenter sistemde iki başlılık

Evvela şunu belirteyim: Parlamenter sistemde yürütmenin başında evet bir “sorumsuz, tarafsız ve sembolik cumhurbaşkanı” ve bir de “sorumlu, yetkili ve parti lideri başbakan” vardır. Ama bu şekildeki iki başlılık sırf başbakanın siyasi gücünü “dengelemek” içindir; yoksa, yürütmenin asıl ‘icrai’ başı başbakandır.

Nitekim Cumhurbaşkanı Sezer’le Başbakan Erdoğan da çatıştılar ama asıl yetki şüphesiz Erdoğan’daydı. Onun için parlamenter sistemdeki iki başlılık “sembolik”tir.

Fakat cumhurbaşkanını halk seçtiğinde bu iki başlılık Akdoğan’ın söylediği gibi “derinleşecek”, ciddi boyutlara tırmanabilecektir.

Sorun bir arızadan çıktı

Parlamenter sistemimizde cumhurbaşkanını halkın seçmesi hükmü, bir “arıza”nın eseri olarak anayasamıza girmiştir: Mayıs 2007’de Cumhurbaşkanı Sezer ve Anayasa Mahkemesi, Meclis’in Abdullah Gül’ü cumhurbaşkanı seçmesini engelledi. AK Parti’nin buna düşündüğü çözüm, seçim beyannamesinde belirtildiği gibi, “parlamenter sistemi esas alarak” cumhurbaşkanının yetkilerini azaltmaktı...

Yani AKP’ye göre Türkiye’ye uygun olan, parlamenter sistemdi!

Fakat siyasi hadiseler öyle gelişti ki, AK Parti’nin önerisiyle, Ekim 2007’deki referandumda cumhurbaşkanını halkın seçmesi kabul edildi. Bu arada Gül de ağustosta Meclis tarafından cumhurbaşkanı seçilmişti.

Sezer’in engelleme çabası ve Anayasa Mahkemesi’nin bir skandal olan “367 kararı” ile ortaya çıkan “arıza” olmasaydı, ne AK Parti’nin aklında başkanlık sistemi vardı, ne de önümüzdeki iki başlılık sorunu ortaya çıkacaktı.

Bir “arıza”dan hareketle sistem değiştirmeyi ben doğru bulmuyorum.

İşleyen parlamenter sistem

Çözüm ne olabilir? Parlamenter sisteme göre cumhurbaşkanının yetkilerini azaltmak, bugün “rasyonel” bir düşünce olsa da “gerçekçi” değildir: Tayyip Erdoğan’ın sembolik bir cumhurbaşkanı olmasını kim “gerçekçi” bulabilir.

Fakat durum budur diye, şimdi de “başkanlık sistemi” gibi ağır bir ameliyata kalkmanın manası yoktur. Meclis’ten geçeceğine de ihtimal vermiyorum, temenni de etmiyorum.

İş kalıyor, iyi niyete: Erdoğan’la Gül’ün bugüne kadar sürdürdükleri ilişki tarzını, makam değiştirerek sürdürmeleri... Ve sakin bir zamanda, Meclis’te ‘ortak akıl’ üretilebilecek bir konjonktürde, “işleyen bir parlamenter sistem” restorasyonu yapılması.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız