Akdoğan’ın BESOB sınavı…

15 Aralık 2011 Perşembe, 08:33

Hasan Boztürk /Bursa Hakimiyet

Siyaset herkesin yapacağı iş değildir.
Bazen partinizin ilkeleri ya da o günkü görüşü doğrultusunda susmanız gerekebilir.
Her doğrunun her yerde söylenmeyeceği size hatırlatılabilir ve bu düstura uymanız istenebilir.
Özellikle oy kaygısı nedeniyle doğru olarak gördüklerinizi telaffuz edemeyebilirsiniz.
Bu, siyasette sıkça karşılaştığımız bir durumdur.
İktidarda da muhalefette de.
Belki de, parti yöneticilerinin en çok sıkıntı yaşadıkları konudur.
İlmi siyaseti iyi bilen isimler böylesi çetrefilli konulardan gayet rahat bir şekilde sıyrılabilmektedirler.
Şike yasasında yaşananları da örnek verebiliriz savımızda, belediyelerde gündeme gelen plan tadilatlarını da.
Geçmişte de oldu bundan sonra da yaşanacaktır muhtemelen.
Ancak, siyasetten önce ortaya koyduğunuz görüşler ve temsil ettiğiniz makamlar varsa iş biraz değişiyor.
Yani, o meşhur kıvrak zekalı hareketlerle işi kotaramayabiliyorsunuz.
Hem toplum sizden bir beklenti içinde olur hem de partinizin tabanı.
Zira, burada ne şiş yansın ne kebap örneği hareket etmeniz mümkün değildir.
Koltuğunuzu kaybetme uğruna da olsa gerekeni yapmak durumundasınızdır.
Tıpkı, CHP Bursa İl Başkanı Gürhan Akdoğan’ın durumunda olduğu gibi.
Ya da CHP Milletvekili ve eski Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı İlhan Demiröz’ün takınması istenen tavırda olduğu gibi.
*
Şimdi CHP Bursa Örgütü’nün elinde ateşten bir top var.
Bu topu tutsanız bir dert tutmasanız ayrı bir dert.
Üstelik işin içine partinizin genel başkanı girmişse de.
BESOB’a CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Yardımcısı Nihat Matkap’ın destek olduğu bilgisiyle birlikte dün İl Başkanı Gürhan Akdoğan kameraların karşısına geçti.
Ve beklenen açıklamasını yaptı.
“Bugüne kadar söylediklerimizin arkasındayız, arkasında olmaya da devam edeceğiz. Bu konuda tek başıma kalsam da yanlışın karşısında olmaya devam edeceğim.” diyen Akdoğan ayrıca CHP Genel Merkezi’nde kendilerine gösterilen nezaketin BESOB Başkanı Arif Tak tarafından kötüye kullanıldığı savundu.
Daha doğrusu; kısmen kıvrak zekalı bir hareketle Akdoğan CHP Genel Merkezi’nin isminin bu işe alet edildiğini savunarak tepkisini ortaya koydu.
Diğer taraftan da Tak’ı bir anlamda yalancılıkla suçladı. (Mustafa Özdal’ın bugünkü köşesinde CHP Genel Merkezi’ndeki görüşmenin ses kaydı çözümünü okuyabilirsiniz)
Bununla birlikte CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun projeyi incelemek üzere Bursa’ya geleceği bilgisinin doğru olmadığını duyurdu.
*
Netice itibariyle CHP İl Başkanı Akdoğan’ı zor bir süreç bekliyor.
Kendisinden beklenen açıklamayı CHP Genel Merkezi’ni bu işten ayrı tutarak yaptı.
Ama, bundan sonrası çok daha önemli olacak.
Gördüğümüz kadarıyla Akdoğan CHP Genel Merkezi’nin alet edildiğini söylese de Kılıçdaroğlu ve ekibi esnaf kesimiyle karşı karşıya gelmek istemiyor.
Ve bir çözüm istiyor.
Dolayısıyla Ankara Akdoğan’ın kesinlikle karşı çıkacağını duyurduğu BESOB konusunda farklı adımlar atabilir.
Dahası Kılıçdaroğlu Bursa’ya da gelebilir.
O zaman Akdoğan’ın istifa etmesi bile gerekebilir.
Ya da görevden alınabilir.
Öte yandan CHP Milletvekili İlhan Demiröz’ün tavrı da önemli olacaktır.
Kamuoyunun ve geçmişte temsil ettiği grupların beklentisi Demiröz’ün de topa bir şekilde girmesi.
CHP’de hareketli günler yeniden başlıyor sanırım.