İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

YAZAR YAZI

Gördüğümüze mi inanalım söylenene mi?

Gördüğümüze mi inanalım söylenene mi?

15 Aralık 2011 Perşembe, 06:58

Mehmet Y. YILMAZ /Hürriyet

ÖNCE bir fıkra anlatayım. Çünkü bu fıkra bugün Türkiye’de “ileri demokrasi” olduğunu iddia edenlerin durumunu çok iyi anlatıyor diye düşünüyorum.


John, karısını en yakın arkadaşı Mark ile yatakta yakalamış. Olayın şokuyla şaşkınlıkla bakarken Mark yataktan fırlamış. “Hey John” demiş, “gördüklerine mi inanacaksın, yoksa en yakın arkadaşının sözüne mi?”
İktidar gördüklerimize değil, söylenenlere inanmamızı istiyor, ama buna inanmayı en çok isteyenler bile gördüklerinin şokunu üstlerinden atamıyorlar!
Üniversite sınavında “şifreleme” iddiaları ortaya atıldığında, yetkililerin doğru dürüst bir yanıt veremediklerini hatırlayalım. Hâlâ bu konuda tam olarak tatmin olmuş değiliz ama artık aş pişmiş bulunuyor, su katmayacağım.
Doğal olarak yıllardır sınav stresi içinde yaşayan gençlerin bir bölümü bu nedenle sokaklara döküldüler.
Bu gösterilerden biri de Balıkesir’de yapıldı.
300 lise mezunu gencin 45’i gözaltına alınmış, daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmışlardı.
Dün bu çocuklar yargıç karşısına çıktılar. Savcılık, “toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet” ettikleri gerekçesiyle çocukların 1.5 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmalarını istiyor.
Bu çocuklar “ileri” olanından vazgeçtim, normal bir demokraside böyle bir ceza istemi ile yargılanmazlardı.
Çünkü oralarda herkes bilir ki protesto gösterisi yapmak temel bir demokratik haktır ve gösteri çevreye bir zarar vermediği sürece cezalandırılması gerekmez.
Ama bizim “ileri demokrasimiz” haksızlığa uğradığını düşünüp, bunu protesto edenleri, çoluk çocuk demeden hapse tıkmaya yöneliyor.
Ve sonra da gördüklerimize değil, söylenenlere inanmamız bekleniyor!

İşkenceyle böyle mücadele edilmez

DÜN bu köşede New York’ta Haiti kökenli bir ABD vatandaşını devriye aracında dövdükten sonra karakolda taciz eden polis memurunun şartlı tahliye hakkı olmaksızın 30 yıl, ona engel olmayan polis memurunun da 15 yıl hapis cezasına çarptırıldığını yazmıştım.
Meğerse ben o yazıyı yazarken İstanbul’da, Festus Okey isimli bir Nijeryalı göçmeni, karakolda tabanca ile vurarak öldürdüğü iddiasıyla yargıç karşısına çıkarılan polis memuru ile ilgili “karar duruşması” varmış.
Polis memuru “taksirle adam öldürmek” suçundan 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Cinayet 20 Ağustos 2007’de işlenmişti, her şeyiyle ortada olan bir yargılamanın bitmesi bile 13 Aralık 2011’de mümkün olabildi. Temyiz süreci ne zaman tamamlanacak, Allah bilir.
Mahkemenin başkanı karara karşı yazdığı oy yazısında cezanın alt sınır olan 2 yıl 6 ay olmasını ve verilen cezanın da paraya çevrilmesini istemiş. Bir üye de sanığın suçunun “olası kast ile adam öldürmek” olarak değerlendirilmesi ve daha ağır bir cezanın verilmesi yönünde karşı oy kullanmış.
Somut bir olay bile bizim hukuk ve yargılama düzenimizde böylesine farklı değerlendirilebiliyor. Bu işte bir yanlışlık olmalı ama nerede, bilemiyorum.
Maktulün avukatı, sanığın savcılık ifadesinde “siyahi ve doğudan gelen vatandaşlar, suçlular arasında daha dikkat çekiyor” dediğini belirtiyor.
Sadece bu ifade bile medeni bir ülkede bir “nefret suçu” şüphesi yaratırdı, bu bile dikkate alınmamış.
Ve hâlâ karakollarda şiddetin nasıl bitirileceğinden söz ediyoruz.
Bir insanın, karakolda polis tabancasından çıkan kurşunla ölmüş olması bile yeterince cezalandırılamıyorsa, karakolda işkence ve kötü muamele ile nasıl mücadele edeceğiz?

Bu işe hiç şaşırmadım

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, KCK soruşturması çerçevesinde tutuklanan ve yargılanan kişilerden bazılarıyla AKP’nin önde gelen kişilerinin de telefon görüşmeleri yaptıklarını, ama bu görüşme kayıtlarının ayıklandığını, dosyalara konulmadığını söyledi.
Demirtaş, bu kişilerin “bazı konularda ricacı olduklarını” da söylüyor.
Doğrusunu isterseniz buna hiç şaşırmadım.
Çünkü Türkiye’de suç ile doğrudan ilgisi olmayan telefon dinleme kayıtlarının iddianame eklerine konulmasının amacı bir suçu kanıtlamaktan daha çok telefonu dinlenen kişiyi peşin bir suçlu olarak ilan etme çabasıdır.
Bu görüşmeler ek dosyalara konulur ki gazetelerde yayımlansın, kamuoyu peşin bir hükme varsın!
Doğal olarak AKP ileri gelenlerinin bu tür telefon konuşmaları elenmiştir.
Ama aynı kişilerle, benzer konuşmaları bir muhalefet partisi yöneticisi yapmış olsaydı ya da o konuşmayı yapan kişi iktidarın sevmediği bir gazeteci olsaydı, hiç kuşku duymayın ki bunları dosyalarda bulabilecektik.
Bulmakla da kalmayacaktık tabii. Yandaş medyada bunlar çarşaf çarşaf yayımlanacak, muhalefetin KCK üzerinden PKK ile nasıl iletişim kurduğu dehşet verici öyküler haline getirilecekti.
Günlerce bunun üzerinde konuşulur, arada bir sürü önemli konunun gündemden düşmesi de sağlanırdı ki bu da iktidar için ekmek kadayıfının üzerine konulmuş bir parça kaymak tadında olurdu.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız