İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

YAZAR YAZI

İskilipli Atıf Hoca ve iki torundan mektup

İskilipli Atıf Hoca ve iki torundan mektup

06 Aralık 2011 Salı, 07:13

Ahmet HAKAN /Hürriyet

TORUNLARDAN biri İskilipli Atıf Hoca’nın torunu...

Diğeri ise İskilipli’yi idama götüren “Kel Ali” lakaplı yargıç Ali Çetinkaya’nın torunu...
İkisi de mektup yazmışlar bana, dedelerini savunuyorlar.
* * *
İskilipli’nin torunu Ahmet Faruk İmal şöyle diyor mektubunda:
“Bundan sonra hâlâ ‘İskilipli vatan hainidir, şapka meselesi değil milli mücadeleye karşı çıktığı için asılmıştır’ diyenleri hoşgörü ile karşılamayacağız, gözlerinin içine artık elimizde olan Ankara İstiklal Mahkemesi zabıtlarını sokacağız. İade-i itibar için elimizden gelen mücadeleyi yapacağız. Ama bunu sadece dedemiz için değil bütün mazlumlar için yapacağız”.
* * *
Ali Çetinkaya’nın torunu Anayasa Mahkemesi üyeliğinden tanıdığımız Osman Paksüt de şöyle diyor mektubunda:
“Atıf Hoca şapka hakkındaki kitabından beraat etmiştir. Başında olduğu Teali İslam Cemiyeti adına hazırlattığı beyannameleri Yunan uçaklarıyla cephe gerisine attırması ve böylece kurtuluş savaşında bu milletin çektiği çilelerin, verdiği kayıpların katlanmasına neden olduğu davranışlardan dolayı yargılanıp idam edilmiştir. Benim bildiğim budur”.
* * *
Şu iki mektup arasındaki muazzam çelişki bile İskilipli Atıf Hoca dosyasının açılması gerektiğini ortaya koymuyor mu?
Ben dosyayı açıp “hangi dedenin haklı olduğu” sorusuna yanıt aramaya başladım bile...
Elde ettiğim sonuçları sizlerle paylaşacağım.

Veto ettin iyi ettin de

- Tamam, kişiye özel yasa çıkarılmaz.
- Tamam, maç oynanırken kural değiştirilmez.
- Tamam, Cumhurbaşkanımız kahramandır.
- Tamam, Şamil hariç bütün Meclis uyumuştur.
- Tamam, veto ile şike çetesine geçit verilmemiştir.
Kısacası...
Veto pek süper olmuştur.
Vicdanlara sığmayan bir yasa tasarısı, Köşk’ün vicdanına toslamıştır.
* * *
Tamam, tamam da...
Veto ile birlikte ortaya çıkan ve vicdanlara sığmayan şu durumlar ne olacak:
- Mesela en baştan kötü, adaletsiz ve ölçüsüz hazırlanmış o yasa ne olacak?
- Mesela ölçüsüz cezalar meselesi ne olacak?
- Mesela “Futbolda şike” gibi bazı Batı ülkelerinde yargıya bile taşınmayan bir suça getirilen kabul edilemez ağırlıktaki cezalar ne olacak?
- Mesela her şike için ayrı ceza öngörülerek cezaların yüz yılı bulması meselesi ne olacak?
- Mesela suçlu oldukları henüz belli olmayan insanların aylardır tutuklu olması sorunu ne olacak?
Söyler misiniz? Bu adaletsizlikler nereye toslayacak?

Başbakan kim olur, Köşk’e kim çıkar?

TAHA Akyol dünkü yazısında AK Partili bir dostundan işittiklerini yazdı.
Buna göre:
- Tayyip Erdoğan 2014’te halkın oylarıyla Cumhurbaşkanı seçilirmiş.
- Yasal zorunluluk gereği Bülent Arınç başbakanlığı geçici olarak yürütürmüş.
- Kısa bir süre sonra da Abdullah Gül başbakan olurmuş.
Bu öngörüye pek katılmıyorum.
Nedenini anlatayım:
* * *
Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı’na aday olmadı, yerine Abdullah Gül’ü gösterdi.
O gün bugündür ne denli isabetli bir karar verdiğini fark ediyordur.
Şöyle ki: Ahmet Necdet Sezer’in muhalif duruşu nedeniyle Çankaya Köşkü büyük önem arz ediyordu.
Ancak Abdullah Gül’ün Köşk’e çıkmasıyla birlikte Çankaya bir dikkat merkezi olmaktan çıktı.
Büyüsünü yitirdi. Önemini de.
Bütün dikkatler Başbakan Erdoğan’a yöneldi. Erdoğan, Sezer dönemine oranla çok daha güçlü bir başbakan haline geldi.
* * *
Erdoğan 2014’te Çankaya’ya çıkacak mı?
Tabii ki çıkacak.
Ama bu kez Çankaya’yı bir “dikkat merkezi” haline dönüştürerek...
Yani başbakanlık görevini “güçlü” ve “bağımsız hareket etme potansiyeli taşıyan” birine bırakmayarak...
Bu nedenle 2014’te başbakanlık için mesela Binali Yıldırım’ın şansı, Abdullah Gül’den daha fazla... En azından Tayyip Erdoğan bu yönde çabalayacaktır.

Fakat Şamil

DÜN yazdığım “Kahraman Cumhurbaşkanı Tekerine Çomak Sokuyorum” başlıklı yazım üzerine...
AK Parti’nin güzide mebusu Şamil Tayyar kardeşim, televizyondan seslenmiş:
“Bu işler Nişantaşı kafelerinden anlaşılmaz. Ahmet Hakan Nişantaşı kafelerinden yazıyor”.
* * *
Doğrudur...
Ben yazılarımı Nişantaşı’ndan yazarım. Bu nedenle de olaylara hep biraz Fransız kalırım.
Ve fakat... Bu olayda durum biraz farklı... Çünkü ben söz konusu o yazıyı Bağcılar’da sarı boyalı caminin hemen yanındaki Merkez Kıraathanesi’nde kaleme almıştım.
Ne dersin Şamil?
Yoksa pişkinliğe vurup “seni Bağcılar bile kurtarmaz” falan mı dersin?

Gammazlama meselesi

EKREM Dumanlı yazıyor:
“AK Parti’yi, ‘cemaat’i, Tayyip Erdoğan’ı, Fethullah Gülen’i sürekli dış dünyaya gammazlıyorlar. Bunu gazetecilik adına yapıyorlar, güya... Dünya standartlarında yayıncılık yaptığı sanılan gazete ve dergiler de ‘karşıt görüş’ olmaksızın bu kara propagandaya teslim olup uluslararası lobicilerin dümen suyunda çırpınıp duruyorlar”.
* * *
Bana o kadar tanıdık geldi ki bu satırlar.
28 Şubat günlerine götürdü beni...
O dönemde Refah Partisi’nin başına gelenler ya da bir şiir okudu diye Erdoğan’ın başına gelenler Amerika’da ve Avrupa’da anlatılırdı.
Batılı yayın organlarına demeçler verilirdi.
Paneller kovalanırdı, düşünce kuruluşlarına falan gidilirdi.
Türkiye’deki “antidemokratik gelişmeler” anlatılır, Ekrem Dumanlı’nın tabiriyle “gammazlama” yapılırdı.
O zaman devletin ve hükümetin yanında hizalanan medya organları da bu faaliyetleri, tıpkı bugün Ekrem Dumanlı’nın yaptığı gibi, “gammazlama” olarak nitelerlerdi.
Ekrem Dumanlı gitsin Abdullah Gül’e sorsun, “Geçmişte size ‘Türkiye’yi gammazlıyor’ suçlaması yapıldı mı?” diye...
Gül, kendisine bir sürü öykü anlatacaktır.
* * *
Ben artık “eskiden onlar yapıyordu / şimdi bunlar yapıyor” yazıları yazmaktan bıktım...
Fakat gelin görün ki...
Eskiden yapılanların aynısını bugün yapanlar ne yazık ki yapıp ettiklerinden bıkmadılar, bıkmıyorlar

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız