İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

YAZAR YAZI

Avrupa’da gerçek bir savaş var

Avrupa’da gerçek bir savaş var

26 Temmuz 2011 Salı, 09:08

Ehmed PELDA/Özgür Gündem

Ortada bir ekonomik kriz yok. Ekonominin temel dusturu olan mal ve hizmet akışında bir sıkıntı görülmüyor. Adı çokça dillendirilen Yunanistan7da da diğer Avrupa ülkelerinde de böyle. İktisadi anlamda gerçekten bir krizden bahsedilecekse Sudan’dan ayrılan Hristiyan bölge, Afrika’nın birçok bölgesi, Bangladeş, Hindistan, Çin, Afganistan, Pakistan ve de Kürdistan’ın muhtelif bölgelerinden bahsedilmelidir. Bu mekanlarda yetersiz beslenme, açlık, sefalet var. İlgili ülkelerin makroekonomik rakamlarının bu anlamda hiçbir kaydadeğer yanı yok. Yani Çin’in, Hindistan’ın, Hatta Brezilya ve Türkiye’nin rakamlarla ifade edilen verilerinin toplumsal zeminde çok da olumlu bir pozisyonda yer aldığını görmek mümkün değil.

Peki Avrupa’da yaşanan nedir?

Avrupa’da yaşanan güç savaşıdır. Birikimin organizasyon, kontrol ve yönetimi sorunudur. Ya da bunun politik güç kullanımına tahvil edilmesi meselesidir. Hem mal, hem para, hem de hizmetler seviyesinde çok ciddi bir arz artış var. Evet bu da bir krize yol açıyor. Yani kıtlık ve yokluktan kaynaklı değil, varlık ve varlıkların yönetiminden kaynaklı bir kriz sorunu var. Bu ise daha ziyade iktidar güçlerini ilgilendiren bir mücadele ve çatışma alanıdır.

Bu perspektifle bakarak yaşananları değerlendirelim. Geçen hafta yapılan Zirve’ye Almanya Başbakan’ı Angela Merkel damgasını vurdu. Fransa ise Sarkozy’nin zirve öncesi Berlin’de 7 saat süren toplantıya katılarak güçbirliği yapmasıyla dikkat çekti.

AB zirvesinde ise sadece Yunanistan değil, Portekiz ve Irlanda için de yardım fonu oluşturuldu. Yine İspanya, İtalya ve Doğu Avrupa ülkelerinde de olası krizlere karşı tedbirler alındı.

Fakat etkisi yakında görülecek köklü değişimin tohumları da atıldı. 90’ların başında Almanya’ları birleştiren Kohl yönetimi Avrupa’yı da ordusu, merkez bankası ortak parası olan bir devlete dönüştürmeye niyetliydi. Ama Yugoslavya’daki kriz sayesinde ABD bu bu oluşuma darbe vurdu. Daha sonraki çabalar pek sonuç vermedi.

Ortak anayasa, Euro, Merkez Bankası girişimleriyle yeni bir toparlanma gerçekleşti. Ancak 2000’lerin başındaki Körfez Krizinde başta İngiltere ve İspanya’nın ABD’yle hareket ederek Irak işgaline dahil olması, politik birliğe ve ortak hükümet kurulması projesine büyük darbe oldu.

Bundan ders alan Almanya ve Fransa uluslararası sorunlarda daha aktif olmaya başladılar. Afganistan’a, Afrika’ya askeri güç gönderilmesi, Libya’ya müdahalede hızlı davranmaları dikkat çekti.

Politik anlamda merkezileşme konusunda ise ekonominin aygıtları kullanılıyor. Almanya Avrupa’yı yutmak istiyor. Başka deyişle para zoruyla dize getirmek istiyor. Doğu Avrupa ülkelerini pasifize etti. Şu an özellikle’de Güney Avrupa ülkelerini hedef tahtasına oturtmuş durumda. İklim, kültür, yaşam tarzı bakımından Kuzey Avrupa ülkelerinden farklı olan bu ülkeleri adeta asimile etmek istiyor. (Bu benim iddiam da değil, Almanya’da tartışılan bir konu.) İsveç, Norveç, Hollanda, Finlandiya, Avusturya, Fransa üretim, tüketim ve toplumsal yönetimde disipline edilmiş, endüstriyel sistem çarkları içinde farklı bir kültür ile yoğrulmuşlardır. Buna karşılık güneş gören, doğanın hakimiyetine uyumun olduğu, tarımın hakim olduğu, tatil, gezi, eğlence ya da endüstriyel ürün üretim ve yönetimi veya öncelikleri, farklı olan bu uluslar ve kültürler kabul görmüyor. Merkezi AB yolunda hedeflenen tüm çalışmalarda arızalar çıkıyor.

Şimdi Almanya, Fransa öncülüğü krizden çıkış adına verdiği tahhütlere karşılık bu ülkelerin disipline edilmesini, politik, iktisadi ve işletmecilik anlamında denetime alınmasını hedefliyor. Anlaşmaları buna odaklıyor.

Birbaşka dikkat çekici konu ise Ingiltere’nin safdışı edilmesi. Yaşadığı krizin yanı sıra AB’konusundaki eğilimleri ve ABD ile içiçeliği nedeniyle adeta dışlanmış durumda. Tabii İspanya ve Sağ Liberal İtalya’nın da güç kaybetmesi eliminize edilmeleri için tam da bir fırsat.

Büyük birader ABD’nin boş durması, elbet beklenemez. IMF eliyle müdahalesi Stauss Kahn döneminde daha kolaydı. Hele birde sosyal demokrat kimliğiyle Fransa Cumhurbaşkanı olsaydı. ABD için işler çok daha iyi olacaktı. İşte tamda böylesi bir dönemde tecavüzle suçlanarak safdışı bırakılması ve Sarkozy’nin bir bakanının IMF’nin başına getirilmesi karşı bir atak olarak görülebilir.

İkinci ve daha ciddi hamle ise yine Almanya’dan geldi. Hücum hattına özel sektörü de koydu. Devletin ve Avrupa merkez bankasının sağlayacağı fonların krizlere yetmeyeceğini biliyor. Ya da devletlerin devletlere müdahalesinin ters tepeceği de Yunanistan’daki toplumsal tepkiler örneğinde görüldü. İşte bu noktada özel sektör devrede ve devletleri yutuyor. Krizdeki devletler resmen ve fiilen özel sektörle sözleşme yaparak kredi almakta ve bunların denetimine girmektedir.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1234567
891011121314
15161718192021
22232425262728
2930
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız