Düğmeye basıldı!

28 Haziran 2011 Salı, 11:08

Melih Aşık/Milliyet

12 Haziran seçimlerinden sonra Apo’yu İmralı’dan kurtarmak için düğmeye basılacağını biliyorduk. Ama bu kadar erken ve aleni basılacağını doğrusu tahmin etmemiştik.
İlk işaret fişeği bir “meslektaşımız” tarafından atıldı. Geçen hafta köşesinde Apo’nun cezasının ev hapsine çevrilmesinin artık konuşulması, tartışılması gerektiğini yazdı. Ardından Soros’un Türkiye şubesi TESEV’in bir “kurye - gazeteci”ye sipariş ettiği rapor geldi. Özel bir toplantıyla açıklanan rapora göre Başbakan iki yıl kadar önce Genelkurmay’a, “PKK’yı silahla yok edebilir, bitirebilir misiniz?” diye sormuş, “Hayır, bitiremeyiz” yanıtı almış... Arif olanların anlayacağı üzere bu durumda geriye tek çözüm yolu kalıyordu; Apo ile konuşup anlaşmak. Onun da ilk adımı PKK’yı terör örgütü, İmralı sakinini “teröristbaşı” olarak görmekten artık vazgeçmekten geçiyordu.
Barış! önerileri mi? Onları da PKK’nın 2 numaralı adamı Murat Karayılan Kandil’den piyasaya sürüyor...
“Biz artık sorunu şiddetle çözmek istemiyoruz... Silahları devre dışında bırakmak istiyoruz...”
Apo 3 protokol önermiş.. Bu protokollarda yeni anayasa yanında genel af talebi ve Apo’ya ev hapsi isteği de yer alıyor.
Peki Apo ne diyor bu hususta... O da dünkü gazetemizde bir sayfa ötede:
“15 Temmuz’a kadar benimle görüşmeye gelecekler. Bu görüşmede pratik adımları hayata geçiremeyeceklerini beyan ederlerse ondan sonra devrimci halk savaşı devreye girer...”
ABD’nin Phillips raporu doğrultusunda işler kotarılırken Apo’nun araya girip tehditler savurması birilerinin canını sıkıyor olmalı...



Erdoğan’ın milletvekili adaylarını belirlerken yaptığı tek hata ne?
Yanıt: Oktay Ekşi’den daha yaşlı bir aday göstermeyi düşünmemiş olması...
* * *
İran’dan tehdit gelmiş: “NATO, Suriye’ye saldırırsa Türkiye’yi vururuz.”
Bu cürretkarlığa generallerimizin çoğunun hapiste bulunması da rol oynamış olabilir mi?

Haldun Ertem



Alman millileri!

Meksika’da süren 17 yaş altı dünya şampiyonasında Almanya Milli Takımı kendi grubunda maç kaybetmeden birinci oldu.
Alman milli takımında ilk 11’de yine 6 Türk kökenli futbolcu yer aldı:
Emre Can, Koray Günter, Samed Yeşil, Levent Ayçiçek, Okan Aydın, Kaan Ayhan...
İki Türk kökenli futbolcu da yedekteydi: Koray Kaçınoğlu ve Robin Yalçın...
Türkler Alman toplumunun yüzde 5’ten azını oluşturuyor. Ama U 17 Milli Takımı’nda çoğunluktalar. Alman disiplini ve aklı Türk çocuklarını çalıştırmış, dünya çapında futbolcu yapmış...
Bizde o çocuklardan milyonlarca var... Ama bilime saygı, sabır, özveri, disiplin, spor kültürü yok... Sonuç bu...


Marmaray ne oldu?

Seçim öncesi sayısız çılgın proje masalı dinledik. Seçim bitince hepsi unutuldu.
Kaldık mevcut projelerle baş başa...
Bunların en büyüğü Marmaray...
Üsküdar - Sarayburnu arasında denizi alttan geçen, Asya’yı demiryolu ile Avrupa’ya bağlayan Marmaray’ın temeli 2004 yılında atıldı. Denizi alttan geçen tüp tamamlandı. Şimdi içi boş bir sosis olarak deniz dibinde yatıyor.
Çünkü hattın mekanik ve elektrik sistemleri ortada yok.
Gebze - Halkalı arası “elektrik ve mekanik sistemleri” ihalesi 2006 yılında Doğuş - Alstom- Marubeni konsorsiyumuna verilmişti. 4 yılda bitecekti. O süre bitince yani 2010 yılının Nisan ayında ne mi oldu? Doğuş ve ortakları ihaleyi tek taraflı feshederek inşaatı bıraktılar. Neden bıraktılar? Zarar ne kadar? Bu zararı kim ödeyecek? Sır gibi saklanıyor.
Ulaştırma Bakanlığı geçen yıl yeni bir ihale için kolları sıvadı. Başvuran firmalar teknik yeterlikten geçirildiler. Kazanan firmalar daha sonra mali ihaleye sokuldu. İhalede en düşük bedeli “OHL ve Dimetronic” ortaklığı verdi... Teknik yeterliği de kanıtlanmış olduğu için ihalenin bu ortaklığa verilmesi gerekirdi. Ancak ihale 17 Mayıs’ta sonuçlanmasına rağmen kesin açıklama yapılmıyor. Neyin beklendiğini kimse bilmiyor.
Başbakan zaman zaman Marmaray’ın çanak çömlek yüzünden (kazılarda bulunan arkeolojik eserler) geciktiğini söylüyor. Ama mekanik ihalesinin serüveni yukarda. Bu gecikmenin çanak çömlekle ilgisi yok. Marmaray mekanik sistem inşaatına hemen başlansa bile 2015’ten önce bitmeyecek. Oysa 2004 yılında temeli atılırken 2009’da test sürüşlerinin başlayacağı bildirilmişti. Projeciliğimiz biraz aksıyor!



Asgari ücret Temmuz’da 29 lira artacakmış.
Ne diyelim? İstikrar sürsün, Türkiye büyüsün, asgari ücretli sürünsün!
Fahrettin Fidan


Yemin etmezlerse!


CHP’li milletvekilleri bugün Meclis’te yemin edecekler mi? Etmezlerse ne olur?
Meclis’in deneyimli isimlerinden Kamer Genç’e göre hiçbir şey olmaz. Çünkü yemin sadece sembolik anlamı olan bir uygulamadır. Meclis İç Tüzüğü, göreve başlayan milletvekilleri için “yemin ederler” diyor ama etmezlerse ne olacağı konusunda bir bilgi yok. Anlaşılan yeminin protesto edilebileceği kimsenin aklına gelmemiş.