|
|
|
|
|
ATATÜRK Diyor Ki; |
Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.
|
|
|
|
|
YAZAR YAZI |
|
Adama “Aslanım o kadar dürüstsen...” derler
18 Mayıs 2011 Çarşamba, 08:11
Can Ataklı/VATAN
|
|
Türkçemizde çok güzel bir deyim vardır. Kabahatli olduğu halde, karşı tarafa saldırıp kabahatini örtmeye çalışanlar için “Zeytinyağı gibi suyun üstüne çıkıyor” denir.
Eski bakan, şimdinin kenara atılmış siyasetçisi Kürşad Tüzmen’in durumu aynen böyle.
Dün Tüzmen’le CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu arasındaki diyaloğa değinerek “Kemal Bey çok kibar” demiştim. Ancak daha sonra Tüzmen’in ekranlara yansıyan “kabadayı” tavırlarını görünce çok şaşırdım. Herhalde Kılıçdaroğlu zarafetindeki bir siyasetçi Tüzmen’in adeta “adam dövmeye gelmiş” tavrı karşısında ne yapacağını bilememiş.
Olay aslında çok basit. Başbakan, ÖSYM Başkanı’na torpil talebiyle e-mail attığı söylenen Bakan Hayati Yazıcı’yı savunmak için “Hayati Bey’e kefilim. Zaten yolsuzluk yapan bir bakan olsa hemen kapı önüne koyarım. Bazı bakan ve milletvekillerinin neden liste dışı kaldığına düşünün” demişti.
Bu sözlerin çok açık bir yorumu vardır; “liste dışında kalan bakanların bir kısmı yolsuzluğa bulaşmıştır.”
İtiraf gibi açıklama üzerine muhalefetin boş durması mümkün mü? Değil elbette. Ve Kılıçdaroğlu meydanlardan Başbakan’a “Kim o yolsuzluğa bulaşan bakanlar” diye sordu. Sonra da bakan oldukları halde listelere konulmayan isimleri tek tek saydı. Aliye Kavaf’ı ise herhalde unuttu.
Durum bu kadar basit. Ama eski bakan Tüzmen TOBB Genel Kurulu’nda Kılıçdaroğlu’nun üzerine yürüyerek “Ben müsteşarken sen genel müdürdün. Benim dürüstlüğümle ilgili kuşkun var mı?” diye soruyor.
Tüzmen’i akşam da TV ekranlarıda gördüm. Öfke içinde Kılıçdaroğlu’nu suçluyor. Oysa sunucu üç kere hatırlatmak zorunda kaldı “Bu sözleri asıl söyleyen Başbakan’dı. Ona da tepkinizi anlattınız mı” diye.
Tüzmen ise oralı değil, Başbakan’a sunduğu ve önümüzdeki hafta açıklanacak projeyi anlatıyor. O noktaya hiç değinmiyor.
Tabii sunucu da Kılıçdaroğlu gibi kibar davranıyor. Oysa Tüzmen biri çıkıp da “Aslanım çok dürüst olduğunu söylüyorsun da, aynı şekilde Başbakan’a da posta koyabilecek misin, Kılıçdaroğlu’ndan hesap sorduğun gibi Başbakan’a da aynı sözleri söyleyebilecek misin?” diye sorsa ne cevap verecek?
Sanıyorum Tüzmen türü bir politikacı, nasıl itilip kakılmasına, görevden alınıp hakaret görmesine rağmen “Başbakan uçurumdan atla dese atlarım” dediyse, bu soruya da bir kulp takar.
Neyse ki bu tür bir siyasetçi, şu ya da bu nedenle artık Meclis’te olmayacak.
*****
“Genelkurmay bana bağlı” demek kolay
Türk Silahlı Kuvvetleri Irak sınırında eylem yapmak üzere yanlarında silah ve cephane de taşıyan bir grup PKK’lıya karşı yaptığı operasyonda 12 teröristi öldürdü. Belli ki operasyon “sıcak takip” hakkı nedeniyle bir süre de sınır ötesinde devam etti.
12 teröristin öldürülmesi üzerine BDP’lilerin hâkim olduğu bölgelerde “yas” ilan edildi, dükkânlar kepenk indirdi, yer yer çatışmalar da yaşandı.
BDP’liler artık PKK ve İmralı’daki mahkûmla ilgili bağlantılarını inkâr etmedikleri için tepki göstermeleri şaşırtıcı değil.
Ancak AKP yandaşları son operasyonla ilgili “çok garip” iddialarla kamuoyunun zihnini oyalamaya başladı.
Yandaşlar “Son operasyonun aslında AKP ve Fethullah Gülen’i bitirme planının bir parçasıdır” diyerek, Silahlı Kuvvetler’i bilerek ve isteyerek barışa darbe vurmak, seçim öncesi kentlerde çatışma çıkmasını körüklemek ve AKP’nin seçimleri kaybetmesini sağlamak istediğini ileri sürüyorlar.
Operasyonu yöneten generalin “Ergenekoncu” olduğunu da iddia eden yandaşlar böylelikle Türk Silahlı Kuvvetleri’ni dolaylı olarak “ihanet” etmekle suçluyor.
Sanıyorum bu “mantıksız” iddianın temelinde “Askeri seçim öncesi sert bir bildiri yayınlamaya” teşvik etme gayreti yatıyor. Asker öfkelenecek, iktidarı da suçladığı izlenimi verecek bir açıklama yapacak, AKP de 27 Nisan bildirisi gibi bir muhtırayla karşılaşmanın mağduriyeti seçimde oya çevirecek.
Yandaşlar “Niyet mi okuyorsun” diyebilirler, her zamanki gibi kaçmak istediklerinde.
Ancak bu kez durum vahim. Eğer bu iddialar veya kuşkular doğruysa Başbakan’ın çıkıp açıklama yapması gerek.
Her fırsatta “Genelkurmay bana bağlı” diyen Başbakan bu korkunç iddiayı hemen araştırmalı, eğer doğru çıkarsa Genelkurmay Başkanı’nı ve ilgili komutanları hemen görevden almalı, doğru değilse de bunu kamuoyuna açıklamalı ve işgüzar yandaşlarndan hesap sormalıdır.
*****
İş dünyası işte bu kadar korkuyor
Ankara’da önceki gün yapılan TOBB Genel Kurulu’nda konuşan Kılıçdaroğlu herkes gibi iş dünyasının da AKP iktidarından çok korktuğunu söyleyerek “Durumunuz biliyorum. En küçük bir eleştiri yapsanız sabah kapınıza maliyeciler geliyor” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun bu sözleri salondan büyük alkış aldı. Üstelik hükümet üyeleri de orada oturuyordu.
Akşam üzeri ise TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun “Twitter” hesabından atıldığı ileri sürülen iki mesaj ortalığı karıştırdı. Bu twitt’lerde Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’dan fazla alkış aldığı ve seçim anketlerinin yanılabileceği belirtiliyordu.
Hisarcıklıoğlu hemen açıklama yaparak “Bu mesajlar benim tarafımdan atılmadı, sisteme biri müdahale etmiş, şifreyi kırmışlar ve bu mesajları geçmişler” dedi.
Son zamanlarda hep böyle zaten. AKP’li ya da AKP’ye yakın biri olunca hemen “Başkaları yaptı” deniyor. Ama örneğin Soner Yalçın’a atılan ve türü gereği hard diske yapışan bir sahte mesaj doğru kabul edilerek birçok gazeteci tutuklanabiliyor. AKP ve yanlıları ise “beyan usulüyle” sorumluluktan kurtuluyor.
Her neyse. Gerçekten bu twitt başkası tarafından atılmış olabilir. Ama garip olan şu: TOBB akşam bir açıklama yaparak bu durumu anlattıktan sonra ibretlik bir cümle daha ekledi metne. Burada diyor ki, “Söz konusu mesajdaki görüşler tarafımızdan benimsenmemektedir.”
İşin püf noktası bu. Mesajı başkası atsa da iş adamları içeriğe asla katılmadıklarını belirtmek zorunda hissediyorlar kendilerini.
Eee, korku dağları beklerken kimse riske girmek ister mi? Tamam da korkunun ecele faydası var mı peki?
*****
CHP kriz yönetemiyor
Güneydoğu’da BDP’nin başlattığı “yas” nedeniyle dükkânlar kepenk kapattı. Yandaş medya “mal bulmuş” gibi olayın üstüne atladı ve Güneydoğu’da CHP’yi PKK ile işbirliği yapmakla suçladı.
Mantık, ahlâk, vicdan olmayınca bunlar yapılabiliyor tabii, ama tuhaf olan CHP’nin telaşı. Kriz yönetimini beceremediği görülen CHP ne diyeceğini bilemedi.
Oysa söylenecek tek şey vardı: “Güneydoğu’da devlet yok. Çocuklarla sokaklarda köşe kapmaca oynamaktan başka bir şey yapamayan devlet dükkânların kepenk indirmesine karşı bir şey yapamıyor. Devletin olmadığı bir yerde, her yer kapatmışken CHP’nin seçim bürosunu açık tutması mümkün değildir. Eğer devlet koruyabilecekse büroyu hemen açarız.”
Bu kadar basit bir açıklama için bile bin dereden su getirdiler.
|
|
|
|
|
|
|
Yazarlar |
|
AKP ‘darbeyi’ kapatacak
25 Ekim 2016 Salı, 12:14
|
|
AKP ‘suç ortağı' arıyor
Mustafa Ünal /ZAMAN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:28
|
|
Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Haziran 2015 Cuma, 09:21
|
|
Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez
Erhan BAŞYURT/BUGÜN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:16
|
|
Ya Koalisyon ya Başkanlık...
Eren Erdem/YURT
12 Haziran 2015 Cuma, 08:58
|
|
Kırılma noktası!
Güngör Mengi/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:45
|
|
AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?
İbrahim Kiras/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:42
|
|
Ali İsmail…
Bekir Coşkun - Sözcü
23 Ocak 2015 Cuma, 09:34
|
|
Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?
Mehmet Kamış/ZAMAN
14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39
|
|
Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi
Can Ertan /HABER
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57
|
|
Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik
Özgür Şen
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17
|
|
AKP’nin IŞİD çıkmazı
Hüseyin ALİ/Özgür Gündem
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10
|
|
Siyasi etik yasası çıkarılmalı
Serpil Çevikcan/Milliyet
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37
|
|
MİT’in sicili
Gültekin AVCI/BUGÜN
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17
|
|
İslamofobi ve provokasyon
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11
|
|
Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”
Hüseyin Özay/Taraf
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32
|
|
AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor
Zilar STÊRK/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25
|
|
Barışı, ancak özgürlükler besler
Hüda KAYA/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14
|
|
Bilim siyasetin elini öptüğünde...
Cüneyt Ülsever/YURT
11 Ocak 2015 Pazar, 10:19
|
|
Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı
Nazlı Ilıcak /BUGÜN
11 Ocak 2015 Pazar, 10:18
|
|
|
|
Son 20 Yazım |
|
CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI
|
|
AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN
|
|
GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.
|
|
ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..
|
|
12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?
|
|
Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?
|
|
Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'
|
|
Tüm Dostlara Teşekkür…
|
|
Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!
|
|
Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:
|
|
Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...
|
|
Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.
|
|
Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...
|
|
Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım
|
|
CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…
|
|
Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!
|
|
“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…
|
|
Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.
|
|
Sadece İnsan Olmak!
|
|
Annemin de Başını Ezerler mi?
|
|
|
|
Takvim |
Pt |
Sl |
Çr |
Pr |
Cm |
Ct |
Pz |
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
|
|
|
|
|
|
|
|