İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

Yüz yüze tartışma yok

Yüz yüze tartışma yok

18 Mayıs 2011 Çarşamba, 07:19

ALTAN ÖYMEN/RADİKAL

Başka ülkelerde olduğu gibi bizim televizyonlarımızda da eski seçimlerde liderler yüz yüze tartışırdı. Erdoğan buna üç seçimdir razı değil. Niçin?

Erdoğan, Kılıçdaroğlu ile televizyon tartışmasını niçin kabul etmiyor?
Bu, demokratik ülkelerin çoğunda, çoktan yerleşmiş bir gelenek... İktidar adayı partilerin liderleri, seçim öncesinde televizyon izleyicilerinin karşısına birlikte çıkarlar.
Tartışmanın âdil bir şekilde geçmesi için önlemler alınır. Soruları soracak gazetecilerin kimler olacağından, konuşma sürelerinin eşitliğini sağlayacak kurallara kadar her şey önceden belirlenir. Ve bir akşam vakti çıkarlar adaylar ekran önüne... Kendilerine sorulan tüm soruları yanıtlarlar... Gerektiğinde de birbirleriyle tartışırlar.
Amerikan seçimlerinde, Clinton ile Baba Bush’un, Obama ile Mc Cain’in (aynı zamanda yardımcılarının da) tartışmaları gibi... Avrupa’daki seçimlerde üç-dört-beş partinin genel başkanları arasında yapılan tartışmalar gibi...
Bu gelenek, bizde de başlamıştı. Hattâ, ilginçtir, 1980-83 arasındaki askeri idareden sonraki ilk seçimin vetolu, kısıtlamalı koşulları altında bile, o tartışma yapılmıştı.
Seçime katılan üç partinin genel başkanları Turgut Özal (ANAP), Necdet Calp (Halkçı Parti), Turgut Sunalp (MDP-Milliyetçi Demokrasi Partisi) o zamanın tek televizyonu TRT’ye çıkmışlardı. Ünlü gazetecilerden Hüsamettin Çelebi’nin yönetimi altında tartışmışlardı.
Gelenek, sonraki seçimlerin bir kısmında devam etti. 1995 seçiminde, özel televizyonlar da liderler tartışması düzenlemek istiyordu. Necmettin Erbakan, öyle bir tartışmaya razı olmadı. Ama Tansu Çiller, Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit, Deniz Baykal ve Alparslan Türkeş teklifleri kabul ettiler. Seyircilerin karşısına çıktılar.
2002 seçimi öncesinde o tartışma ikili olarak yapıldı. Tayyip Erdoğan ile Deniz Baykal, Uğur Dündar’ın idaresinde bir araya geldiler. Tartıştılar. Malûm, bu tartışma daha çok Erdoğan’a yaradı. Siyasi hayatımızın en yeni partisi AKP, seçimdeki rakiplerini yenip büyük çoğunlukla iktidara geldi.
***
Peki, şimdi ne oldu da, Erdoğan, o tarihten sonra bir daha, rakip partilerin liderleriyle birlikte ekrana çıkmaya razı olmuyor?
2007 genel seçiminde de, 2009 yerel seçiminde de o yoldaki teklifleri reddetti. Şimdi de Kılıçdaroğlu’nun “İstediği televizyonda, istediği gazetecilerle birlikte, ister birer kişi, ister çalışma arkadaşlarıyla birlikte gelsin, ben hazırım, tartışalım” diye yaptığı teklife, cevap bile vermiyor. Niçin?

1- Birinci ihtimal, Erdo-ğan’ın seçmenlere, kendisinin muhalefetteki parti liderlerinden üstün durumda olduğu, onları muhatap almadığı izlenimini vermek istemesidir.
2- İkinci ihtimal de, kısa-ca, kendine güvenememesidir. Böyle bir tartış-manın kendi aleyhine olacağını düşünmesidir.
Bu iki ihtimalden hangisi doğrudur? Birincisinin doğru olması da mümkündür. Başbakan’ın, muhalefet liderlerinin de katıldığı bazı toplantılarda aldığı tavırlar, bunun işareti gibidir.
Örneğin, önceki günkü TOBB toplantısında görüldü: Toplantıya 50 dakika geç geldi. Herkesi bekletti. Konuşmasını yaptıktan sonra da, sıradaki konuşmacı Kılıçdaroğlu’nu dinlemeden, çıktı gitti. Oysa bu gibi toplantılarda yerleşmiş bir nezaket kuralıdır: Konuşmasını yapan hatip, en azından kendisinden sonraki ilk konuşmacıyı dinler. Toplantıdan, ondan sonra ayrılır.
Başbakan’ın, önemli bir kuruluşun toplantısına bir saate yakın gecikmeyle geldikten sonra, o kurala da aldırış etmemesi, böyle bir ‘en büyük görünme’ isteğinin sonucu olabilir.
Ama o ihtimal doğru olsa bile, şu da bir gerçektir: Başbakan, o isteğinin gereğini yerine getirmemektedir... Seçmenlere, başka liderlerden daha yüksek seviyede olduğu ve onları muhatap almadığı izlenimini verememektedir.
Çünkü ‘tek kaleli maç’ yapar gibi konuştuğu toplantılarda bunun tam tersine tavırlar takınmaktadır. Yani, parti toplantılarında veya soruları önceden sınırlanmış televizyon söyleşilerinde...
Oralarda muhalefet liderlerini, ‘muhatap’ almakla da kalmıyor, onlara lugatlardaki en ağır kelimelerle ‘hitap’ ediyor. ‘Şuna cevap ver’, ‘buna cevap ver’ diyor.
Diyor ama, işte, anamuhalefet lideri de ona, ‘kem söz sahibine aittir’ deyip, o ağır kelimeleri aynen iade ettikten sonra, “Çık karşıma da, cevabını vereyim. Sen de benim sorularıma cevap verirsin” diyor.
Özetle: Birinci ihtimal doğru da olsa, Başbakan’ın bu tavrı, onu televizyon seyircileri karşısında ‘en büyük’ göstermiyor. Bunun tam tersine sonuçlar veriyor. Başbakan da artık bunun farkına varmış olmalıdır.
İkinci ihtimale gelince... Yani, Başbakan’ın Kılıçdaroğlu’yla televizyon tartışmasına çıkmak için kendine güvenememesi ihtimaline...
Geriye o ihtimal kalıyor.
Ama, tabii, bu konuyu açıklığa kavuşturmak asıl, Başbakan’ın işidir. Muhalefet liderleriyle televizyon tartışmasına niçin çıkmıyor?
Bu soruya kendi deyimiyle ‘açık, net’ ve inandırıcı bir cevap vermesi mümkün değil mi?

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız