Vasatlığın ve kötülüğün geçici zaferi. Vasatlar, daha iyiye tahammül edemez

05 Mayıs 2011 Perşembe, 09:13

Ahu Özyurt/Gazeteport

Pazartesi günü Gazeteport’un radyosu 91.6’da Kerimcan Kamal ve Açıl Sezen’le akşam programında sohbet ederken “Everyday faschism” diye bir kelime kullanıp ukalalım ettim. Sıradan faşizm, gündelik zorbalık gibi..

Vasatlık ve kötülük de öyle.

Artık bu ülkeye hakim ruh hali ve iş yapma standardı budur.

Yazar kasa kuyruğunda birileri üstünüze basar ve sizden once hesap ödemeye kalkar.

Havaalanı güvenlik kuyruğunda erkekler kemer çözer, palto çıkarır dakikalarca sizi bekletir ama siz laptopuzu çantanızdan çıkarıncaya kadar omuz atıp önünüze geçmeye kalkar.

Ertuğrul Özkök bir ara yazmıştı.

Bir ülkede faşizmi yükseldiği, gelir geçer kabalığın, kadına yönelik sıradan şiddetin arttığından anlaşılır.

Üstelik buna kadının kadına yaptığı ayakoyunu, üste çıkmalar, entrikalar da dahildir.

Türkiye’de artık vasatlığın ve kötülüğün iktidarı vardır. Yükselmek için her türlü ahlaksızlığın prim yaptığı ve kadınların zaman zaman vasatlıkta erkekleri bile geçtiği bir dönemdeyiz.

Siyaseti tertemiz yapmaya yemin eden liderler bile çevrelerinde dedikoducu, entrikacı, çapsız yeteneksiz adam ve kadınlarla yaşamak zorundalar ne yazık.

Onun için ne gariptir ki, Demirel’in anlattığı bir Margaret Thatcher anekdotu bile bir heyecan yaratıyor bizde.

Çünkü artık okuyan, soran, sorgulayan, danışmanları tarafından sorgulanan lider yok etrafımızda. Bir lümpenliktir gidiyor..Sevilen sayılan insanlardan çok kendisine rakip olamayacak, tercihen zaaflarıyla menkul, hataya meyilli insanları yükseltiyor yöneticiler.

Bu ülkenin en iyi yetişmiş, en namuslu çalışmış, insan gibi insan kalmaya yemin etmiş gençleri olabilirsiniz. Ama entrika ve ayakoyunu bilmiyorsanız gidin hakikaten ABD’de İngiltere’de, Çin’de filan kariyer yapın..

Yükselirsiniz.. Burada olmaz.. Yaptırmazlar.

Çünkü vasatlar, daha iyiye tahammül edemez.

Çünkü kötüler, sıradanlıkları yüzlerine çarpıldıkça darmadağın olur vahşileşirler.

Ama her türlü sıradanlık da eninde sonunda bitecektir. Yatağa başını koyarken vicdanı temiz olmalı insanın.

Bir gün gelir.. Birileri herşeyi değiştirir.




Başbakan niye “Onları atın bizi alın” diyor?
Başbakan Erdoğan’ın TUSKON’da yaptığı konuşmadan bir cümle aklıma çivi gibi çakılıyor. “Biz Sosyalist Enternasyonale gireriz dedik ama önce CHP’yi atsınlar ondan sonra”. O Sosyalist Enternasyonal, öğrencilerin gösterilerini, solcuların protestolarını hak sayar. “Arkalarında birileri var” demez. Başbakan ciddi mi? Dahası, bazı gazetecilerin “Onu at beni al” diye patronlara feyz vermesi Başbakan’dan alınan ilhamla mı yapılıyor?






Obama’nın fotoğrafı
Bin Ladin Operasyonu’nun Beyaz Saray’dan izlenmesi fotoğraflarında bir kare yüzüme çarpıyor. Bu resimde zafer kazanmış bir liderden çok, canı yanan, için için “Allah beni affetsin” diyen bir adam gördüm. Obama belki siyasi olarak güçlendi ama insani olarak çok zor ve acı