İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

YAZAR YAZI

Demirtaş’ın başarısı HDP’den çok solu dönüştürecek

Demirtaş’ın başarısı HDP’den çok solu dönüştürecek

15 Ağustos 2014 Cuma, 10:09

Murat Aksoy/t24

Cumhurbaşkanlığı seçiminin en başarılı ismi, Selahattin Demirtaş. Gerek seçim sürecindeki siyasal söylemi ve enerjisiyle gerekse Kürt siyasi hareketinin geleneksel oy oranını yüzde 50 arttırarak yüzde 9.8’e çıkarmasıyla Demirtaş öne çıktı.

Elbette Demirtaş’ın parti oyunu yüzde 50 arttırması, sol, sosyal demokrat, özgürlükçü söylemi, Kürt siyasi hareketinin Türkiyelileşme arzusu kadar önemli olan bir diğer nokta da; HDP’nin, 7 Haziran 1990’da kurulan Halkın Emek Partisi’ne (HEP) dönüşüp dönüşmemesidir. Yani HDP’nin PKK ve Öcalan vesayetini aşarak siyasal özne olup, olmamasıdır.

HEP, Kürt siyasetinin kolla boşanması

Ekim 1989’da Paris’te toplanan Kürt Konferansı’na katılan SHP milletvekillerinden 7’sinin (Kenan Sönmez, İsmail Hakkı Önal, Ahmet Türk, Mehmet Ali Eren, Adnan Ekmen, Mahmut Alınak, Salih Sümer) 16 Kasım 1989’da partiden ihraç edilmesi ile başlayan süreç 7 Haziran 1990’da Fehmi Işıklar’ın başkanlığında HEP’in kurulması ile sona erdi.

HEP’in kurulması Kürt siyasi hareketinin geleneksel soldan boşanarak, ilk partisi olmakla birlikte esas önemli yönü, PKK vesayeti içinde değil göreli özerk siyasi özne olarak ortaya çıkmasıdır.

Nitekim HEP, içinden doğduğu SHP ile 1991’de seçim ittifakı yaptı ve 18 milletvekiliyle Meclis’e de girdi.

Devlet, Kürt siyasetini PKK'ya itti

Ancak devlet ve merkez siyaset, ne HEP’e ne de Kürt sorununa hiçbir olumlu tavır göstermedi. Siyasette HEP’li vekillere gösterilen tahammülsüzlük Anayasa Mahkemesi’nin (AYM), parti hakkında “Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozma amacını taşımak ve bu yolda faaliyette bulunmak” iddiasıyla kapatılması istedi ve 17 Temmuz 1993’te de 11 üyenin oybirliği ile HEP’i kapattı.

1990’larda devletin Kürtlere karşı sistematik şiddeti ve siyasi temsilcisi olan HEP’in kapatılması Kürt siyasi hareketini ortadan kaldırmadığı gibi onu adım adım PKK vesayetinin kollarına itmiştir. Kürt siyasi hareketi yola bu süreçte (19 Ekim 1992) kurulan Özgürlük ve Demokrasi Patisi (ÖZDEP) ile devam etti.

AYM, ÖZDEP ardından Demokrasi Partisi’i (DEP) de kapattı. BDP’ye kadar süreçte Kürt siyasi hareketi, kimisi AYM tarafından kapatılan kimisi kendi kendini fesheden partiler üzerinden varlığını sürdürdü. Bütün bu süreç, Kürt siyasi hareketinin adım adım PKK’nın şemsiye olduğu bir siyasallaşmanın parçası olmaya itti. Yani Kürt siyasi hareketinin HEP ile başlayan göreli “özne” olma hali devlet eliyle hızla “nesne” olmaya dönüştürüldü.

Demirtaş'ın şansı HDP'nin şanssızlığı

21 Mart 2013’te Nevruz kutlamasında Diyarbakır’da okunan Öcalan’ın mektubundan sonra PKK’nın, -olağanüstü şartlar olmadıkça- Türkiye’de şiddet kullanması artık mümkün değildir. Bu, kuşkusuz Kürt siyasi hareketinin önünün açılması demektir. BDP’den, HDP’ye geçiş de bu sürecin bir parçası.

Selahattin Demirtaş’ın aldığı oy bu sürecin hızlanması ve kuşatıcılığı açısından önemlidir. Türkiyelileşen bir siyasi hareketin PKK ve Öcalan vesayetine mesafe alma şansı geçmişe göre daha yüksektir.

Burada kritik soru, Demirtaş’ın aldığı yüksek oyun HDP’nin tek başına Türkiyelileşmesine yetip yetmeyeceğidir. Buradaki sorun hala HDP’nin ana kurucu gövdesinin kimlik siyaseti yapan bir parti olmasıdır. Bu, Demirtaş faktörüne rağmen HDP’nin en büyük şanssızlığıdır.

Gözümüz HDP’de

Selahattin Demirtaş’ın cumhurbaşkanlığı seçim sürecindeki söyleminin temeli, Kürt sorununu neredeyse yok sayan, onun önüne temel hak ve özgürlükleri, sosyal demokrasiyi, özgürlükçülüğü, eşitlikçiliği koymasına dayanıyor. Bu elbette Kürt sorununun önemsizleştirmesi değildir. Bu, demokratikleşmeyle Kürt sorununun da çözüleceğine olan haklı inançtır.

Bu açıdan Demirtaş’ın aldığı oyun esas önemli yanı HDP’nin, PKK ve Öcalan’a karşı daha mesafe alma konusunda, örneğin çözüm sürecine daha aktif katılma konusunda elinin güçlenmesidir. Bu, Kürt siyasi hareketinin yeniden siyasal özne olması önemli bir adımdır. Bu durumun, kalıcı hale gelip gelmemesi HDP’nin sadece Türkiyelileşmesine değil aynı zamanda Türk siyaseti ile kuracağı demokrasi koalisyonlarına da bağlıdır.

Kürt siyasi hareketinin sola dönüşü

Örneğin, çözüm süreci başta olmak üzere, Türkiye’nin demokratikleşmesi konusunda HDP’nin doğal müttefiki, AK Parti değil, ideolojik akrabası olan CHP’dir.

Demirtaş’ın söylemlerini bundan sonra HDP siyasallaştıracaksa, Türkiye’nin demokratikleşmesinin, normalleşmesinin AK Parti üzerinden olmayacağı görülmektedir. Bu açıdan HDP’nin Türkiye tasavvuru, AK Parti’den çok CHP’ye yakındır.

Nitekim seçim sonrasında CHP’nin yenilenmesine katkı sunma çabasında olanların Demirtaş söylemeleri ile kurduğu ilişki bunun göstergesidir. Eğer Demirtaş’ın söylemlerini HDP derinleştirerek sürdürecekse bu Kürt siyasi hareketinin sola kayması kadar soldaki buluşmaları da hızlandıracaktır.

Elbette bunun gerçekleşmesinin gerek koşulu da, CHP’deki “ağır” yenilenme sürecinin genç bir kadro ile düşünsel olarak da hızlanmasıdır.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız