Dökülüyorlar!

13 Ağustos 2014 Çarşamba, 10:21

Necati Doğru /SÖZCÜ

Tayyip Erdoğan için neler yazıyoruz. Kılıçdaroğlu ile Bahçeli’nin de “dökülmekte” olduğunu ve lider olmaktan çıkıp “omurgası hiç olmayan birer koltuğa yapışma tutkusuna dönüştüklerini” yazmak zorundayız.
Lider omurgalı olur.
Kadrosuna hesap sorar.
Ama halka da hesap verir.
Kılıçdaroğlu’nun ve Bahçeli’nin liderlik yaptığı iki büyük muhalefet partisine oy verenler; “balkon konuşması sahnesini” kaç kez seyrettiler. Onlara oy verenler; her seçim sonrası bir özeleştiri açıklaması ve ardından partide yeniden yapılanma, değişme ve değiştirme heyecanı beklediler.
Çok yazık. Boşa beklediler.
Şu sahneyi seyrettiler:
Seçim meydanında:
Düşman üretme makinesi.
Seçim gecesi balkonda:
Birlik-beraberlik müjdecisi.
Tayyip Erdoğan tam 9 kez; seçim meydanlarında “düşman üretme makinesi” oldu, oylarını artırdı ve seçim gününün gecesinde de balkonda “birlik-beraberlik müjdecisi” konuşmaları yaptı. Onu balkona çıkartan seçimlerin dokuzunda Devlet Bahçeli MHP’nin ve beşinde de Kemal Kılıçdaroğlu CHP’nin genel başkanı idi.
Balkon teşrifatçısı oldular.
Erdoğan’ı balkona buyur ettiler.
Ona Türkiye iktidarını sundular.
Kendileri parti iktidarında kaldı.
* * * *
CHP ile MHP’nin parti olarak temsil ettiği siyasi kimliklere oy verenler seçim günlerinin “umut yüklü” gecelerinde balkona iktidar konuşması yapmaya “Bahçeli ya da Kılıçdaroğlu”nun çıkması için sandıklara koşuyor, her seferinde balkona çıkıp konuşan Tayyip Erdoğan oluyordu. Ve Bahçeli ile Kılıçdaroğlu da her seferinde “seçimin kazananı biz olduk” diyen omurgasız, temelsiz, yanlış açıklamalara sarıldılar.
Oysa gerçek şuydu:
Buldun bir Ekmeleddin.
Kalbimizi tekmeleddin.
Kalbi, inancı, liderine sevgisi, partisine bağlılığı tekmelenmiş CHP’li ve MHP’li büyük bir seçmen kitlesi sandığa gitmedi. Gidenlerden bir bölümü de oylarını Tayyip Erdoğan ile Selahattin Demirtaş’a verdiler.
Bir açıklaması olmalı.
CHP’li niçin sandığa gitmedi.
MHP’li niçin Tayyip’e oy verdi.
CHP lideri suçu; “anketçiler, tatilciler, boykotçular, devlet imkanlarına” yıkıyor. Devlet Bahçeli de aynı gerekçeleri sıralamakta… Bu iki parti başkanı; CHP seçmeninin “Kemal Kılıçdaroğlu’na kızıp onu artık lider olarak görmediğini” ve MHP seçmeninin de “Devlet Bahçeli’yi liderlikten silip oyunu Tayyip Erdoğan’a verdiğini” görmüyor, görmek istemiyorlar.
* * * *
İki muhalefet partisi bu dökülen iki liderle; her seçim sonucunda “bahanelere” sarılıyorlar.
Bahane kirli çorap.
Kokar. Kokuyor.
İki parti; başlarında bu iki lider ve halka ileriye dönük umut verecek stratejiler kurma, iş yaratma, kriz yönetme becerisi ile çalışkanlığından yoksun evet efendimci kadrolarıyla 2015 genel seçimine girerlerse yüzde 10 barajını aşamaz, sandığa gömülürler.
Ağır bir tespit olacak.
Kalem yazdırıyor.
Tayyip Erdoğan güçlü değil.
Muhalefet liderleri çok aciz.
Dost gerçeği söyler!
Belediye seçimlerinde Yalova’yı birkaç oy farkla CHP adayı kazandı. AKP’liler itiraz ettiler. Seçimler yenilendi. Daha yüksek farkla yine CHP adayı kazandı. Bu başarıda emeği olan Muharrem İnce son Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası şunları söyledi: “Ortada büyük bir hezimet var, hâlâ susmak ve başarılıyız demek yakışmıyor.
Bu durumu kabullenemeyiz, geçiştiremeyiz. Yurttaşlarımızın umutsuzluğa sürüklenmesini ve partimin eriyip gitmesini seyretmeyeceğim. Bu kötü sonucu öngördüm, uyardım ama partime zarar vermemek için sustum… Şimdi hezimete kılıf bulma zamanı değil çalışma zamanıdır…”