Coşkun: Atatürk Cumhuriyeti yıkıldı

12 Ağustos 2014 Salı, 09:36

Bekir Coşkun - Sözcü

\'Cumhuriyeti kuran CHP’yi, cumhuriyeti gömen CHP yapanlara burnumuzun direği sızlayarak, içimiz acıyarak soruyoruz...\'

Sözcü gazetesi yazarı Bekir Coşkun, bugünkü köşe yazısında CHP'yi hedef olan çok sert bir yazı kaleme aldı. \'CHP bir şey olmamış gibi yapamaz\' başlıklı yazısında Coşkun, \'Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran ve sırtında ana muhalefet partisi olmanın vebalini taşıyan CHP, imama karşı bir hafız bulup denediyse de olmadı\' dedi.
İşte Coşkun'un o yazısı:
CHP bir şey olmamış gibi yapamaz…
“CHP kazandı…”
Eee artık ayıp oluyor…
*
Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran ve sırtında ana muhalefet partisi olmanın vebalini taşıyan CHP, imama karşı bir hafız bulup denediyse de olmadı… Bu imamımsı tutku, cumhuriyeti gömmeye kadar gider mi bilmiyoruz…
*
Kim olduğu bilinmeyen “tatilciler” suçlu, ama kapı gibi CHP suçsuz…
Olabilir mi?..
CHP yönetiminin gezi ruhunu kenara itip bir hafız adaya “evet” deme hakkı vardı da… Atatürkçü seçmenin kendisinden olmayan bir adaya “hayır” deme hakkı yok muydu?..
*
Pekiii…
Elin adamı bunca kir pas, skandal, rezalet ile sokağa kendisi çıkamayıp, ama her gün milyonlarca insanı miting meydanlarına taşıdı da, sen yüreği pır pır atan cumhuriyetçileri nasıl olur sandık başına getiremedin?..
*
Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Çizmelerini giymesi gerektiğini” söyleyeli iki sene olmuş…
Biraz kıpırdar gibi olunca “Çizmenin öbür tekini de…” diyeli yirmi ay olmuş…
Bu gidişle CHP’nin Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı yapacağını söyleyeli de iki ay olmuş…
İşte:
“Ana muhalefet ne yazık ki CHP… Kimin cumhurbaşkanı olması gerektiğini gidip Mazlum-Der ile MÜSİAD’a soruyor, deli olursun…

Olacakları söyleyeyim:
Böyle giderse eğer; Tayyip Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı, yerine bir AKP’liyi de Başbakan yapıp, ilk seçimde bir beş yıl daha yakacaklar Türkiye’yi…
Demedi demeyin…”
*
Şimdi…
CHP hiçbir şey olmamış gibi yapamaz…
Atatürk cumhuriyeti yıkıldı…
Daha ne olsun?..
*
Cumhuriyeti kuran CHP’yi, cumhuriyeti gömen CHP yapanlara burnumuzun direği sızlayarak, içimiz acıyarak soruyoruz:
Orada oturmaya devam mı?..
Bitmedi mi işleviniz?..
Yetmedi mi?..