İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

Cemaat bir sıfır önde

Cemaat bir sıfır önde

31 Temmuz 2014 Perşembe, 08:34

Kamil Tekin SÜREK/Evrensel

22 Temmuz operasyonunu yüzlerine gözlerine bulaştırdılar. Dört günlük gözaltı süresini geçirerek gözaltındakileri yedi gün tuttular. Yedi günde de sorguları bitiremeyince, daha fazla hukuk ihlalini göze alamayarak ifadelerini alamadıklarını serbest bırakmak zorunda kaldılar.
22 Temmuz operasyonuna bu kadar uzun zamandır hazırlanmalarına karşın, yüzlerine gözlerine bulaştırmaları, beceriksizliklerini kanıtladı.
Oysa, gözaltındakiler de uzun zamandır alınacaklarını biliyorlardı ve kaçıracakları, saklayacakları aleyhlerine delil var idiyse çoktan bunu gerçekleştirmiş olmalıydılar. Dolayısıyla, kırk dokuz kişiyi bir kerede almanın mantıklı bir tarafı yoktu. Nitekim, gözaltına aldıklarında, evlerini aradıklarında tek bir delil dahi bulamadılar. Şüphelilerin aleyhine delil olarak dosyaya konan şeyler gazete haberlerinde de yayınlanan yasaya aykırı dinlemelerdi. Kırk dokuz kişiyi gözaltına alarak psikolojik etki yaratmak istediler. Ters tepti.
Kırk dokuz kişiyi aldıktan sonra, şüphelileri bir an önce hakim önüne çıkarmaları gerekirken, sırf intikam duygularıyla emniyet sürecini uzattılar. Şüpheliler polise ifade vermeyeceklerini açıklamalarına rağmen ve bu şüphelilerin aleyhine olmasına rağmen, ifade almaya çalıştılar.
Adliye aşamasına gelince...
Anlaşıldı ki, savcı ve hakim hazırlıksızdı. Nasıl ifade alacaklarını önceden planlamamışlardı. Dosyadan bilgileri yoktu. Polislerden bilgi alıp sorgu yapmaya çalıştılar. Kaç İsmail kaç skandalı yaşandı. İfadeleri tek tek katibe yazdırmaya kalktılar. Oysa, adliyede kameralı duruşma salonları vardı. Ergenekon, Odatv vb. davalarda bu tür salonlar kullanılmıştı.
Karşı taraf onlarca bunun gibi operasyon yapmıştı. Süreleri ve usulü çok iyi biliyordu. Bütün bilgilerini kullandılar.
Bir de, elbette yargı sisteminin sakatlığından söz etmek gerek. Yargı sistemi genel hukuk kuralları yerine, bu tür gösterileri tercih ettiği için, usul kuralları doğru dürüst düzenlenmemiştir. Dava açılıncaya kadar inisiyatif tamamen polise bırakılmıştır. Bu operasyonda, şüpheliler tecrübeli polis, operasyonu yapanlar acemi polis olunca, polisin belirleyici katkısı da söz konusu olmadı.
Tabii, hakim ve savcıların niteliği de böyle bir neticede belirleyici oldu. Siz, belli yerlere özel hakim ve savcıları atarsanız, mevcut yargı sistemine itirazı olmayan insanların dahi direnişi ile karşılaşırsınız. Şüpheliler ve savunmanları hakimin bağımsız ve tarafsız olduğuna inansalardı, sorgu ve savunma işlemlerini kolaylaştırırlardı muhtemelen…
Sonuçta, iktidar ilk “paralel devlet operasyonu”nu beceremedi. Bu operasyonun ilerleyen safhalarında, yargı aşamasında iktidar daha da zor duruma düşecek. Bunu, sorgu hakimliğindeki ifadelerden biliyoruz. Sanıklar, kendilerine yöneltilen yasa dışı dinlemeler suçlamalarında, iktidarın, TİB’in, hakim ve savcıların ortaklığını ve iş birliğini gündeme getirecekler. Ve bu konuda söylediklerinin doğru olduğunu herkes biliyor. Yani, bir anda suçlayanlar da suçlu durumuna düşecek. Casusluk meselesi ise Hükümetin yasalara aykırı bütün faaliyetlerinin yeniden tartışılmasını gündeme getirecek. Üstelik artık bu konuların konuşulması yasaklanamayacak, çünkü konuşulanlar duruşma zabıtlarında yazılan şeyler olacak. İktidar sönümlendirmeye çalıştığı, unutturmaya çalıştığı 17 ve 25 Aralık operasyonlarındaki konuları yeniden gündeme taşımış olacak. Belki aralık sürecinde konuşulmayanlar dahi ortaya dökülecek.
Bakalım, Erdoğan bu işin içinden nasıl çıkacak? Çıkabilecek mi?

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız