İsrail-Hamas çatışması...

21 Temmuz 2014 Pazartesi, 08:14

Cüneyt Ülsever/YURT

İsrail şu ana dek 300’ün üzerinde Filistinliyi katletti. Öldürülenler arasında başta çocuklar olmak üzere çaresiz sivillerin bulunması felaketi misli ile arttırıyor.

Bu çatışmaya muhakkak ki bir an evvel son verilmeli.

Ancak…

Ne ABD, ne Avrupa, ne de Arap ülkeleri anlamlı bir tepki gösteriyor.

Hatta bazıları İsrail saldırılarına “kendisini savunduğu” için hak bile veriyor.

Batı’da değil sadece hükümetler, basın da “dengeli bir resim çekmek” adına İsrail’e Türkiye’nin istediği seviyede yüklenmiyor.

Türkiye’de RTE ve AD sözel olarak ha bire İsrail’e yükleniyor ama ne İsrail, ne de Batı dünyası onları ipliyor. Zira artık bu iki isim Ortadoğu’da bile ciddiye alınmıyor.

Kaldı ki RTE sadece retorik üretiyor. Türkiye’nin tek başına herhangi bir yaptırım çabası yok. RTE adeta en basit bir yaptırımdan bile korkuyor. Hâlbuki İsrail, Türkiye ile diplomatik ilişkilerini en düşük seviyeye indirdi.

***

RTE, İsrail’i kınarken zihin haritası onu bazen gafil avlıyor. Arada bir İsrail Hükümeti’ni kınamayı unutup Yahudi düşmanlığı yapıyor.

İmamın hapşırdığı yerde bazı kendini bilmezler de (Yıldız Tilbe, Şamil Tayyar türü popülerlik hastaları) kendi insanımızı (Yahudi Türkleri) hedef gösteriyorlar. Resmen nefret suçu işliyorlar. Akit türü gazeteler, İHH türü örgütler de yangına körükle gidiyorlar.

Kuş beyinliler “Yahudi=İsrail” denklemi dışında düşünemiyorlar. İsrail’de İsrail Hükümeti ile mutabık olmayan İsrail vatandaşları olabileceğini bile akıl edemiyorlar. (Onların akıl seviyelerine göre muhalif olmama bakılmaksızın ben bir Türk vatandaşı olarak RTE’nin her türlü eyleminden sorumlu tutulabilirim.)

Bir başka ülkenin eyleminden kendi vatandaşını (Yahudi Türkler) sorumlu tutan ve cezalandırılmasını isteyen yamuk bir ülke durumuna düştük.

***

Oy avcısı RTE’yi, yalaka basını bir yerde anlıyorum ama ben Türkiye’de muhalif basının İsrail-Hamas çatışmasına ısrarla tek yönlü bakmasını anlamıyorum.

Bizim işimiz her şeyden önce soğukkanlılıkla haber üretmek, olanı biteni bütün yönleri ile yansıtmak. Sonra isteyen istediği görüşü savunur, istediği hükümeti eleştirir. Ama maalesef böyle davranmıyoruz.

Yine de bazı olguları hatırlayalım:

1) Olaylar Hamaslı iki kişinin (İsrail böyle iddia ediyor.) üç İsrailli genci kaçırması ile başladı. Gençler sonra ölü bulundu. İsrail kaçırma eylemini yapan Hamaslıları tespit ettiğini ama yakalayamadığını söylüyor.

2) İsrailli birkaç fanatik bir Filistinli genci öldürdü. Bu fanatikler İsrail tarafından yakalandı. Hapiste hâkim önüne çıkmayı bekliyorlar.

3) İsrail FKÖ kökenli Filistin Otoritesi’nin (İsrail onları Hamas’tan daha ehven-i şer buluyor) yönettiği Batı Şeria tarafına sızan Hamas mensuplarını ayıklamaya ve öldürmeye başladı. Amaç, bölgeyi Hamas’tan temizlemek!

4) Hamas başta İran olmak üzere çeşitli kaynaklardan temin ettiği türlü çeşitli roketleri Gazze’ye yakın Güney İsrail’e 10 gündür fırlatıyor. Her gün birkaç roket Tel-Aviv’e bile düşüyor.

5) İsrail’in yeni kurduğu İron Dome (Demir Kubbe) anti-roket sistemi Hamas roketlerinden şehirlere düşecek olanları havada tespit ve berhava ediyor. Teknolojik olarak çok başarılılar. Bu sistem sayesinde şu ana dek İsrail’de kimse ölmedi.

6) Ayrıca Hamas Gazze’den İsrail’e uzanan çok sayıda tünel kazmış. Bu tüneller sayesinde vur kaç yapmak amacı ile İsrail’in içine sızmaya çalışıyorlar. Birkaç vur kaç denemesi yapıldı.

7) İsrail Hamas roketlerini yok etmek için Gazze’yi bombalıyor. Kara harekâtının amacı ise kazılan tünelleri tespit etmek. Ayrıca beton altına yerleştirildiği için havadan vuramadığı roketleri de kara harekâtı sayesinde bulup yok etmek istiyor.

8) İsrail’in iddiasına göre Hamas roketlerini evlere, mahallelere, sokak aralarına yerleştirmiş. Bu roketleri etkisiz kılmak için yapılan İsrail bombardımanları maalesef sivilleri de öldürüyor. İsrail’e göre Hamas çocuk ve kadınları roketler önünde kalkan olarak kullanıyor. Çocuk cesetleri üzerinden propaganda yapıyor. Bu bilgiyi bazı Batılı kaynaklar da teyit ediyor.

9) Hamas Gazze’de sivil hayatı yönetemiyor. Maaşları bile ödeyemiyor. Halk büyük sıkıntı içinde. Gazzeliler Hamas Yönetiminden hiç memnun değil. Bazı yorumculara göre Hamas Gazze halkının Yönetime tepkilerini azaltmak için tekrar iyi bildiği çatışma ortamına döndü.

10) İran da bu durumu İsrail’e yeni bir darbe indirmek için kışkırtıyor. İsrail’e saldıran Hamas’a para yardımında bulunuyor. Bu sayede Hamas Yönetiminin Gazze’de bir nebze olsun nefes alması bekleniyor.

***

Ben okuru aydınlatmak, bilgileri dengelemek için Türk basınında fazla yer bulmayan bazı olgulara değindim.

Ancak, tabii ki bu olgular başta çocuklar olmak üzere çaresiz sivillerin uğradığı vahşeti örtmez/örtemez.

Bu hunhar çatışmanın bir an evvel durması için Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti retorik (laf salatası) üretmek yerine bir an önce somut çaba göstermeye ve tek başına yaptırımlar uygulamaya başlamalıdır. Türk Hükümeti Hamas’ı da uyarmak zorundadır.

Ben RTE’ye Gazze’de can veren zavallı insanların üzerinden oy toplamaya çalıştığı ve daha beteri Müslüman vatandaşlarını Yahudi vatandaşları aleyhine kışkırttığı için çok kızıyorum.