İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

YAZAR YAZI

Abdullah Gül’ün isyanı

Abdullah Gül’ün isyanı

19 Nisan 2014 Cumartesi, 08:51

Aslı Aydıntaşbaş/MİLLİYET

Abdullah Gül’ün dün siyasete bomba gibi düşen açıklamaları, siyasetin kirlendiği, üslubun sertleştiği bir dönemde, cumhuriyetin en değerli koltuğuna oturma şerefine çoktan erişmiş, doygun bir devlet adamının haysiyet isyanıdır. Siyaset tarihimizde az görünen bir örnektir.
Cumhurbaşkanı, dün Kütahya’da yaptığı açıklamada, ”mevcut şartlar çerçevesinde gelecekle ilgili bir siyaset planının olmadığını” söyleyerek, şahsıyla ilgili haftalardır yapılan ve zaman zaman kırıcı bir üslupla dillendirilen spekülasyonlara da dur demiştir.
Ortada esrarengiz bir durum yok.
Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığı konusunu henüz yüz yüze görüşmediğini biliyoruz.
30 Mart sonrası Başbakan Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkmaya kararlı olduğunu da biliyoruz. En azından her gün şu ya da bu biçimde duyuyoruz.
Erdoğan, kah seçim sonrası hükümete yakın gazetelerle yaptığı sohbette, kah Ak Partili kurmaylarla yaptığı beyin fırtınasında Köşk adayı olduğunu deklare etmiştir. Bundan sonrası sadece işin teatral, prosedür boyutudur. O da önümüzdeki haftalarda olur zaten.
Peki Abdullah Gül dünkü ‘Ben yokum’ açıklamasıyla ne mesaj veriyor?
Erdoğan ille de Köşk’e çıkmak istiyorsa, Abdullah Gül kuşkusuz buna engel olmayacaktır.
Ancak Cumhurbaşkanı dünkü açıklamasıyla fiili başkanlık sisteminde bir Medvedev ya da Yıldırım Akbulut olmaya niyeti olmadığını da açıkça deklare etmiştir.
Dün görüştüğüm ve Abdullah Gül’ü yakından tanıyan isimler, Cumhurbaşkanı’nın açıklamasındaki ”mevcut koşullarda” ifadesinin altını çizdiler.
Mevcut koşullar nedir?
Başbakan seçim sonrası kendisine yakın yazarlarla yaptığı toplantıda, bundan sonra Çankaya’da ”koşan, terleyen” bir cumhurbaşkanı olması gerektiğini söylemiş, hemen ardından Ak Partili vekillerle yaptığı (ve özenle basına sızdırılan) toplantıda ”Köşk’e çıkarsam tam yetki kullanırım” demiştir. Ak Parti kurmayları, hiç zaman kaybetmeden ”tam yetki” ile kastedilenin, ‘kabineyi toplama’ gibi 12 Eylül Anayasası’nın Kenan Evren’e verdiği (ve hiçbir cumhurbaşkanı tarafından kullanılmayan) yetkiler olduğunu söylemiştir.
Bütün bunlar, halk oylamasıyla seçilen bir Tayyip Erdoğan’ın mevcut parlamenter sistemde cumhurbaşkanına verilen ”denge, denetleme” gibi yetkilerle yetinmeyeceği, fiili olarak yarı-başkanlık sistemine geçeceğinin sinyalidir.
Bu tabloda Ak Parti’yi kuran ve 12 yıllık iktidarında başbakanlık ve dışişleri bakanlığı yapan Abdullah Gül’ün, kendi manevi ağırlığının bir çırpıda ”sembolik başbakan” ya da ”emanetçi” rolüne indirgenmesini kabul etmesi mümkün değildir. Abdullah Gül, dünkü mesajında böyle bir modelde var olmayacağını açıkça belirtmiştir.
Bir de işin üslup meselesi var ki, değinmemek mümkün değil. Cumhurbaşkanlığına çıkış süreci sancılı olsa da, Abdullah Gül son 7 yılda cumhurbaşkanı olarak iyi-kötü partiler-üstü bir statü kazanmıştır. Muhalefet liderleri dahi, bazı yasaları veto etmemesine sitem etseler de, Abdullah Gül’e temsil ettiği makama yaraşan bir dille yaklaşmıştır.
Ancak ne hazindir ki, son haftalarda kendi partisinin sözcüleri, satır araları ya da yandaş köşelerde bu nezaketi esirgemiştir. Bu durumun Cumhurbaşkanı açısından ‘kırıcı’ bulunduğu, bilinmektedir.
Sahi, ”koşan, terleyen cumhurbaşkanı” arzulamak, ”protokol cumhurbaşkanı olmaz” gibi ifadeler kullanmak, mevcut devlet başkanının koşmadığı, terlemediği anlamına mı gelir?
Bunu düşünenlere tavsiyem, kamuoyu anketlerindeki karşılaştırmalı yüzdelere bakmaları ya da herhangi bir uluslararası toplantıda Gül’e yönelik teveccühü bir görmeleridir...

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız