Kaygılı bekleyiş...

19 Nisan 2014 Cumartesi, 08:50

Melih Aşık/Milliyet

MİT’in yetkilerini alabildiğine genişleten MİT yasası Cumhurbaşkanı’na gönderildi. Gül ne yapacak? Merakla bekleniyor. Devlet içinde yasa dışı hareket etme imkanlarına sahip güçlerin yaratılması her zaman tehlikelidir. İktidarlar bir süre onları kullanır. Böylece korku devleti yaratarak muhalif örgütlenmeleri ezme yoluna gidebilirler. Ancak o güçler de zaman içinde iç ve dış çıkar grupları adına iktidarı kullanabilir hatta çok güç durumlara düşürebilirler.
Yeni yasa bu yüzden endişeleri beraberinde getiriyor.. Bakın kim ne diyor:
Kemal Kılıçdaroğlu: “İnsanlar konuşmasın, seslerini çıkarmasınlar, medya rahatlıkla yazmasın diye yola çıktılar. Askeri darbenin yapamadığını, halkın oylarıyla gelmiş bir siyasal parti yapıyor. Yapılan düzenleme ile MİT’e yurtiçi ve yurtdışında operasyon yapma yetkisi veriliyor. Yani adam öldürme yetkisi veriliyor.”
CHP’li Ali Serindağ: “MİT yasası tamamen hükümete bağlı, tamamen Başbakan’a bağlı bir istihbarat örgütünün temel taşlarını döşüyor.”
Eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan: “Bu yasadan sonra devlet içinde resmi organize suç çeteleri oluşacaktır.”
Eski Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı Korg. İsmail Hakkı Pekin: “Yasa sonrası yabancı istihbarat örgütlerinin MİT üzerindeki etkisi artacak. Suriye ve başka ülkelerde fiilen yapılan işlere yasal kılıf hazırlanmış durumda. Bir süre sonra iktidarlar istihbarat örgütlerinin oyuncağı haline gelebilir.”
Bu yasadan sonra kimi faili meçhûl olayların MİT üzerine yıkılması da olasıdır.



YCHP kültürü!
Y-CHP, daha anlaşılır ifadeyle “Yeni CHP” son seçimde neden başarısız oldu? Sorunun yanıtı olarak pek çok sebep sayılabilir, sıralanabilir. O sebeplerden biri belediye başkanlığı için gösterdiği adayların özellikleri, nitelikleri olabilir mi acaba?
Enerji Bakanı Taner Yıldız, seçim öncesinde, seçmenin eğitim seviyesi yükseldikçe partisinin oyunun düştüğünü, dolayısıyla eğitim seviyesi arttıkça CHP’nin oyunun arttığını itiraf etmişti, hatırlarsanız. AKP ve CHP’nin yüksek oy aldığı seçim bölgelerine bakıldığında bu gerçeği açık şekilde görmek zaten mümkün, diyor ve geliyoruz konumuzla ilgili kimi rakamlara...
30 Mart seçimlerinde AKP’nin gösterdiği il ve ilçe belediye başkan adaylarının yüzde 71.63’ü yüksek öğretim mezunuymuş. “Okumuşların partisi!” CHP’de bu oran mı? Yüzde 57.22. Ortaöğretim mezunu adayların oranı AKP’de yüzde 25.71, CHP’de 32.65... İlkokul mezunu adayların oranı AKP’de yüzde 2.65, CHP’de 10.13.
Adayların mesleklerine göre dağılımlarına gelince... Emeklilerin oranı AKP’de yüzde 7.90, CHP’de 20.02. Mühendis; AKP’de yüzde 12.07, CHP’de yüzde 9.54... Hukukçu; AKP’de yüzde 5.27, CHP’de yüzde 3.53... Eğitim seviyesi daha yüksek seçmenin karşısına eğitim seviyesi daha düşük adaylarla çıkma garabetine karşın onlardan yine de yüksek oranda oy alabilmek Y-CHP yöneticilerinin başarısı mıdır? Yoksa seçmenin çaresizliği ve de sorumluluk duygusunun sonucu mudur? Karar sizin.



KORKU
Taksim Meydanı 1 Mayıs’a yeniden kapandı.
Geçen yıl meydandaki inşaat gerekçe gösterilmişti bu yıl öyle bir bahane de yok.
İşçi Bayramı 2010 yılında Taksim’de neşe içinde kutlandığında Başbakan Erdoğan ne demişti?
“1 Mayıs’ın Taksim’de kutlanması tesadüf değildir. Bu kutlama Türkiye’nin nasıl değiştiğinin, olgunlaştığının, tabuları nasıl yıktığının, statükoyu nasıl aştığının, tahrik ve provokasyon korkularından nasıl sıyrıldığının somut bir abidesidir.”
Bu durumda dört yıl sonra 1 Mayıs’ın Taksim’de yasaklanması neyin abidesi oluyor? Türkiye’nin aslında nasıl değişmediğinin, olgunlaşmadığını, tabuları nasıl yıkmadığının, statükoyu nasıl aşmadığının mı?



İktidar nedense “Çete, casus, ajan” diye suçladığı Cemaat için suç duyurusunda bulunmuyor...
Onlar da
artık tape yayınlamıyor.
Ateşkes mi ilan edildi dersiniz?
Akif Kökçe



STNBL
Mustafa Sarıgül, Beylikdüzü Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu ziyaretinde:
“Bu yerel seçimde İstanbul’da Cumhuriyet tarihinin en yüksek oyunu aldık” iddiasını sürdürdü...
CHP eski Adana Milletvekili Ziya Yergök yazıyor:
“1973 yerel seçimlerinde CHP, Ahmet İsvan’la İstanbul Belediye Başkanlığı’nı yüzde 56.12 oyla kazandı. Aynı yıl yapılan genel seçimde ise CHP’nin İstanbul genelindeki oyu yüzde 48’di.CHP 1977 yerel seçimlerinde bu kez Aytekin Kotil’le İstanbul Belediye Başkanlığı’nı yüzde 56.05 oyla kazandı. Yine aynı yıl yapılan genel seçimde CHP’nin İstanbul genelindeki oyu yüzde 58 oldu. Partinin gençlik kollarından gelen Sayın Sarıgül bu gerçekleri nasıl bilmez?”



* Mutluluğun tedavi edemediği hastalığı ilaç iyileştiremez.
G. G. Marquez