|
|
|
|
|
ATATÜRK Diyor Ki; |
Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.
|
|
|
|
|
YAZAR YAZI |
|
Bir kişiye göre rejim dizayn etmek
08 Nisan 2014 Salı, 09:22
Mehmet Y. YILMAZ /Hürriyet
|
|
ÖNÜMÜZDE ağustos ayında yapılacak iki turlu Cumhurbaşkanlığı seçimi var ve bu nedenle şimdi “seçim ile gelen Cumhurbaşkanı” ile “parlamento çoğunluğuna sahip Başbakan” arasında bir güç mücadelesi olup olmayacağı tartışılıyor.
Cumhurbaşkanı seçiminin halk tarafından yapılmasını öngören Anayasa değişikliği tartışmaları sırasında bu itirazlar hiç dile getirilmemiş gibi!
Ama o vakitten beri belli ki Başbakan’ın aklında “Başkanlık ya da yarı başkanlık” sistemi vardı.
Şimdi seçim kapıya dayanınca alttan alta o isteğin gündeme getirildiğini, parlamenter rejimde yetkili bir Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın uyum içinde çalışamayacağının söylendiğini işitiyoruz.
Bu tartışma, Recep Tayyip Erdoğan’ın “tek adamlık” heveslerinden kaynağını alıyor.
Normal olarak Anayasamız Cumhurbaşkanı’nın görevlerini de, Başbakan’ın yetkilerini de açıkça tanımlıyor.
Demokratik kuralları içine sindirmiş, Anayasa’ya aykırı işlem yapmayı aklından geçirmeyen bir Cumhurbaşkanı ve bir Başbakan arasında neden yetki tartışması olsun?
Ama her siyasi yorumcu ve siyasetçi kabul ediyor ki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olursa, böyle bir tartışma çıkacak, siyasi krizler yaşayacağız.
Bunu engellemenin bir tek yolu var, Erdoğan Cumhurbaşkanı olursa, yerine gelecek Başbakan’ın silik bir siyasi kişiliğe sahip olması.
O zaman da tabii “Abdullah Gül bu genç yaşında emekli mi olacak” sorusu gündeme geliyor.
“Silik” bir Başbakan bulunamazsa diye şimdi Anayasa’nın değiştirilmesi gerektiğinden söz ediliyor.
Recep Tayyip Erdoğan’ın psikolojisine ve siyasi kişiliğine göre yeni bir rejim dizayn edilecek!
Erdoğan’ın ağzından çıkan her kelimeye adeta tapan AKP çoğunluğu, “Peki Erdoğan’dan sonra gelecek kişi bu yetkileri kullanmayacak mı” sorusunu hiç düşünmüyor tabii.
Rejimi böylesine zorlamak yerine daha kolay çözüm akıllarına geliyorsa bile Başbakan’dan korkularından seslendiremiyorlar.
O da AKP tüzüğünün dördüncü kez seçilmeye olanak verecek şekilde değiştirilmesidir.
Böylece o da rahatlar, memleket de yeni bir rejim tartışmasına girmekten kurtulur.
Tabii Cumhurbaşkanı seçilip ömür boyu dokunulmazlık kazanmak istemiyorsa!
Ki 17 Aralık’tan sonra ortaya çıkanlar, böyle bir dokunulmazlığı Erdoğan’ın çok ama çok isteyeceğini de gösteriyor.
Sorun muhalefetin proje ortaya koyamamasında
YANDAKİ grafik, Türkiye’nin iki yıllık büyüme ortalamaları ile AKP’nin genel ve yerel seçimlerde aldığı oy oranını gösteriyor.
Ekonomik büyüme ile iktidar partisinin aldığı seçim sonuçları birbiriyle neredeyse tamamen örtüşüyor.
Ekonomik büyüme düşünce oylar düşmüş, ekonomik büyüme ile refah arttıkça oylar da artmış.
Seçmenin boş laflarla değil, cebiyle ve refahıyla ilgilendiğini gösteren çarpıcı bir grafik bu.
Ekonomik büyümenin düştüğü dönemlerde, muhalefet partileri, Başbakan’ın yarattığı gündemin peşinde koşmak yerine seçmenin önüne gerçekçi projeler ve refahı nasıl arttıracaklarını anlatacak politikalar koyabilmiş olsalardı, muhtemelen o dönemlerde AKP’deki oy kaybı daha fazla olacaktı.
Son seçimlerde bunu bir kez daha yaşadık.
Bu grafiği Prof. Dr. Hurşit Güneş’ten aldım.
Güneş, 2015’teki genel seçimlere kadar sürdürülmesi mümkün görülmeyen cari açık ve ekonomimizin içinde bulunduğu duruma dikkat çekiyor ve büyümenin yavaşlamasının AKP oylarındaki erimeye etkisinin devam edeceğini söylüyor.
Nitekim Konda’nın her ay yaptığı araştırma da Ocak 2012’den Mart 2014’te kadar AKP oylarının düzenli olarak azaldığını gösteriyor.
Yüzde 53’lerde başlayan oy oranı, ekonomik büyümedeki yavaşlamaya denk olarak bugünkü seviyesine kadar düzenli olarak düşmüş.
Muhalefet partilerinin bu grafiğe alıcı bir göz ile bakıp seçmenin refahını ilgilendiren politikalar ortaya koymak için önlerinde çok uzun zaman yok.
Zamanı boş gevezeliklerle değil, ciddi ekonomik projelerini anlatarak ve halkı da buna inandırarak geçirebilirlerse, “Halk yolsuzluklara aldırmıyor” iddiasının da geçersizliğini göreceğiz.
Halk yolsuzluk olmadığına inanıyor değil. Sorun, halkın daha iyi bir hayat için önüne seçenekler sunacak ve dürüstlüğü su götürmez bir muhalefet bulamıyor olmasında.
|
|
|
|
|
|
|
Yazarlar |
|
AKP ‘darbeyi’ kapatacak
25 Ekim 2016 Salı, 12:14
|
|
AKP ‘suç ortağı' arıyor
Mustafa Ünal /ZAMAN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:28
|
|
Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Haziran 2015 Cuma, 09:21
|
|
Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez
Erhan BAŞYURT/BUGÜN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:16
|
|
Ya Koalisyon ya Başkanlık...
Eren Erdem/YURT
12 Haziran 2015 Cuma, 08:58
|
|
Kırılma noktası!
Güngör Mengi/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:45
|
|
AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?
İbrahim Kiras/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:42
|
|
Ali İsmail…
Bekir Coşkun - Sözcü
23 Ocak 2015 Cuma, 09:34
|
|
Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?
Mehmet Kamış/ZAMAN
14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39
|
|
Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi
Can Ertan /HABER
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57
|
|
Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik
Özgür Şen
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17
|
|
AKP’nin IŞİD çıkmazı
Hüseyin ALİ/Özgür Gündem
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10
|
|
Siyasi etik yasası çıkarılmalı
Serpil Çevikcan/Milliyet
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37
|
|
MİT’in sicili
Gültekin AVCI/BUGÜN
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17
|
|
İslamofobi ve provokasyon
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11
|
|
Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”
Hüseyin Özay/Taraf
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32
|
|
AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor
Zilar STÊRK/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25
|
|
Barışı, ancak özgürlükler besler
Hüda KAYA/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14
|
|
Bilim siyasetin elini öptüğünde...
Cüneyt Ülsever/YURT
11 Ocak 2015 Pazar, 10:19
|
|
Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı
Nazlı Ilıcak /BUGÜN
11 Ocak 2015 Pazar, 10:18
|
|
|
|
Son 20 Yazım |
|
CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI
|
|
AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN
|
|
GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.
|
|
ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..
|
|
12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?
|
|
Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?
|
|
Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'
|
|
Tüm Dostlara Teşekkür…
|
|
Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!
|
|
Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:
|
|
Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...
|
|
Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.
|
|
Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...
|
|
Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım
|
|
CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…
|
|
Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!
|
|
“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…
|
|
Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.
|
|
Sadece İnsan Olmak!
|
|
Annemin de Başını Ezerler mi?
|
|
|
|
Takvim |
Pt |
Sl |
Çr |
Pr |
Cm |
Ct |
Pz |
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
|
|
|
|
|
|
|
|