Miyaaaavvvv... Kediyim kedi...

06 Nisan 2014 Pazar, 08:52

FİLİZ CEMSU/ Aydınlık

Miyaaaavvvv... Hayırlı Pazarlarrr... Damdayım. Az sonra balkona atlayacağım. Mırrr... RRRecep Tayyip Errrdoğan konuşacakmışşş... Önemli gün! Azıcık yalayayım patilerrrimi. Hımmm... Sağ patimle postuma, bıyığıma çeki düzen vereyim solla da çehremi yıkayayım. Protokoldeki herkes Egemen Bağış’ına kadar façasına çeki düzen vermişşş. Benim neyim eksik Bağış’tan allasen? Her “Cima” günü makarrra yapıyor, güya ayet “sallıyorrr!” Sonra ortalık kibirlerinden batıyor, kakarrra kokuyor. Biz pisicikler toprakla örterrriz gerçi. O ne ile örtüyor, bilemiyorrrum gariii? Mırrr...
Balkondaki kedi
Maaavvv... Balkona atladım. Korrrumaların gözleri beni tutmadı. Hatta bazıları ayakkabılarının uçlarıyla “pisssttt!.. Pisssttt...” diye korkutmaya çalışıyorlar ama olmazzz. RRRecebimi dinleyeceğim. Sesi gene gürrr çıkıyor. Bir arrra kısılmıştı: Cikliyor, vikliyordu. “Kuş sesleri ovalara yayılır, kediler buna hayran kalırrr bayılırrr...” şeklinde tuhaf heyecanlar yaratmıştı bende. Kuyruğumu neşeyle havada döndürmüş, sırtımı yere vurup keyifle kıvrılmıştım. Fakat RRRecebimin sedası eski haline dönüverince kuyruğumdaki sevinç apansız sönüverdi, gııırrrrhhh... Ahhh karrrdeşlerim ahhh... Başşşbakan olmak kedi olmaktan zorrr valla. Mırrr... O da ne?! “İnlerrrine girrreceğiz!” diyorrr. Ben de onunla girrrmek istiyorrrummm. Merak ettim: Snnıııfff... Snııff... Koklayarak bulabilir miyim? Nerede bu in?! Macerayı severim. RRRecebim’in sesindeki hırrrstan oldukça zengin av olanaklarını barındıran bir yer tahminimce. Aaa!.. Şu köşedeki Yiğit Bulut değil mi? Mırrr... Saçlarrrını iyi jöleliyememişşş... Acaba tepesine atlayıp saçlarını yalasam mı? Dilim ütü gibidir. Tüylerime sürrrdüğümde dümdüz oluyorrr. Belki saç derisi kalıp halinde dilime yapışır. Iııggghhh... En iyisi suratında gezdireyim. Kim bilir az buçuk paklanır? AK’ların dışındaki insanların içine çıkacak yüzü olur. İyi düşünmeliyim belki derrrisi damak tadımı bozarrr, hafazanallah. Vazzz geçtim, bırrr... Bilal Oğlan da pek AK, peeek! Nasıl temizleniyor acaba? Ben en çok pencere kenarına kurulup gelip geçene ara sıra bakarak temizlenmeyi severim. Ayan beyan ortada Bilal oğlan Babacığının gururrr tablosu. Mırrr... Acaba balkonun ardından hep birlikte ine mi dalacaklar? Aralarından sessizce kayarım. Hisssetmezlerrr, nasılsa...
Trafodaki kedi
Miaaaooovvv... Bu arada Tanerrr Yıldız’a 2 çift miyavım var. Tanerrr, pabucu yarım çık dışarrrıya oynayalım: Bil bakalım ben neredeyim? Maaavvvv... Sesime gel, enerjik Bakanım, sesime. Trrrafoya girdim. Lakin ne yaptıysam elektrikler gitmedi. Atladım, zıpladım, tırrrmaladım, Marrrt diye diğer kedileri çağırdım... Yine de beceremedim. Sen nasıl başardın da seçim vakti elektrik kesintilerini biz pisilere bağladın? Olmadı Tanerrr olmadı! Miyuuuvvv... Tanerrrim, bilirsin biz kedilerrr çok işveli, epey cilveli yaratıklarrrız. Lakin aksine sen nüktedan değilsin kuzum! Bırrr... Üstelik söylediğin şeylere kendin inanmıyorsun. Ne trajedi ayoool... Ancak bizden inanmamızı bekliyorsun! Kedistan’ın özgür topraklarında işler böyle yürümez! Dolayısıyla kedilerle dalaşma bence. Ne patilerrrinden, ne dişlerrrinden kurtulabilirsin! Kapişşş? O zaman gönlümüzce miyaaavvvlamaya devam... Maaavvv...