|
|
|
|
|
ATATÜRK Diyor Ki; |
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.
|
|
|
|
|
YAZAR YAZI |
|
Heybedeki büyük turp
26 Mart 2014 Çarşamba, 08:53
Haluk Şahin/YURT
|
|
30 Mart sonrası için tahminim: Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!
“Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” cümlesinin hak ettiğinden daha sık kullanıldığı için klişeleştiğinin farkındayım. Ama bazen doğru çıktığı da oluyor. 30 Mart sonrasının da öyle olacağını sanıyorum.
11 Eylül 2001’den sonra öyle denmişti, gerçekten öyle oldu. Gezi Olayları’ndan sonra öyle denmişti ve gerçekten öyle olduğu yavaş yavaş ortaya çıkıyor. ‘Gezi’ aslında devam ediyor ve değiştiriyor; eskisi gibi olmayan şeylerden biri; bu.
Tekrar edeyim: 30 Mart’tan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak, olamaz. Sandıktan ne çıkarsa çıksın, Gezi Olayları’ndaki ölümlerin siyasi sorumlusu sayılan, hakkındaki yolsuzluk suçlamalarından hukuk önünde aklanmamış, gazetecileri hapishanelere doldurduğu yetmiyormuş gibi, Twitter’ı da kapatmış bir Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’yi yönetmeye devam edemez!
Devam ediyormuş gibi davranabilir belki bir süre, ama eskiye dönüş yoktur.
Türkiye’yi dışarda temsil edemez, çünkü dünyanın onunla ilgili görüşü dönüşmüştür.
Yarın Twitter yasağını kaldırsa bile o imaj değişmez: Artık o, sosyal medya ya da ‘çağdaş yaşam’ düşmanıdır; ondan her şey beklenebilir.
Zaten, kendisi de her şeyi yapabileceğini söylemiyor mu!
*
Peki, o zaman ne olur?
30 Mart sonrasında gittikçe daha iyi anlaşılacak ki; ‘Erdoğan Sorunu’ herkesten önce AKP’nin sorunudur. Yani; eğer AKP varlığını sürdürmek istiyorsa, artık Türkiye’yi taşıyamayacak olan (ve Türkiye’nin taşıyamayacağı) Erdoğan’dan kurtulmanın formülünü bulmakla da yükümlü olacaktır.
Çelişki şurada: ‘Erdoğan’sız bir AKP’nin varlığını sürdürüp sürdüremeyeceği bile tartışmalıdır. ‘Onsuz olmaz!’, kabul edilmiş bir aksiyom idi, 30 Mart’tan sonra ise; ‘Onunla olmaz!’ aksiyomu devreye girecektir.
Aksiyomların çarpışmasından ne çıkar? Parti mi ‘Erdoğan’sızlaştırılacaktır, yoksa Erdoğan mı partisizleştirilecektir?
Daha önce olağanüstü bir şey olup Erdoğan kendisi bırakmazsa, bu sorunun yanıtlarını 30 Mart’tan sonra görmeye başlayacağız.
*
Hiçbir şeyin eskisi gibi olmamasında Gezi’nin öneminden söz ettim. Erdoğan yönetimini tükeniş noktasına getirenin de Gezi olduğunu söyleyebiliriz.
Eğer Erdoğan, Gezi’ye katılarak sıkıntılarını dile getirmeye çalışan kitlelere bu kadar haşin ve düşmanca davranmasaydı, eğer bu sert tutumu dolayısıyla sekiz gencin ölümünden sorumlu tutulmasaydı; 30 Mart sonrasında siyasi kariyerini sürdürme şansı olabilirdi.
Ama, kutuplaşma üzerinden politika yapma uğruna, önüne çıkan tüm fırsatları elinin tersiyle itti. Gittikçe arttı yalnızlığı.
Oysa, 30 Mart sonrasında eski müttefiki Cemaat’e karşı büyük bir temizlik operasyonu yapması bekleniyor. Kiminle yapacak bu operasyonu? Bu çok zor ve hassas bir operasyonda kendisine destek olabilecek olan birçok kesimi bu ölçüde incitmeseydi, başarı şansı daha yüksek olmaz mıydı?
Ama hayır; o ‘büyük adam’, ‘sağlam irade’ karşısındaki herkesi kılıçtan geçirmek istiyor. Abartılmış güçlülük hülyalarıyla herkesle başa çıkabileceğini sanıyor. Çinli savaş kuramcısı Sun Tzu’yu dinlemiyor:
“Ana yolların kesiştiği yerde savaşırken müttefikler edin; arazide yalnızken oyalanma!”
*
Bugün 25 Mart, heybedeki büyük turpun açıklanacağı gün! Kimilerine göre; Erdoğan’a yapılmış gizli kayıtlarla ‘paralel’ yapının en ağır darbeyi indireceği iddia edilen gün.
Bana soracak olursanız, Erdoğan’ın meşruiyetinin sorgulanması için yeni turplara filan ihtiyaç yok. Normal bir demokraside bir başbakanı istifaya zorlayacak pek çok şey döküldü ortaya. Bir kısmını da Erdoğan kendisi itiraf etti; “Emri ben verdim” gibi.
Eğer kandırmaca değilse ve bugün gerçekten Başbakan hakkında yeni bazı iddialar ortaya dökülecekse, umarım bu özel yaşam bölgesinden olmaz. Böyle bir şey fevkalade rezilce ve utanç verici olmanın yanı sıra, siyaseten yararsızdır; mağduriyet duyguları yaratarak geri teper.
Bizi ilgilendiren şey; devletin, yani halkın parasının kötüye kullanılmasıdır; seçmenin verdiği yetkinin çürük amaçlara alet edilmesidir; Türkiye’nin ulusal çıkarlarının ayaklar altına alınmasıdır. Rüşvettir, zimmettir, kayırmadır, haksızlıktır!
Zehirli turplar mide bulandırır!
|
|
|
|
|
|
|
Yazarlar |
|
AKP ‘darbeyi’ kapatacak
25 Ekim 2016 Salı, 12:14
|
|
AKP ‘suç ortağı' arıyor
Mustafa Ünal /ZAMAN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:28
|
|
Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Haziran 2015 Cuma, 09:21
|
|
Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez
Erhan BAŞYURT/BUGÜN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:16
|
|
Ya Koalisyon ya Başkanlık...
Eren Erdem/YURT
12 Haziran 2015 Cuma, 08:58
|
|
Kırılma noktası!
Güngör Mengi/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:45
|
|
AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?
İbrahim Kiras/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:42
|
|
Ali İsmail…
Bekir Coşkun - Sözcü
23 Ocak 2015 Cuma, 09:34
|
|
Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?
Mehmet Kamış/ZAMAN
14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39
|
|
Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi
Can Ertan /HABER
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57
|
|
Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik
Özgür Şen
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17
|
|
AKP’nin IŞİD çıkmazı
Hüseyin ALİ/Özgür Gündem
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10
|
|
Siyasi etik yasası çıkarılmalı
Serpil Çevikcan/Milliyet
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37
|
|
MİT’in sicili
Gültekin AVCI/BUGÜN
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17
|
|
İslamofobi ve provokasyon
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11
|
|
Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”
Hüseyin Özay/Taraf
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32
|
|
AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor
Zilar STÊRK/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25
|
|
Barışı, ancak özgürlükler besler
Hüda KAYA/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14
|
|
Bilim siyasetin elini öptüğünde...
Cüneyt Ülsever/YURT
11 Ocak 2015 Pazar, 10:19
|
|
Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı
Nazlı Ilıcak /BUGÜN
11 Ocak 2015 Pazar, 10:18
|
|
|
|
Son 20 Yazım |
|
CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI
|
|
AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN
|
|
GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.
|
|
ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..
|
|
12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?
|
|
Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?
|
|
Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'
|
|
Tüm Dostlara Teşekkür…
|
|
Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!
|
|
Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:
|
|
Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...
|
|
Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.
|
|
Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...
|
|
Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım
|
|
CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…
|
|
Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!
|
|
“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…
|
|
Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.
|
|
Sadece İnsan Olmak!
|
|
Annemin de Başını Ezerler mi?
|
|
|
|
Takvim |
Pt |
Sl |
Çr |
Pr |
Cm |
Ct |
Pz |
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
|
|
|
|
|
|
|
|