Adıyaman'da miting düzenleyen CHP lideri Kılıçdaroğlu, eline tütün alarak, ''Bu tütün, Adıyaman'ın onurudur.
Sen kalkacaksın Amerikan sigaraları satılsın diye Türk tütününü yasaklayacaksın, bir de kalkacaksın Rahmetli Ecevit'e dil uzatacaksın" dedi.
Kılıçdaroğlu, Osmaniye'deki mitingde ise Erdoğan'ın miting yapacağı "Devlet Bahçeli Bulvarı"nın adının afişlerde değiştirilmesini eleştirdi, "Nasıl oldu da dünyanın en zengin başbakanlarından biri oldun?" diye sordu.
Miting için gittiği Osmaniye'nin Düziçi ilçesinde gazetecilerin İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yapılan polis baskınıyla ilgili sorusu üzerine, "Kayseri Belediyesi'nde toplanan rüşvetlerle ilgili Başbakan'a defter gönderdim bişe yaptı mı acaba? dedi.
Diğer Haberler
"Bu ortam yeni teröristler ç...
MHP afişini asarken öldü
Bakanlar hızlandı, Başbakanl...
Kamera eve girmiş
Örtülü ödenek patladı
ADIYAMAN- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bugün önce Adıyaman'da sonra Osmaniye'de düzenlenen iki ayrı miting ile hükümete yüklendi. Adıyaman'da ''Mahsuni'nin bir türküsü var, 'Yoksulun sırtından doyan doyana' der. Bunlar yoksulun sırtından da para kazanmaya alışmışlar. Ne vicdan ne ahlak var bu politikada. Bu politika, yandaşı zengin etme politikasıdır'' diyen Kılıçdaroğlu, Osmaniye'de ise Başbakan Erdoğan'a "İşçilikten geldin, nasıl oldu da dünyanın en zengin başbakanlarından biri oldun?" diye sordu.
"PAYIMI İSTİYORUM" PANKARTINA CEVAP VERDİ
Alanda asılı ''Ülkemizin zenginliğinden payımı istiyorum'' yazılı pankartı gösteren Kılıçdaroğlu, ''Size pay verdiler mi? Recep Tayyip Erdoğan Adıyaman'a geldiğinde rica ediyorum kendisinden, İşsizlik Derneğini ziyaret etsin. Hükümetsin sen, Başbakansın, 'işsizliği bitireceğim' diye iktidar oldun. Niye bitiremedin?'' diye konuştu.
Başka illere mevsimlik işçi olarak gidenlerin, çoğu zaman gazetelerde ölüm haberlerinin görüldüğünü söyleyen Kılıçdaroğlu, ''O hayatlarını kaybeden evlatların günahı, onları başka yerde çalışmak zorunda bırakan bu hükümetin ekonomi politikalarınadır'' diye konuştu.
''YEDİ SÜLALENİ ZENGİN EDEN HORTUMLAMA POLİTİKASI''
Çiftçilerin de hayatından memnun olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
''Çiftçiye dünyanın en pahalı mazotunu, elektriğini, gübresini satarsın, sonra elde ürünün de karşılığını vermezsin. Buna hortumlama politikası denir. Çiftçinin alın terini hortumlama politikasıdır bu. Ama benim çiftçiye sözüm var. Bu ülkede derdi, sorunu olan her yurttaşın adresi bellidir. Halkın partisidir o adres. Haklın iktidarında mazotu 1,5 lira yapacağım.
Yeri gelince konuşursun, 'Türkiye dünyanın 20. büyük ekonomisinden birisi' dersin, yedi sülaleni zengin edersin, bütün hortumcuları desteklersin, devletin kaynağını çarçur edersin, çiftçiye gelince 'parayı nereden bulacaksın?' diyor. Parayı bulacağız. Çiftçi üretiyor çünkü. Çiftçiyi desteklediğin zaman, Yunanistan'dan pamuk getirmezsin, tütün ekilir burada, Amerikan tütünü kullanmazsın.''
"AMERİKAN SİGARALARI SATILSIN DİYE..."
Eline tütün alarak, ''Bu tütün, Adıyaman'ın onurudur. Adıyamanlının alın teri vardır bunda'' diye seslenen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
''Sen kalkacaksın Amerikan sigaraları satılsın diye Türk tütününü yasaklayacaksın, bir de kalkacaksın Rahmetli Ecevit'e dil uzatacaksın. Afyon ekimini yasaklamışlardı, Ecevit ne yaptı? Direndi, 'benim köylüm bu ülkede afyon da ekecektir, alın terinin karşılığını alacaktır. Tütünü Adıyamanlı ekecek, biz bunu yapacağız. Karşılığını da alacak. Onlar yasak getirecek, biz özgürlük getireceğiz. Bizim özgürlük anlayışımız sadece düşünce özgürlüğü değil. Aynı zamanda emeğe, çiftçiye özgürlük getireceğiz. Kota denen uygulamalara son vereceğiz."
"MAZOTA VERGİ, PIRLANTAYA YOK"
"Çiftçi kardeşlerim, bu işin kaynağı nereden bulunacak diye merak ediyorlarsa kuyumcuları bir ziyaret etsinler, akşam eve giderken eşlerine birer pırlanta yüzük alsınlar. Çünkü o pırlantada vergi yok. Mazotta dünyanın en pahalı vergisi var. Başbakan buraya gelince sorun, deyin ki, 'CHP Genel Başkanı buraya geldi, dedi ki: 'Mazotta dünyanın en pahalı vergisi var, pırlantada yok.' Bakalım ne diyecek. Ne söyler, bir şey söyler mi? İnkar ederse size söz veriyorum. O Bakanlar Kurulu kararını onun yakasına iliştireceğim, öyle gezsin Anadolu'yu.''
''YOKSULUN SIRTINDAN DOYAN DOYANA''
Kılıçdaroğlu, Türkiye'de yoksulluğun en yoğun yaşandığı illerden birinin de Adıyaman olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Mahsuni'nin güzel bir türküsü var, 'Yoksulun sırtından doyan doyana' der. Bunlar yoksulun sırtından da para kazanmaya alışmışlar. Yoksulun sırtından nasıl kazanıyorlar? Bakıyorsunuz o malzemeleri, kendi yandaş şirketlerinden, 1 liralık malı 5 liraya alıyorlar. Sadece dağıttıkları kömürden yaptıkları yolsuzluk, eski paraya göre 1 katrilyonun üstünde. Vicdan var mı, ahlak var mı bunlarda? Samimi söylüyorum: Ne vicdan ne ahlak var bu politikada. Bu politika, yandaşı zengin etme politikasıdır. Halkı düşünmüyorlar. Yoksulluğu önlemek değil, yoksulu yönetmek istiyorlar bunlar. 'Herkes yoksul, fakir olsun, 2 kilo makarnaya bana oy versin' diyorlar. Hatırlıyorsunuz değil mi, buzdolabı, çamaşır makinesi dağıttılar. Ama bir baktılar ki, başlarına buzdolabı, çamaşır makinesi kadar taş düştü, orada kaybettiler. Ben halkıma güveniyorum. Halkımın sağ duyusuna güveniyorum. Bizim politikalarımız halk için, halkı güçlendirmek, halkın iktidarını sağlamak içindir.''
"KOPYA YOKSA ŞİFRE NİYE VAR?"
Konuşmasında YGS'de yaşanan şifre iddialarına da değinen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Çocuklarımızı üniversiteye göndereceğiz dedim, meydandan bir gürültü geldi. Yandaşgilin sınavına değinmek istiyorlar. Allah aşkına, bir anne baba, yemez çocuğuna yedirir, giymez çocuğuna giydirir. Çocuğu okusun daha iyi imkanları olsun, üniversiteye gitsin, başarılı olsun.
Ama 1 milyon 700 bin çocuğun umudunu söndürdüler. Sınavda Adıyaman kaçıncı biliyor musunuz? Sondan üçüncü. Adıyaman sondan üçüncü ise bu kadar zeki, çalışkan, güzel insanların olduğu yer sondan üçüncü ise demek ki eğitim sisteminde bir sorun vardır. Bu sınavlarda da bir sorun var demektir. Biz çocuklarımıza güveniyoruz. Efendim demiş ki 'şifre var ama kopya yok.' Lafa bakın. Kopya yoksa şifre niye var? Bir de bunu anlat bakalım. Ayrıca bütün bunları yapan, daha önce bilimsel hırsızlığı da kanıtlanan birisini getirdiler bu sınavı yapacak kurumun başına oturttular. Dün, 1 Mayıs'ta genç çocuklarımız bir pankart açmışlar, 'Cin Ali'yi istemiyoruz' diyorlar. Dedim ki 'Cin Ali'de bir sempati var, bunda o da yok'. Eğer bir adamın ar damarı çatlamadıysa 1 milyon 700 bin çocuğun günahını omuzlarında taşıyamaz. 1 milyon 700 bin çocuğumuzun umudunu söndürmek, onlara şifreli sınav yaptırmak hiç kimsenin hakkı da değil, yetkisi de değil. Onlardan bunun hesabını soracağız."
''BİR BULVARIN ADINA SAYGINIZ YOKSA, MİLLETE NASIL SAYGILI OLACAKSINIZ''
Kılıçdaroğlu, Osmaniye'deki Devlet Bahçeli Meydanı'nda düzenlenen mitingde ise, siyasetçilerin hep birbirlerine saygı duymak zorunda olduğunu belirterek, ''Hepimiz birbirimizi saygı ile bakmak zorundayız, ama saygıyı hak edenlere göstermek lazım'' diye konuştu.
Kendisinden sonra aynı yerde bir başka miting daha yapılacağını belirten Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
''Ama ulusal medyaya yansıdığı kadarıyla Devlet Bahçeli unvanını kullanmadan eğer afiş yapıyorsanız doğru yapmıyorsunuz demektir. Her şeye saygı göstereceğiz. Buradaki bulvarın adını Osmaniyeliler verdiler, onu değiştirmeye kimsenin hakkı da yoktur, yetkisi de yoktur. Bir bulvarın adına saygınız yoksa millete nasıl saygılı olacaksınız. Sen koskoca bulvarın adını ağzına almaktan korkuyorsun, afişine koymaktan korkuyorsun, sonra dönüp 'AK Parti'yim' diyorsun. Kimse sana ak olmadığın sürece AK Parti diyemez. Ak olmak nedir? Ak olmak her yerde, her zaman yurttaşın hakkını korumaktır. Ak olmak hortumculara karşı çıkmaktır, ak olmak vatandaşı düşünmektir, ak olmak yandaşının değil, vatandaşını düşünmektir. Ak olmak budur.''
"NASIL OLDU DA SEN DÜNYANIN EN ZENGİN BAŞBAKANLARINDAN BİRİSİ OLDUN''
Başbakan Erdoğan'nın daha önce sigortalı işçi olduğunu söylediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Kim almış işe? Nurettin Sözen almış. O dönemin CHP İstanbul Belediye Başkanı almış, hiç itirazım yok. İşçi olarak geliyorsun, yırtık ayakkabıyla siyasete başlıyorsun, şimdi nasıl oldu da sen dünyanın en zengin başbakanlarından birisi oldun. Peki diyelim ki olur ya baba zengindir, dede zengindir, biraz miras vardır. Mirasa bakıyoruz; o da yok. O dünyalığını hangi parayla yaptın?'' dedi.
BELEDİYELERE YAPILAN OPERASYON
Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, CHP'li İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeki operasyonu hatırlatması üzerine, ''Kayseri belediyesinde toplanan rüşvetlerle ilgili Başbakan'a defter gönderdim bir şey yaptı mı acaba Başbakan?'' diye yanıt verdi.
|