|
|
|
|
|
ATATÜRK Diyor Ki; |
Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.
|
|
|
|
|
YAZAR YAZI |
|
AK Parti seçime giriyor mu?
04 Mart 2014 Salı, 09:59
Mümtaz'er Türköne /ZAMAN
|
|
K Parti seçime giriyor mu?
Soru size tuhaf gelebilir. Seçime şurada 26 gün kaldı. Miting alanlarında liderler ve kitleler buluşuyor.
Paylaş
Tweetle
Paylaş
Gönder
Yazdır
A A
Caddeler ve sokaklar parti bayrakları ile rengârenk. Gürültü, seçim otobüslerinin hoparlörlerinden her daim beyninizin içinde. Gazetelerde, televizyonlarda, billboardlarda en çok yer işgal eden parti ise AK Parti. Bütün bunlara rağmen “AK Parti seçime giriyor mu?” sorusunun lider ile parti arasında kurulacak özdeşlik nispetinde sağlam bir mantığı var. Erdoğan’ın seçim diye bir derdi yok. O seçim meydanlarını oy toplamak için değil, bıçak sırtında gidip-gelen kendi ikbali için kullanıyor. Başbakan oy değil can derdinde.
Erdoğan, seçim rekabetini partisi ile Cemaat arasında kuruyor. Bu denklem siyasetin tabiatına aykırı; çünkü Cemaat bir siyasî parti değil ve seçime girmiyor. Başbakan gerginlikleri ve kutuplaşmaları, arkasındaki desteği pekiştirmek için bugüne kadar başarıyla kullandı. Ancak bu seferki tüketici bir gerginlik. Karşısındakilere değil arkasında onu destekleyenlere dönüp, bir kısmını ayırıp kendi elleriyle tam karşısına yerleştiriyor. Onları düşman ilan ediyor; liderlerine muhafazakâr toplumun gözettiği asgarî nezaket kurallarını yok sayarak nefret kusuyor. Karşısında politik rakibi olarak yer almayan saygın biri ile kişisel-duygusal tonlamaları ağır tek taraflı bir kavgaya tutuşuyor. AK Partili belediye başkan adaylarının sahada karşılaştıkları en büyük zorluk işte bu. Bir parti lideri, seçim zamanı kendisine oy kaybettirecek böylesine akıl dışı bir kavgaya neden girişir?
Seçim sath-ı mailine dair bu çarpıcı soru bile tek başına Erdoğan’ın durumunu anlamak için yeterli ipucunu veriyor. Erdoğan çok zor bir durumda: Partisini değil kendisini kurtarmaya çalışıyor. Bir tercih yapmış: Stratejisini oluştururken, onu yolsuzluk batağından çıkartacak her çareyi öncelikleri arasına sırayla almış. Seçim sonucu veya seçimden alacağı oy bu öncelikler arasında alt sıralarda yer alıyor ve öncekilerle çeliştiği zaman kolaylıkla gözden çıkartılıyor. Seçim kampanyasını CHP veya MHP’ye değil, doğrudan Cemaat’e karşı yürütmesinin başka bir açıklaması yok.
Erdoğan, kişisel kariyerini yolsuzluklara meydan okuyarak yaptı. 2002 seçimlerinde kitleleri en çok ‘hortumlarını keseceğiz’ lafı ayağa kaldırmıştı. Kriz yerine bir ekonomik refah döneminin sonunda aynı tablonun oluşması kimseyi yanıltmasın. Ortaya dökülenlerden sonra Türkiye’nin kaderi gibi kendi geleceği de Başbakan’ın ellerinde değil.
Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye raporunun taslağına, bu sefer kimseden itiraz gelemez. Yargı bağımsızlığı ve yolsuzluklar üzerine net bir fotoğraf çekmek için bir tartışmaya bile gerek bırakmamak, çaresizliğin göstergesi değil mi? Sırf Obama ile görüşebilmek için Sikorsky anlaşmasını imzalamak daralan alanı göstermiyor mu? Bülent Arınç’ın itiraz ettiği son tahliyelerin, 30 Mart’ta AK Parti oylarına nasıl yansıyacağını düşünün. Çaresizlik o kadar büyük ki, maşerî vicdanı yaralayacak bu tahliyeleri bile bir ay geciktirmeyi göze alamıyorlar.
Belediye başkan adayları bir kenara, Erdoğan ve partisi 30 Mart’ta seçime girmiyor. Mümkün olsa “ben siyaseti bıraktım, emekli oldum” diyebilse, o da çare değil. Kurtuluş yok, bu dosyaların kapağı eninde sonunda açılacak. Bu yüzden Başbakan, tepesinde dolaşan kuzgunlardan kaçmak için bugün elinde bulunan bütün araçları ve imkânları seferber ediyor. Bütün siyasî gücünü ve seçim meydanlarındaki performansını Cemaat’e karşı yürüttüğü savaşta tüketmesinin sebebi de aynı. “Millî orduya kumpas kuruldu” entrikası ile aynı düzlemde yer alan bir hesap bu.
Peki ya sandık?
Hiç önemsiz değil, ama diğerleri yanında gözden çıkartılması mümkün. Aksi takdirde AK Parti’nin 2002’den bu yana düzenli olarak kendisine oy vermiş bir kitleye karşı kin ve nefret dolu bir savaş yürütmesinin siyasî akıl içinde hiçbir açıklaması yok.
|
|
|
|
|
|
|
Yazarlar |
|
AKP ‘darbeyi’ kapatacak
25 Ekim 2016 Salı, 12:14
|
|
AKP ‘suç ortağı' arıyor
Mustafa Ünal /ZAMAN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:28
|
|
Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Haziran 2015 Cuma, 09:21
|
|
Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez
Erhan BAŞYURT/BUGÜN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:16
|
|
Ya Koalisyon ya Başkanlık...
Eren Erdem/YURT
12 Haziran 2015 Cuma, 08:58
|
|
Kırılma noktası!
Güngör Mengi/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:45
|
|
AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?
İbrahim Kiras/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:42
|
|
Ali İsmail…
Bekir Coşkun - Sözcü
23 Ocak 2015 Cuma, 09:34
|
|
Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?
Mehmet Kamış/ZAMAN
14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39
|
|
Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi
Can Ertan /HABER
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57
|
|
Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik
Özgür Şen
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17
|
|
AKP’nin IŞİD çıkmazı
Hüseyin ALİ/Özgür Gündem
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10
|
|
Siyasi etik yasası çıkarılmalı
Serpil Çevikcan/Milliyet
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37
|
|
MİT’in sicili
Gültekin AVCI/BUGÜN
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17
|
|
İslamofobi ve provokasyon
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11
|
|
Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”
Hüseyin Özay/Taraf
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32
|
|
AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor
Zilar STÊRK/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25
|
|
Barışı, ancak özgürlükler besler
Hüda KAYA/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14
|
|
Bilim siyasetin elini öptüğünde...
Cüneyt Ülsever/YURT
11 Ocak 2015 Pazar, 10:19
|
|
Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı
Nazlı Ilıcak /BUGÜN
11 Ocak 2015 Pazar, 10:18
|
|
|
|
Son 20 Yazım |
|
CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI
|
|
AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN
|
|
GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.
|
|
ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..
|
|
12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?
|
|
Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?
|
|
Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'
|
|
Tüm Dostlara Teşekkür…
|
|
Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!
|
|
Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:
|
|
Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...
|
|
Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.
|
|
Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...
|
|
Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım
|
|
CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…
|
|
Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!
|
|
“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…
|
|
Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.
|
|
Sadece İnsan Olmak!
|
|
Annemin de Başını Ezerler mi?
|
|
|
|
Takvim |
Pt |
Sl |
Çr |
Pr |
Cm |
Ct |
Pz |
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
|
|
|
|
|
|
|
|