'Failleri AKP koruyor'

17 Temmuz 2014 Perşembe, 09:50

Eşi Savaş Buldan'ı cinayete kurban veren Pervin Buldan, faili meçhullere ilişkin davada tutuklu tek sanık Ayhan Çarkın'ın serbest bırakılmasının ardında, katilleri koruyan bir el olduğunu söyledi. TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu üyesi Fikri Sağlar ise bu elin AKP Hükümeti olduğunu belirtti Paylaş
'Failleri AKP koruyor'
CEREN BÜYÜKTETİK - Faili meçhul siyasi cinayetlerle ilgili davanın Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçen hafta görülen ikinci duruşmasında eski Özel Harekatçı Ayhan Çarkın'ın da serbest bırakılmasıyla tutuklu sanık kalmadı. İşlediği cinayetleri kabul eden ve birçok cinayetten de haberdar olduğunu itiraf eden Çarkın, sadece 37 ay tutuklu kalırken, aralarında Mehmet Ağar'ın da bulunduğu diğer sanıkların duruşmalara katılma zorunluluğunu kaldırıldı. Ağar, duruşmalara sağlık sorunları olduğunu öne sürerek katılmadı ve mahkemeye sunduğu raporlar kabul edildi. Ayhan Çarkın'ın davada yaptığı çarpıcı itirafların hepsi mahkemenin “Somut delil yok” şeklindeki tutumunun gölgesinde kaldı.
Devlet, siyaset ve mafya üçgenini ortaya koyan Susurluk Kazası'nın ardından kurulan TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu üyesi Fikri Sağlar, daha önce tanık olarak da ifade verdiği Faili Meçhul Cinayetler davasına ilişkin sanıkları koruyan bu elin bizzat AKP Hükümeti olduğunu söyledi. Davaya ilişkin gazetemize konuşan Sağlar şunları söyledi:

\'KENDİ DERİN DEVLETİNİ YARATIYOR\'
“Aslında derin devletin gizli eli her zaman olduğu gibi kendi işlediği cinayetleri koruma konusunda son derece başarılı. Susurluk'ta olduğu gibi koruma kalkanları etrafta örülmüş vaziyette. Mahkeme bu davayı zamana bırakıyor ve bir dönem sonra da zaman aşımına girecek. Üstü kapatılacak aynı 12 eylül davası gibi. Tayyip Erdoğan ve arkadaşları kendi derin devletlerini yaratmak için uğraşıyorlar. Bunun için uğraşanlar kendilerinden öncekileri açığa çıkarmazlar. Çünkü açığa çıkarırlarsa kendilerinden sonrakiler de onları açığa çıkaracaktır.

\'DEVLETLE ASLA HESAPLAŞMAZ\'
Devlet hiçbir zaman halkın gerçek temsilcisi haline gelmemiştir. Devlet, asker ve sivil bürokratının esiri olmuştur. Bugün de Tayyip Erdoğan itiraf ediyor. Ama üstünü kapatan farklı tanımlar getirerek. 'Paralel yapı' diyerek Cemaatcileri itham ediyor. Cemaatçileri oraya yerleştiren, Erdoğan değil miydi? Şimdi kendisine dokunulduğu için, 'Bana darbe yapılıyor' diyor. Darbeyi yapan kendi koalisyon ortakları. Erdoğan bugünü oluşturmak için devletle asla hesaplaşmaz.

BULDAN: HALA KORUYAN BİR EL VAR
HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan'ın eşi Savaş Buldan da Başbakan Tansu Çiller'in “PKK'ya yardım eden iş adamlarının listesi elimizde. Hesabını soracağız” açıklamasından kısa süre sonra 3 Haziran 1994'te kaçırılarak katledilmişti. Pervin Buldan, eşinin ölümünden önce tehdit mektupları aldığını belirterek, Çiller'in açıklamasından sonra Fevzi Aslan, Behçet Cantürk gibi isimlerin öldürüldüğünü ve ardından da sıranın Savaş Buldan'a geldiğini anlattı. Duruşmadan 1 gün önce dava dosyasına giren Mehmet Eymür, Zafer Balamir, Tarık Ümit ve Hakan Yamanlı arasında geçen görüşmelere ait tapeler de Savaş Buldan cinayetinin nasıl işlendiğini detaylarıyla ortaya koydu. Ancak buna rağmen davada hiçbir ilerleme kaydedilmedi. Pervin Buldan, önceki gün kendisiyle gerçekleştirdiğimiz röportajda, “Bir zamanlar o cinayet emirlerini verenler, o çeteleri kuranlar, yönlendirenler, her biri devletin bazı kesimleri tarafından hep korundular, şimdi de korunuyorlar” dedi.

\'AĞAR'IN HASTALIĞI NE?
Mehmet Ağar'ın her duruşmaya sağlık raporu sunmasının da dikkat çekici olduğunu belirten Buldan, “Ben Ağar'ın cezaevinde yattığı süreci de biliyorum. Kendisine özel bir cezaevi yapıldı. Bu başlı başına korunduğu anlamına geliyor. Ağar duruşmalara da sağlık raporları göndererek katılmadı. Avukatlarımız tabii ki bu raporun peşini bırakmayacaklar. O doktoru bulacağız biz. Hangi doktor Ağar'a bu raporu verdi? Kendisinin nasıl bir hastalığı var? Biz bu raporunda gerçek bir rapor olmadığını düşünüyoruz. Formalite, hazırlanmış bir rapor. Mahkemeye gönderilmiş ve mahkeme başkanı da bunu kabul ediyor” diye konuştu.

‘Güldal Hanım sorunu çözebilecek mevkide’
Pervİn Buldan, Meclis’te kendisiyle benzer bir kaderi paylaşan bir diğer milletvekili de Güldal Mumcu. Mumcu da, Buldan gibi eşini, Uğur Mumcu'yu faili meçhul bir suikaste kurban vermişti. Buldan, Mumcu'ya 2007 yılında yaptığı birlikte hareket etme çağrısınaya yanıt alamadığını söyledi. Buldan, Mumcu'nun Meclis'te bulunduğu mevkinin, faili meçhul cinayetlerin araştırılması için bir komisyon kurulmasını sağlayabileceğini belirtti.

‘Herkes tanıdı, bir tek Türkiye tanımadı’
Buldan, “Başvurduğumuz hukuki süreçlerden hiçbir sonuç elde edemedik. Başvurmadığımız hiçbir yer kalmadı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar başvurular yapıldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi olaydan 7 yıl sonra kararını verdi. Türkiye'yi mahkum etti ve para cezası ödetti. Herkes davamızı tanıdı ama bir tek Türkiye tanımadı. Oysa bu emirleri kimlerin verdiği, tetiği kimlerin çektiği hepsi belli ve bunu yapanlar da inkar etmiyor zaten. Ayhan Çarkın’ın da ifadesinde var. Kararın Milli Güvenlik toplantılarında alındığını, emri Başbakan'ın verdiğini, listeyi Süleyman Demirel'in hazırladığını, ekipleri Mehmet Ağar'ın yönlendirdiğini, çeteleri Mehmet Ağar'ın koruduğunu anlattı” dedi.

Kaynak : YURT GAZETESİ