İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

YAZAR YAZI

Suriye’ye askeri müdahale yapılmalı mı, yapılmamalı mı?

Suriye’ye askeri müdahale yapılmalı mı, yapılmamalı mı?

07 Eylül 2013 Cumartesi, 07:47

Fuat Keyman /Milliyet

Dünyada ve Türkiye’de bu soru üzerinde, ciddi ama kutuplaşmaya giden bir tartışma var.
Maalesef, her zamanki gibi, dünyadaki tartışmalar, belli istisnalar hariç, Türkiye’dekinden daha seviyeli ve içerikli yapılıyor.
Türkiye’deki vahim boyutlara varan kutuplaşma ve ideolojik bakış, Mısır darbesinden sonra, Suriye’ye askeri müdahale sorusuna da yansımış durumda.
Rahmetli Uğur Mumcu’nun o önemli saptaması bir kere daha doğrulanıyor: “Herkesin fikri var ama bilgisi yok”.
Bilgi içermeyen ideolojik görüşler arası ve “savaş destekçiliği-savaş karşıtlığına indirgenmiş” bir Suriye tartışması, yazılı ve görsel medyada ve düşünce kuruluşları raporları yoluyla yapılıyor.
Hem de Suriye’ye askeri müdahalenin en riskli ülkesi Türkiye’yken.
O nedenle, dünyadaki tartışmalara bakmakta yarar var.

Askeri müdahale niye yapılmamalı?
Beş temel neden ön plana çıkıyor:
Bir, Esad rejiminin kendi halkına kimyasal silahla saldırması üzerine, “ikna edici” (compelling) ama “kesin olmayan” (not conclusive) deliller var.
İki, Suriye’ye askeri müdahale için BM kararı çıkmadığı ve bu müdahale, ABD ağırlıklı olduğu sürece, müdahale ciddi bir “uluslararası yasallık ve meşruluk” sorunuyla karşılaşacaktır.
Her iki sorun da, askeri müdahalenin “haklı insani müdahale” olmasına zarar verir.
Üç, ABD’nin tek başına ya da küçük bir “gönüllüler koalisyonu” ile yapacağı askeri müdahale, Esad’ı, “emperyalizme karşı savaşan mağdur lider” konumuna getirir ve bölge halkına kimyasal silah saldırısını unutturur. Hala ABD’nin 2003’te başlattığı Irak işgali travmasını yaşayan bölgede, böyle bir askeri müdahale, haklı insani müdahale olarak değil, aksine, “emperyalist saldırı” olarak algılanır.
Dört, Suriye’de yaşanan iç savaş, aynı zamanda, bir tarafta Suudi Arabistan, Katar ve Türkiye’nin, diğer tarafta da İran, Suriye ve Irak’ın yer aldığı “bölgesel savaş” (regional war by proxy) olduğu için, ABD’nin askeri müdahalesi, Suriye ile sınırlı kalmaz, bölgeye hızla yayılabilir. Ki, bu da, zaten istikrarsız olan Ortadoğu’yu iyice istikrarsızlaştırır.
Beş, Esad rejimine karşı çarpışan muhalefet grupları içinde, Al-Kaida gibi terör örgütleri olduğu için, bu rejime karşı yapılacak askeri müdahale, bu grupları, dolayısıyla terörü güçlendirecektir.
Tüm bu yasal, ahlaki ve siyasal nedenlerle, Esad rejimine karşı bir askeri müdahale yapılmamalıdır.

Askeri müdahale niye yapılmalı?
Beş neden de, bu bağlamda, ortaya konuyor:
Bir, eğer sivil halka karşı kimyasal silah kullanılmasına göz yumulursa, yarın başka aktörler de kimyasal silah kullanabilir.
İki, bugün halkına kimyasal silah kullanan Esad rejimini cezalandırmazsak, bu rejimi güçlendirmiş, muhalefeti zayıflatmış oluruz. Rejimin eli rahatlar, halkına zulüm yapmaya devam eder, çok daha büyük insan trajedileriyle karşılaşabiliriz.
Üç, kimyasal silahla öldürülmüş dört yüz masum çocuğa ve binlerce insana karşı, “ahlaki sorumluluğumuzu” yerine getirmeliyiz.
Dört, askeri müdahale, rejim değişikliği amaçlamayacak, sadece Esad rejimini “cezalandırmayı ve caydırmayı hedefleyen, sınırlı, kısa ve hedefi vurma kesinliği” olan bir nitelik taşıyacaktır.
Beş, cezalandırılan ve güç kaybeden Esad rejiminin, iktidarı bırakması ya da muhalefetle masaya oturması daha olasıdır.
Böyle bir müdahale, ülke çıkarları için değil, aksine, “uluslararası normlar” temelinde yapılacak “haklı insani müdahale” olacaktır ki, bu da hem bölgede istikrar şansını, hem de uluslararası sistemi güçlendirecektir.
Her iki yaklaşımın da haklı tarafları var.
Hiç bir savaş, kısa süreli olma ve kesin hedeflere vurma garantisi içermez. Savaş risktir.
Ama Suriye’deki insan trajedisi de kabul edilemez.
Zor bir karar.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız