Geçenlerde gazetemizin manşeti, yazı işlerinden arkadaşımız Gökhan Durmuş‘dan gelmişti: ‘Penaltıyı da Tayyip Atsın.’ Son günlerin en keyifli manşetlerinden biriydi. Ben de bu manşetten, sahaya çıkıyorum. AKP Spor’un amatör ligde top koşturan(!) Gezi Spor’a ‘ezici bir farkla’ yenik düşmesi sonrası, Pennsylvania Cemaat Yurdu, bazı futbolcularının ‘şike yaptığı’ şayialarına karşı, yeni ‘muhteşem 11’ini(!) isim vermeden, farklı üslupla açıkladı: “Cemaat Yurdu, Gezi Parkı’nda kampa girmemiştir. Nasıl ki AKP Spor’un kampı Kızılcahamam’da ise, Cemaat Yurdu’nun antrenman yeri de Abant’tadır. Cemaat Yurdu, ‘amatör takımların’ da desteklenmesini savunur! Gezi Spor’un, TOMA Spor’la olan müsabakalarında iddia edilen faullerini, Cemaat Yurdu’na yakın ‘yan hakemlerin’ görmezden geldiği gerçek dışıdır.
KIRMIZI KART
‘Özel yetkili güvenlikçi’ sempatizanlarımızın, tribünlere sert müdahalelerde bulunması ile Türkiye Futbol Federasyonu’nu galeyana getirmesi söz konusu değildir. Cemaat Yurdu takımı, Mısır’la sahaya çıkma niyetinde olamaz. Başka takımlarla da ortaklık yapmaz. Kürt Milli Takımı, yeşil sahalara inebilir de, çıkabilir de. AKP Spor’un kaptanı Erdoğan’ın ‘kırmızı kart’ görmesi, POS yazar kasalara sokacağı ‘kredi kartlarına’ bağlıdır. Biz ‘Karma bir takım’ hiç düşünmüyoruz. AKP Spor’dan ‘9 numaralı’, Tayyip Erdoğan’ın şortuna yerleştirilen ‘böcekten’ kulüp olarak biz kesinlikle sorumlu değiliz. Teknik direktör, hoca efendi Gülen’in Türkiye’ye gelip, sahalara çıkmasına gerek yoktur, çünkü ülkede ‘mebzul miktarda’ çalıştırıcı müritleri vardır…” ‘Pennsylvania muhtırası’ işte bu minvalde tecelli etti.
SLOGAN SAVCILARI
‘2013-Haziran püskürtmesinin’ Gezi Parkı’ndan, stadyumlara kadar sıçradığını fark eden hükümet,‘e-biletle’ birlikte, ‘e-fişleme’ başlattı. İktidara mugayir pankartlara, statlara girişte polisin el koyması kararını aldı. Taraftarlara yapılan ‘alkol muayenezzzsi’ ile 6 ay süreyle sporseverlerin ehliyetlerine el kondu. Tribünler kameralarla donatıldı. ‘Slogan savcıları’ göreve çağrıldı. Bütün bunlar, icraatın ‘Tele-Vole Programı’ mı, yoksa gâh ü bî-gâh konuşmaların geçtiği halka haykırış, ‘Millete Hezimet Yolunda!’ adlı televizyon yayını mı?
BİZ DE STK’YIZ
Ezeli rakip olan takımların taraftarları arasında başlayan kaynaşma devam ederken, ‘AKP Spor’ ile ‘Cemaat Yurdu’ arasındaki sürtüşmeler, artık ayan beyan ortadadır. Bu saptamada fitne-fücur, fünye, fidye, fitre ya da filtre durumu yok sümme haşa! AKP Spor’un Mavi Marmara Turnuvası’ndaki tavrı, gazeteci arkadaşımız Ahmet Şık’ın yatırılmamış ‘iddia kuponlarından’ dolayı tutuklanması, meslektaşımız Nedim Şener’in ‘Sportoto kuyruğunda’ gözaltına alınması ve 13 artı 1’in, 1’inin sorgulanması, MİT’in (Müsabaka İşleri Teşkilatı) soruşturulması ile ‘futbol disiplin kurulu’ vesayetinin kaldırılması didişmeleri, Gezi Spor’un oyuncu ve taraftarlarına yapılan saldırılar gibi konularda, iki kulübün itilafa düşmesinin, yaklaşan ‘belediyeler arası kupa maçlarında’ ne sonuçlar doğuracağı hayli merak konusu.
ANKARAGÜCÜ
12 Eylül faşist cuntasının spor bakanlığınca 1.lige gönderilen Ankaragücü karşısında ‘ortak kararla’ zoraki sahaya çıkan iki kulüp, artık birbiriyle hesaplaşma aşamasında. Bu arada hiç susmayacak taraf, tribünlerdir. Statlardaki yeni yaptırımlara karşı atılacak sloganlar, açılacak pankartlar şimdiden bellidir: ‘Her Yer Şişli, Herkes Dişli’, ‘Biz de STK’yız. Spor Toplum Kuruluşları’, ‘Sen Anlarsın Ya!’, ‘Her Yer Karanlık, N’oldu Ampul?’, ’Biz Atarız Sloganı, Takmayız Bu Holiganı.’
STOPER ARINÇ
AKP Spor’un sürekli ‘kontrolsüz oyunu’, her topa ‘sert girişi’, aşırı ‘hücum futbolu’ karşısında, Cemaat Yurdu, geçici olarak defansa çekilmiştir. Ancak önümüzdeki karşılaşmalarda, rakibini sürekli pres’te tutacağı, kontrataklarla yeni pozisyonlar arayacağı şimdiden belli. Bu takımın, AKP kalesine ‘uzaktan’(!) devamlı ‘şut denemeleri’ yapacağı da futbol otoritelerinin ortak görüşü. AKP Spor’un stoperi Bülent Arınç’ın, Cemaat Yurdu’nün ofansif futbolunu karşılamada bir hayli zorlanacağı da anlaşılıyor. Öte yandan takımın hem antrenörü, hem kaptanı, hem santraforu Erdoğan’ın eski kondisyonunda olmadığı da ‘TOMA götürmez’ bir gerçek.
UNİVERSİTY OF RTE
Siyasetin giremeyeceği hiçbir delik yok… Dağda, ovada, bayırda, her türlü hayırda, müzikte, edebiyatta, sinemada, tiyatroda, eğitimde, sağlıkta, tüm insan ilişkilerinde hep var olacak. Sporda nasıl olmasın ki? Öyle olsa Kasımpaşa Stadı’nın adı niye Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da ‘Kasımpaşa’nın gülüyüm’ diyen Muazzez Ersoy Değil! Zaten bu iş, University of R.T.E.’ye kalsa, bu ‘futbol sezonunun’ bütün karşılaşma sonuçları, bugün-yarın açıklanıyor, şampiyon takım da ‘kutlama turları’ atıyor olacaktı. Madem öyle, hep beraber söylüyoruz:‘Vardar Ovasııııı… Vardar Ovasıııı… Kazanamadıııık ‘ayran’ parasııııı.”
|