12 Eylül 2010’daki halkoylaması öncesi kısa adı “HSYK” olan Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu’nun, meslekten “ihraç” ettiği “Şemdinli davası”
Van Cumhuriyet Savcısı Ferhat Sarıkaya’yı anımsadınız mı?
Genelkurmay
Başkanlığı yolunda, zamanın Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar
Büyükanıt’ın peşine düşmüştü… İşte o “ihraç sicilli” savcı, dün internet
basınında yer alan habere göre, 12 Eylül 2010’daki “halkoylaması sonra
HSYK”nın kararıyla, hakkındaki “ihraç” kaldırılarak, “mesleğe” geri
dönüyor. Bir iki gün içinde, koltuğuna oturur… HSYK ve AKP, hayrını
görsünler, doyasıya yararlansınlar! Başbakan da, orda burada “Benim
ülkemde yargı bağımsızdır” diye böbürlenmesin! Avrupa Komisyonu
Parlamenter Meclisi (AKPM) Genel Kurulu’nda benzer sözler etmiş!
Türkiye gerçeklerine bilinçlice “Fransız kalma” görevini “ustaca” yerine
getiren Başbakan, AKPM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmayla ve
parlamenterlerin sorularına verdiği yanıtlarla, uluslararası olgunlukla ve
saygınlıkla örtüşmeyen sonuçlara imza atarken… 12 Haziran seçimleri
sürecinde ağırlıklı kullanacağı “ana malzeme”yi de açığa vurdu: Önceki
seçimlerde “mağdur”u oynadılar, bu defa “en güçlüye bile meydan
okuyan”ı oynayacaklar!
AKPM’deki “komik” çıkışların benzerine… ABD’nin, “Bu ne perhiz, bu
lahana turşusu” diyen, Ankara –Başbakan’ın değimi ile: acemi- Büyükelçisi
Francis Ricciardone ile kapışmalara… Daha çok tanık olacağız!.. Hepsi, iç
siyasaya dönük, danışıklı dövüşler!.. ABD ve AB, işbirlikçilerine “seçim
katkısı” vermek için “çoktan” işbaşı yaptı!
….
Bütün bunlara, -gene Başbakan’ın değimi ile- “Fransız kalan” Yeni
CHP’nin “acemi” Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da çıkmış,
(dün, İstanbul’a gelirken Ankara Esenboğa Havalimanı’nda), düşük
tümcelerle “Avrupa Komisyonu Parlamenter Meclisi Genel Kurulu’nda,
Sayın Başbakan’a yöneltilen sorular, bizim açımızdan dikkate alınmalı,
hükümet dikkate almalı. 'Ben niçin bu sorulara muhatap oluyorum, keşke
olmasaydım' diyebilmeli Başbakan ve bu konuda daha kararlı, daha tutarlı
bir tutum izlemeli” diyor.
Sormadan edemeyeceğim: Kararlılıktan ve tutarlılıktan söz eden Kemal
Bey’in kendisi neden kararlı ve tutarlı olamıyor?! Yüksek Seçim Kurulu’na
sundukları “Milletvekili aday listeleri”nde kararlı ve tutarlı davrandı mı?!
….
Yeni CHP’nin milletvekili aday listeleri, bizi, “Kemal Bey ve arkadaşları
kandırıkçı, gerçekleri gizleyen, dile getirmeye korkan…” gerçeği ile
yüzleştirdi!
CHP tabanı artık bundan böyle… Yeni CHP’nin Genel Merkez
yönetimini “güvenilir” bulmayacak, ciddiye almayacak!.. Onların
toplantılara, mitinglere katılmayacak!.. Onlara oy vermeyecek!..
Kemal Bey ve ekibi… Cılız, heyecansız kalabalıklarla salonlarda, miting
meydanlarında buluşacak, ıslıklanıp, yuhalanacaklar! 12 Haziran gecesi
ağır seçim yenilgisi altında ezilecekleri!..
….
Hala… Kızarıp sıkılmadan, yaptıkları listeyi savunuyorlar! Sağın, CHP
karşıtı adamlarını, listeye neden koyduklarını anlatıyorlar!
Tarikat ve cemaatlerin, AKP ve AKP iktidarının, AKP yanlısı “özel
yetkili yargı”nın hışmına uğramış; Atatürk Türkiyesi’nin, Atatürk
Cumhuriyet’inin “Cumhuriyet Başsavcısı” İlhan Cihaner’i neden liste dışı
bırakmalarını ise ağızlarına almıyorlar, ağızlara aldırmıyorlar!
Özünde; ben de, siz de “neden”i biliyoruz! CHP tabanı da biliyor!..
Bu “bilinen”e; Türkiye’nin gerçeklerine bilinçlice “Fransız kalan” Başbakan
gibi “Fransız” kalan Kemal Bey ve ekibi, gidecekleri her yerde, Cihaner’in
listeye konulmaması sitemi, yergisiyle karşılaşacaklar!.. “Tarikat ve
cemaatlerden baskı gördük. Onları, karşımıza almak istemedik. Onlardan
ve onların oy güçlerinden korktuk. Onların oy’larına göz diktik…”
diyemeyecekler!.. Yalanlara başvuracaklar!.. İnsanları, kandırmaya
çalışacaklar!..
….
Adam gibi adamlarsa… Tarikat ve cemaat korkularını, seçmenin gönlünde
taht kuran İlhan Cihaber’i neden liste dışı bıraktıklarını seçmenleriyle
paylaşırlar!
Tarikat ve cemaat korkağı “Yeni CHP”liler, bu “iki gerçek”lerini,
seçmenleriyle paylaşırlar mı, bilemem… Ama şunu söyleyebilirim:
Tarikat ve cemaat korkuları ile İlhan Cihaber’i listeye koymamaları,
boyunlarında “yafta” olarak kalıcılığını koruyacak!..
|