Al sana İstibdat Dönemi mantığı!

14 Mayıs 2013 Salı, 07:35

Özlem Buğday Yağmur /Havadis16.com

Al sana İstibdat Dönemi mantığı!





Neymiş?
“Reyhanlı saldırıları ile ilgili meselelerin sükunetle götürülmesi için getirilmiş yayın yasağı!”

…???

E tabii.

Şimdi en çok ihtiyacımız olan şey sükunet…

Susup öyle bakıcaz.

Bilmeden, anlamadan bakıcaz paramparça Reyhanlı’ya…

Orada neler oldu?

Neden oldu?

Nasıl oldu?

Gerçekte kaç kişi öldü?

Bilemeyeceğiz.

Bilmeye de gerek yok.

Aksi halde sükunet yerine gerçeğe ihtiyacımız olurdu.

Belirsizlik yerine bilgi kıymetli olurdu.

Gerçek farz olurdu.

O zaman sorardı insanlar.

Farkına vardıkça sorgulardı.

Oysa şimdi ne güzel.

Koy basına yasağı-sansürü!

Sustur bilgiyi, yorumu.

Sen bak işine!



***



Düpedüz İstibdat Dönemi mantığı!

Aynı baskıcı, sansürcü yaklaşım!

Ve şu tartışmasız bir beynelmilel gerçektir ki, şayet bir yerde basına yasak konuluyorsa.

Basın sansürleniyorsa.

Orada gerçekler kamuoyundan gizleniyor demektir!

Başka da bir izahı yoktur.

Neymiş?
“11 Eylül saldırıları sırasında ABD yönetimi de bu tür önlemler almış!”

Kuşku yok ki, çocuk kandırıyorlar.

Ayol oradaki sansür, yalnızca ve yalnızca insana dairdi.

Ölmüş bile olsa, insan bedenine, özeline, onuruna duyulan saygıya dairdi.

Kopmuş, parçalanmış ceset gösterilmesin! Diyeydi.
Hem ölenlerin anısını, hem de geride kalanların akıl sağlığını korumak adına alınmış, son derece mantıklı ve olmazsa olmaz bir karardı.

Kaldı ki, basın ahlak kuralları da bunu gerektirir.

Hal böyle iken bizdeki ne iş?

Oradaki patlamalarda gerçekte kaç kişinin öldüğünü bu toplum nasıl öğrenecek?

Olayın iç yüzünü, tetikçiyi, azmettiricisine nasıl bilecek?

O kamyonlar hangi yol geçen hanından gelip geçti?

O tahrip gücü yüksek bombalar nerede, nasıl yerleştirildi?

Kimler uyudu?

Kimler umursamadı?

Bu ne boş vermişliktir?
Bu nasıl bir tedbirsizliktir?

Nereden bilecek?

Yayın yasağı, gerçek bilgiye ulaşmanın engellenmesi anlamında çok daha kaotik bir ortam yaratırken, vaziyeti yalnızca sükunete duyulan ihtiyaçla izah etmek!

Nasıl bir mantığını ürünü?



***



Hükümetin Suriye politikası elinde patladı.

Ardından Reyhanlı patladı!

İsrail Şam’ı vurdu.

Sonra da birileri gelip Reyhanlı’yı vurdu!

İçine Türkiye’nin de çekilmeye çalışıldığı bir mezhep savaşı muhtemelken…

İhtiyacımız olan neymiş?

Sükunet!!!