Türkiye’yi şikâyete gitmiyoruz

02 Aralık 2013 Pazartesi, 09:32

CHP lideri olan Kılıçdaroğlu, Washington yolunda uçakta sorularımızı yanıtladı. Temaslarında Gezi eylemlerini anlatacaklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, ABD Başkanı Obama için ise ‘Aynı dokudan geliyoruz’ dedi.

Washington siyasetin en civcivli olduğu günlerde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu neden Washinton’a gidiyor? Uçakta gazetecilerin sorduğu soru buydu. “Hep soruluyordu gidecek misiniz, diye. Kongre ve 3 düşünce kuruluşundan davet geldi. Her think-tank’de farklı bir konuşma yapacağız. Üniversitede de Gezi ağırlıklı bir konuşma hazırladık. Bir de İngilizce Gezi kitapçığı hazırladık. CHP’yi anlatacağız.” (Bu kitapçık, Rıza Türmen’in Sosyalist Enternasyonal için hazırladığı broşürün daha şık hali.)
Aslında doğruyu söylemek gerekirse, Kılıçdaroğlu’nun ABD’ye gitmesi aylardır gündemdeydi. CHP, Amerikan hükümeti nezdinde daha üst düzey bir kabul istediği için karar vermek kolay olmadı. Ancak, Washington’un işleyişi öyle değil; muhalefetteki hareketler devlet katında değil daha ziyade think-tank camiasında ağırlanıyor, arada Amerikan hükümetiyle de temaslar yapıyor.
Sonunda CHP’de ‘onunla mı, bununla mı görüştüm’ meselesini fazla büyütmeden, ABD başkentine gelmeye karar verdi. Çok da doğru bir adım attı. Kemal Kılıçdaroğlu, 37 yıl sonra ABD başkentini ziyaret eden ilk CHP genel başkanı olacak. Üstelik Brüksel’e yaptığı geziler ve Irak, Mısır gibi bölgesel turlardan sonra, CHP dış politikada hatırı sayılır bir tecrübe edinmiş durumda. Washington’da yapacağı görüşmelerde de bunu taçlandıracak.

Gülen ile görüşme yok
Aslında gezi zaten ‘düşük profilli’ sayılmaz. CHP lideri Beyaz Saray’da Avrupa işlerinden sorumlu Karen Donfried ile bir araya gelecek. Türkiye uzmanlarıyla ve Washington Post gibi kanaat önderleriyle bir araya gelecek. Gülen cemaatiyle doğrudan görüşme yok ancak cemaate yakın sivil toplum kuruluşları ve işadamlarıyla temas var. (Ne CHP ne de cemaat bu aşamada çok yakın bir resim vermek istiyor) Artık eskisi kadar ağırlığı olmasa da, Ankara’dan bu şehre gelen her üstü düzey isim gibi Kılıçdaroğlu da Yahudi lobisinin temsilcileriyle de bir araya geliyor.
Peki, CHP’ye bu ilgi neden? Amerikalılar bir kaç yıldır Türkiye’de Ak Parti dışında muhalefet partileri ve sivil toplumla daha yakın işbirliği içinde olmak arzusundalar. Medyaya yönelik baskılar ve tutuklu gazeteciler gibi konular, bu şehirde Ak Parti’ye yönelik heyecanı söndürdü. Gezi olaylarında hükümetin tepkisi, üzerine tuz biber oldu. Haliyle hakkında ‘otoriterleşme’ kaygısı taşıdıkları hükümet dışında kim ne diyor merak ediyorlar.

CHP’nin projeleri ne?
Belki de bu yüzde, CHP’nin Washington’da ofis açması için ideal bir zaman. CHP’nin bugün açılan Washington ofisinin başında, genç ve dinamik bir isim var: Yurter Özcan . Yurter’e Amerikalıların genel başkanına ne soracağını soruyorum: ”Artık bizden somut projeler bekliyorlar. Somut olarak Türkiye’de iktidarda olsanız, neyi nasıl yapacaksınız.” Benim anladığım Amerikalılar daha önce CHP’lilerin ABD başkentine gelip sıkça yaptığı gibi “sürekli şikâyet” ettiğini duymak istemiyor; bunun yerine karşısında bir iktidar alternatifi olup olmadığını merak ediyor.
Kılıçdaroğlu, Amerikalıların “Türkiye’deki muhalefeti dinleme ihtiyacının Gezi’den sonra doğduğunu” düşünüyor. “AKP’nin izlediği politikanın çağdaş dünyayı rahatsız ettiğini görüyoruz. İktidarını baskıcı yönü görüldü. Türkiye’de özgürlükleri savunan demokrasiyi savunan bireysel hak ve özgürlüklerin alanının genişletmeye çalışan başka bir siyasal oluşum var mı diye merak ediyorlar. CHP’ye ilgi biraz da bu nedenle.”

Brüksel şikâyet sayılmaz
Peki ya şikâyet mevzusu? Kılıçdaroğlu, burada ilginç bir ayrım yapıyor: “İki şeyi ayırmak lazım. Başbakan Avrupa Birliği’ne gidip Türkiye’yi tartıştığımız zaman onu Türkiye’yi kötülemek olarak algılıyor. Ama Brüksel bizim için dış dünya değil, çünkü biz o dünyaya girmek istiyoruz. Oysa biz Avrupa Birliği’ne üye olmak istiyoruz. Fakat Çin’e, Suriye’ye, Irak’a, Mısır’a gitti; oralarda eleştirmedik hiç bir zaman. Çünkü oralar Brüksel değil.”
CHP, dış politikada nasıl bir doktrin ortaya koyacak, Ak Parti’den kendini ayrıştırırken iktidar adayı olduğunu hissettirebilecek mi, önümüzdeki günlerde göreceğiz.

Obama’ya aynı dokudanım
Bu, Kılıçdaroğlu’nun 5. ABD gezisi, ancak en son 20 yıl önce gelmiş. Uçakta gazeteciler, Kılıçdaroğlu’na bir Tuncelili olarak ABD’nin siyahi başkanı ile ‘empati ’ kurup kurmadığını sordu.
“Hayat hikâyelerimiz benzeşebilir. Ben de halktan birisiyim, aristokrat bir aileden gelmiyorum. Anadolu’nun tipik bir ailesinden geliyorum. Obama da böyle bir aileden geliyor. Aynı dokudan geliyoruz diyebiliriz. İyi bir eğitim almış kabul etmek gerekiyor. Kimse hayal edemezdi başkan oldu. Geldiğimiz noktada Amerikan toplumu aştı güzel bir şey...”

BÜYÜKELÇİYLE GÖRÜŞTÜ: Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, temaslarda bulunmak üzere ABD’nin başkenti Washington’a geldi. Kılıçdaroğlu, kendisini karşılayan Washington Büyükelçisi Namık Tan ile kalacağı otelin lobisinde bir süre sohbet etti.

Kaynak : Aslı Aydıntaşbaş/milliyet