İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

YAZAR YAZI

Erdoğan muradına erdi, Türk halkı aldatıldı!

Erdoğan muradına erdi, Türk halkı aldatıldı!

05 Ekim 2012 Cuma, 09:09

Ömer AĞIN/Özgür Gündem

Bugünlerde önem arz eden iki partinin kongresi yapılacak. Daha doğrusu birinin kongresi yapıldı, diğerinin kongresi ise 14 Ekim tarihinde yapılacak.

Halkımız bu iki kongre arasındaki farkı kendi gözüyle görecek ve gereken değerlendirmeyi yapacaktır.

Bu partiler sorunlara bakış açıları ve çözüm yöntemleri bakımından karşıt düşünen örgütlerdir. Dahası klasik parti anlayışını aşan rejim anlayışları bakımından iki zıt güçlerin savunucularıdır.
Başta Kürt sorunu olmak üzere ülkenin demokratikleşmesi konusunda tamamen farklı konumlarda söylemleri ve duruşları olan hareketlerdir.

Hemen söyleyeyim, AKP kongresi bir iflasa işaret ediyor. İflasının nedeni ise Kürt Özgürlük Hareketi için yaptığı hesabın boşa çıkması ve Kürt halkına verilen vaatlerinin içinin kof olduğunun anlaşılması olmuştur.

Nasıl mı? Tayyip Erdoğan kongresinden önce kanal kanal gezerek destek istedi ve Türkiye kamuoyunu Kürtlere karşı uyguladığı ırkçı politikalara destek vermeye çağırdı. Kongresi böylesi bir ön hazırlık ve”güçlü taraftar” desteğiyle açıldı. Kongrede açık olarak söylediği tek şey; ‘Terör’den dem vurulması ve PKK’yla mücadeleye devam edeceğiz sözleri oldu. Bu naraları ne ilk atan başbakandır, ne de son olanda o olacaktır. Buna benzer politikalar cumhuriyet tarihi boyunca değişik hükümetler tarafından uygulana geldi. AKP’nin politikalarının da onlardan farklı olmadığı bir kez daha görüldü. AKP bu kongrede kendisini test ettirdi. Şovenizm, ırkçılık ve inkâr sisteminin yeni merkezi olup, olmadığına baktı. “Belli” çevrelerden daha geniş onay almak, savaşı daha da “yükseklere” sıçratmak ve Kürt coğrafyasının tümüne yaymak için “delegeden destek istedi”. Zaten bir süreden beri Türk medyasında da benzer isteklerden bulunduğunu biliniyor. Son zamanlarda taraf medyada bu konuları işleyen yazıların yayınlanması boşuna değil. Kongre Tayyip Erdoğan için Çankaya’ya giden yollu şimdiden temizlemekten başka bir işe yapmadı. Kongre eskimiş, kokuşmuş, çürümüş demagojileri tekrar etmekle yetindi. Tayyip Erdoğan’ın dışında kimseye konuşma hakkı bile verilmedi. Malum çevreler ve AKP “gönüllüleri”, “Hükümetin yeni bir Kürt açılımına hazırlandığı, bunun çerçevesinin bizzat Erdoğan tarafından çizildiği, atılacak adımlar arasında anadilde savunma hakkının verilmesi, seçim barajının indirilmesi gibi adımların da var olduğu ve aynı zamanda Kürtçe’nin hastane dili olması, Kürtçe tercüman zorunluluğu gibi köklü haklar verilecek...” deseler bile AKP’nin ikiyüzlülüğünü örtemeye yetmez. Kürt halkı buna âmin demiyor.

Bu kongre de net olarak gösterdiği; AKP’nin Kürt politikası ve bu politikanın gereği olarak yapılan uygulamaların kararı yeni alınmış değildir. On yıla yakın bir zamandır Recep Tayyip Erdoğan ve ekibinin tüm attıkları adımlar sadece AKP iktidarını daha güçlü bir şekilde derinleştirmek ve siyasal alanda rakiplerini ekarte etmek için atıldı. Çaldığı savaş çanları da yeni değildir. “Seçim politikası” gereği nispeten sakın geçen ortamın dışında ve AKP’nin bolca laf ettiği 2009 yerel seçimlerinin hemen arkasından Kürtlerin en büyük kazanımı olan Kürt Özgürlük Hareketi’ne karşı saldırıya geçti. Tıpkı Nazilerin 1 Eylül’de Polonya’ya saldırdıkları gibi polis panzerleri Kürt halkının üstüne kan ve gözyaşı fırlattı. Zaten o savaş makinelerinin adı bile Hitler tanklarından alınmadır.

KCK operasyonları adı altında BDP’ye ve legal Kürt siyasetine yönelik dörtnala saldırıya geçildi. Binlerce Kürt aktivistti bir çırpıda toplandı ve elleri kelepçeli şekilde toplama kampından daha beter zindanlara konuldu. Kürt siyasetçilerine ağır cezalar verildi. BDP’nin binalarına saldırılar yapılması için özendirici konuşmalar yapıldı. “Kürtler teslim olsun, sonra onların hakları konusunda ne düşündüğümüzü açıklarız” denildi. PKK Lideri Abdullah Öcalan’a tecrit uygulanmaya başlandı. Kürdistan’ın değişik kesiminde yaşayan Kürtlerin birbirine nasıl “düşürüleceği” üzerinde hesaplar yapıldı. Faşist “araştırmacılar” kanal, kanal gezerek “Kürtlerin, Türk olduklarını” anlattılar. “PKK’yi bitireceğiz” duyurusunu yüksek ses tonuyla bağırdılar, çağırdılar. Kürt parlamenterlerini meclise sokmamak için bin bir dalavere çevirdiler. Anayasa değişikliği yapacağız, AB’ye gireceğiz dediler. Komşularımızla ilişkilerimizi “sıfır sorun” noktasına getirmeye çalışacağız...

AKP kongresine bu söylenenlerin hangisini “çözmüş” bir şekilde gitti?

Hiçbir yorum yapmadan soruyoruz: Kürt Özgürlük Hareketi yok edildi mi? Kandil(dekiler silahlarını bırakıp, boyunlarını bükerek gelip AKP iktidarlarına teslim oldular mı? Rehine tutulan Kürt tutsaklar onurlarını AKP hükümetine teslim ettiler mi? BDP’nin her türlü tehdit ve savaşa karşın özgürlük mücadelesinden geri adım atıldı mı? Kürt sorunun eşit ve adil bir anlayışla ve müzakereler yoluyla barışçı bir yöntemle çözüleceği anlayışından vazgeçildi mi? Kürt aydınları halkının mücadelesinden bir adım geri durdu mu? Korucu sayında bir artış var mı?.. Cevap tek kelimeyle, hayırdır. Kongre iflas etmiş bir AKP’ye işaret etti. İflas o kadar derin ki bilanço bile çıkarılamamış şekilde kongre toplanmış. Kongrenin başarısı tüm partilere ve demokrasi güçlerine saldırmak oldu. Yanılmamızı mı istiyorsunuz? O zaman Kürtçenin eğitim ve öğrettim dili olması için yapılması gerekenler hemen yapılsın. Kürt tutsakları serbest bırakılsın. Kürt halk liderinin özgürlüğü sağlansın. Kürtlerin kendi kendini yönetmesi için yerel yönetimler yeniden dizayn edilsin. Genel bir “serbesti” ortam yaratılsın. Kürtler ve Türklerin eşit konuma gelmeleri için gerekli olan tüm yasal düzenlemeler yapılsın. Barışçı bir diş politika izlensin.

AKP zihniyetinin egemenliği altında hiçbir çözüm mümkün değildir!

AKP içindeki Kürt milletvekillerini savaşa hayır demeye çağırıyorum

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız