Kılıçdaroğlu’ndan ‘Kerbela’ mesajları Kerbela’nın 1374. yılını anma töreninde konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu; “Bu olay iktidar hırsının neler yaptırabileceğinin en acı örneğidir” dedi
Hazreti Muhammed’in torunu Hz. Hüseyin’in Kerbela’da şehit edilişinin 1374. yılında, Halkalı’daki Arena Mega’da tören düzenlendi. Caferilik İnancını Tanıtma, Araştırma ve Eğitim Derneği (CAFERİDER) tarafından düzenlenen “Geleneksel Aşura Matem Merasimi”, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Törene, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, MHP Genel Başkan Yardımcısı Atila Kaya, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz ile İranlı yetkililer de katıldı. Törende konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Kendi iktidarını hak bilip muhalif olanları din dışına itmek, dinin saltanata dönüştürülmesidir. Kerbela faciası, iktidar hırsının neler yaptırabileceğinin en acı örneğidir” dedi. Kılıçdaroğlu, yürekleri dağlayan Kerbela’nın, gönlünde Ehl-i Beyt sevgisi olan her Müslüman’ın ortak hüznü, “ölümün ölümsüzleştiği en belirgin” olay olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
Gönüllerde taht kurdu
“Hazreti Hüseyin, saltanata biat etmeyen kişidir. Hazreti Hüseyin, ‘En büyük cihat, zalimin karşısına çıkıp sen haksızsın demektir’ diyor. Hazreti Hüseyin ve beraberindekiler, haksızlık karşısındaki asil ve onurlu duruşlarıyla insanların gönüllerinde taht kurmuşlardır. Zulmü yapanlar ise vicdanlarda mahkum olmuşlardır. O masumlar, haksızlığa karşı boyun eğmemeyi, boyun eğmemenin bedelini gerektiğinde canlarıyla ödemeyi bizzat göstermişlerdir. Nitekim Hazreti Ali, ‘Haksızlık karşısında eğilirseniz önce hakkınızı sonra da şerefinizi kaybedersiniz’ demiştir. Kendi iktidarını hak bilip muhalif olanları din dışına itmek, dinin saltanata dönüştürülmesidir. Kerbela faciası, iktidar hırsının neler yaptırabileceğinin en acı örneğidir.”
Şiddetin karşısındayız
Kılıçdaroğlu, dünyanın neresinde olursa olsun her türlü zulmün ve şiddetin karşısında olduklarını vurgulayarak, “Yeni Kerbela’lar görmek istemeyen herkes, öncelikle içindeki Yezid’i yok etmelidir” dedi. “Benim zalimim iyidir” anlayışının Müslümanlık’ta olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: “Bu cennet vatanda, birbirimizin değerini daha iyi anlamalıyız. Hiçbir ayrım yapmamalıyız. Kimseyi ne inancından ne de etnik kimliğinden ötürü kırmamalıyız. Dostça ve kardeşçe, el ele gönül gönüle, birlik ve beraberlik içinde huzur ve güvenle yaşamalıyız. Allahımız birdir, kitabımız birdir, peygamberimiz birdir, Ehl-i Beytimiz birdir. Saltanat hırsıyla gözünü kan bürümüş hiçbir zalim, adı barış anlamındaki yüce dinimizin engin sulhunu asla bozamamıştır. Camiler de bizimdir, cemevleri de bizimdir. Ramazan da bizimdir, muharrem de bizimdir. Biz 76 milyon, biriz ve beraberiz. Hiç kimse bu kardeşlik kalesinde en ufak gedik açamaz, açamamıştır da.”
Çiçek: Kendisini feda etti
TBMM Başkanı Cemil Çiçek de şunları söyledi: “Maalesef günümüz İslam dünyası Muharrem ayının anlamından da mesajından da çok uzaktadır. Kan dökülmeye devam ediyor, yüreklerimiz yanmaya devam ediyor. İslam adına işlenen bu cinayetlerle, bütün Müslümanlar töhmet altında bırakılıyor. İşlenen cinayetlerle İslam’ın sevgi ve hoşgörüyü öğütleyen mesajı perdeleniyor” dedi. TBMM Başkanı Çiçek, Hazreti Hüseyin’in hakkı üstün tutmak için kendisini feda ettiğini söyledi. Hazreti Hüseyin’in kendini feda ederek doğruyu, haklıyı ve iyiyi cesaretlendirdiğini anlatan Çiçek, şunları kaydetti: “Doğru, haklı, iyi dururken kim kötülerle beraber olmak ister. Hazreti Hüseyin dururken kim Yezid’le, Yezid’lerle beraber olmak ister. Hazreti Hüseyin efendimiz Kerbela’da sadece bizler için değil, insanı insan yapan bütün değerler için kendini feda etmiştir. Ne mutlu onun yolundan gidene ve ne mutlu onu rehber edinip, hakkı üstün tutanlara.”
|