Don't throw the baby out with the bathwater.(Banyo suyuyla birlikte bebeği de atmayın)

13 Nisan 2011 Çarşamba, 08:56

İsmail ÖZTAT /OLAY

Okudunuz, izlediniz…

Kimse kimseyi beğenmiyor. İki gündür kan gövdeyi

götürüyor.

Herkesin “ben olsaydım” formatı, içkili içkisiz

masalarda uçuşuyor…

*

Bende bu listeleri beğenmeyenlerdenim…

Buyrun, 550 vekil kim istiyorsa onun olsun!

“Hasbinallahu ve nimel vekil”

(Allah bana yeter, o ne güzel vekildir)

*

Milletvekilliği mutlu bir gelecek vaat ettiği kadar,

seçilememek gibi travmatik bir olayı da içinde

barındırır.

Bu nedenle; her partinin ve siyasetçinin farklı bir

öyküsü vardır…

Kimini anaları sadece “vekil “ olsun diye doğurmuştur.

Onlar için ideoloji, ilke, dava falan işin hikaye tarafıdır.

Tek amaç “vekil” olabilmektir. Olurlar da!

Kimisi de yıllarca bu uğurda çok ter döker ama

sonu hep hüsranla biter.

Siyasetin yeni Kaplan’ları kafesinde kalırken,

ne Mehmet’ler “gazi” olur bu yolda…

Fakat; kader önünde sonunda şöyle veya böyle

günahlarımızın bedelini önümüze koyar.

Görünen ya da görünmeyen zaman içinde herkes

günahlarının bedelini öder.

*

Ancak son durum şunu gösteriyor…

Haydar Baş DP’nin ilk sırasına yerleşirken,

DP’li Turan Tayan CHP’ye, CHP’ li ailenin

çocukları AK Partiye, iki yıllık CHP’li

Kaptan ise 1. sıraya...

Ekilmeden biçilen Kemal Ekinci’de 5. sıraya…

Bence,CHP’nin listesini de Tayyip Erdoğan

yapsaydı, bundan daha iyi yapardı…

*

Önce partinizle emniyetli bağlar kurarsınız.

Yıllarca partinizle olan ilişkiniz bir anda farklı

bir yöne gitse de taş yerinde ağır durmalıdır.

İnsan diğer canlılara nazaran çok uzun

yıllar desteğe ve emniyetli bağlara ihtiyaç duyar.

İşte bu nedenle “soy” oluşur.

*

1500 yıllarında İngiltere…

Banyolar içi sıcak suyla doldurulmuş büyük bir

fıçıdan meydana geliyordu..

Evin erkeği temiz suyla yıkanma imtiyazına sahipti.

Ondan sonra oğulları ve diğer erkekler, daha sonra

kadınlar, sonra çocuklar ve en son olarak ta bebekler

aynı suda yıkanıyordu. Bu esnada su o kadar kirli

hale geliyordu ki içinde gerçekten bir şeyleri

kaybetmek mümkündü. İngilizce'deki 'banyo

suyuyla birlikte bebeği de atmayın'

(Don't throw the baby out with the bathwater)

deyimi işte buradan gelmektedir.

*

İşte siyaset suyunu da çok kirletirseniz,

içindekini göremez hale gelirsiniz.

Sonunda banyo suyu ile birlikte kendi çocuğunuzu da

İngilizler gibi çöpe atarsınız…

*

Ah, ah! Daha çok şeyler yazmak var ama…

*

Gönlüm dilime dargın..dilim gönlüme..

Gönlüm ; duygularını anlatamadığı için kızarken

dilime..

Dilim; anlatamayacağı şeyleri düşündüğü için

kızıyor gönlüme