CHP’nin ‘teşkilatı’ lokomotif olacağına vagon olmak peşinde...

13 Nisan 2011 Çarşamba, 07:22

Mustafa Mutlu /Vatan

Milletvekili listesi en çok CHP’de “çalkantı” yarattı...
Neymiş; bu listeyle “teşkilat” tasfiye edilmiş!

Tam 43 il ve 76 ilçe başkanı görevlerinden milletvekili olmak için istifa etmiş ama sadece dördü seçilebilir yerden aday gösterilmiş!

Ne yalan söyleyeyim; ben Kemal Kılıçdaroğlu’nun yerinde olsam, yukarıdaki cümleleri kuran adamları bir daha CHP’nin örgüt binalarına bile sokmam... Neden mi?


***

1) Örgüt demek varken, hâlâ ısrarla Arapça kökenli “teşkilat” sözcüğünü kullanmayı yeğledikleri için...

2) Bunların “teşkilat, teşkilat” diye tutturdukları yapı da yıllardır aynı adamların kuruldukları koltuklardan ibaret... Hadi o koltuğa kuruldun, bari çalış... İnsanların arasına karış... Hayır! Tüm yaptıkları birkaç yandaşla çay içmekten ibaret! Bu yüzden, partilerine oy veren halktan bile kopuklar... Öylesine kopuklar ki bunu en son 11 ay önce Deniz Baykal istifa ettiği zaman gösterdiler: Seçmenin nabzını tutamadıkları için Gürsel Tekin de dahil olmak üzere bütün il başkanları önce, “Baykal yeniden aday olsun, onu bırakmayız. Yüzde 100 arkasındayız” diye ayaklandı, bir gün sonra da “Yüzde 100 Kemal’ci” oluverdi!

3) CHP’de gelenek haline gelen büyük bir yanlışlık da bütün il ve ilçe başkanlarının milletvekili olacağı kanısı...
Örgütçülük ayrı bir iştir ve farklı yetenekler, ilişkiler, özellikler gerektirir...

Milletvekili olmak için ise bir konuda “uzmanlık” aranır... Çünkü Meclis’te grup kuran bir parti, iyi hukukçuları, ekonomistleri, eğitimcileri, sağlıkçıları gereksinir.
Sırf “örgütçü” olmadıkları için, o partinin felsefesine hizmet edebilecek insanları feda edip, yerlerine “örgütçüleri” doldurmak sadece parti felsefesine değil, ülkeye de ihanettir.

4) Ve şu “seçilebilir sıra” konusu...

Bu tanımlamayı; sıradan bir vatandaş ya da gazeteci olarak ben yapabilirim... Ama bir siyasetçinin buna hakkı olmadığını düşünüyorum. Çünkü hangi sıranın seçilebilir, hangisinin seçilemez olduğundan bu kadar eminlerse; o zaman zaten halka güvenleri de beklentileri de, umutları da bitmiş demektir!

Ve sırf bu bile, o muhalefet partisinin asla iktidar olamayacağını gösterir.


***

İşte ben Kılıçdaroğlu’nun yerinde olsam sırf bu nedenlerden dolayı “teşkilat”ı bir günde tasfiye ederdim!
Bir parti için örgüt, elbette önemlidir...

Ama o örgüt; “lokomotif” olmak yerine “vagon” olmaya soyunuyorsa; çekmek yerine çekilmeyi bekliyorsa...
Toptan yıkılmalı ve yeniden yapılandırılmalıdır!