Türkiye ve Mısır arasındaki 10 fark

22 Ağustos 2013 Perşembe, 07:46

Taksim’den korkanlar, Müslüman Kardeşler’in ipine sarıldı. Eylül sıcak geçecek diyenler, Adeviyye meydanındaki serinliğe sığındı. Mursi’den bir özgürlük ve demokrasi kahramanı çıkarmak niye? Çünkü Türkiye’deki kardeşini de mazlum göstermek lazım. Mağduriyet edebiyatına yeni bir kan geldi. Bir türlü Gazze’ye gidilemedi ama, Mısır oldu sana yeni bir Filistin. Gazze out, Mısır in…

İŞTE 10 FARK:

1-Mısır’da darbe oldu. Ne zaman oldu? 2011’deki ayaklanmadan sonra Müslüman Kardeşler’in ABD ve İsrail desteğiyle yüzde 20’lik oyla (yüzde 50 katılım, yüzde 42 oy) iktidara oturtulmasıyla oldu. Peki, General Sisi’nin yaptığı neydi? Darbeye karşı 30 milyon kişinin desteklediği bir darbe. Buna darbe denir mi siz karar verin.

Türkiye’de ise darbe olmadı. Aslında oldu da TSK’ya ve Cumhuriyet kurum ve temsilcilerine darbe yapıldı. Atatürk ve Cumhuriyet silinmek, yerine dinci ve keyfi bir yönetim kurulmak isteniyor. Türkiye sıradan bir Ortadoğu ülkesi haline getiriliyor. Türkiye’de halk buna karşı geldi. Cumhuriyetin tüm kurum ve kuruluşlarıyla ortadan kaldırılmasına karşı isyan etti.

2- Müslüman Kardeşler demokrat mı? Hayır. Onlar için demokrasi bir araç. 1 yılda tüm ülkeyi kafalarına göre tapularına geçirmeye kalktılar. Olmadı. Eylemlerde 1-2 yaşındaki kız çocuklarını (çünkü erkekler değerli) öne sürüyorlar, arkadan da askere polise ateş açıyorlar. Mağduriyet için Katliam istiyorlar.

Türkiye’deki Gezi eylemleri demokrat mı? Evet. Onlar Türkiye’de tek adam yönetimine, polis devletine karşı protestolarını seslendiren kitleler.

3-MK bir örgüt mü? Evet, hem de çok organize bir örgüt.

Türkiye’dekiler örgüt mü? Hayır. Futbol taraftarlarından tutun da, üniversite öğrencilerine kadar, çok farklı grup veya kesimlerin bir araya gelmesiyle oluşan bir kitlesel hareket. En büyük sorun da burada zaten. AKP’ye karşılar ama ortak bir çözümde buluşmaktan uzaklar.

4-Müslüman Kardeşler dış mihraklı bir örgüt. 1928’de kuruldular. Daha kuruluş aşamasında İngilizlerin parmağı vardı. Sonra ABD devraldı. Mısır’da hem Mübarek’i hem MK’yı destekleyen ABD ve İsrail, aynı Türkiye’de hem sağcı yönetimleri hem PKK’yı desteklercesine bir tavır aldı.

Türkiye’deki milyonlar dış mihraklı değil, bildiğin yerli, organik ve doğal bir öfke patlaması yaşayan senin benim gibi insanlar. Dış mihrak bir tarafa, onların çoğunluğu dış mihraklara karşı gelenler çoğunluğu.

5- Müslüman Kardeşler barışçı bir sivil toplum örgütü mü? Hayır. Bildiğin silahlı bir terör örgütü. El Kaide bağlantıları bile var (El Kaide lideri Eymen Ezzevahiri’nin kardeşi Mısır’da MK yöneticisi). Suriye’de Esad’ı, Suudi Arabistan’da Krallığı devirmek için savaşıyorlar.

Türkiye’dekiler, kendilerini öldüren, kör eden, komalık eden polise bile karanfille saldıracak! kadar barışçı. En büyük silahları, mizah ve korkusuz olmak.

6-Müslüman Kardeşler Mısır halkını temsil ediyor mu? Hayır. Mısırlı siyaset bilimci Samir Amin’e göre 600 bin kişilik bir kitle. Mübarek sonrası kargaşa içindeki seçimlerde yüzde elli katılımda, yüzde 42 ile kazanmıştı. Şaibeli olduğu tescilli bir seçimdi. Ordu ve ABD bastırınca seçim sonuçları geçerli sayılmıştı. Mısır halkı Müslüman elbette ama ölen eşle seks yapma taraftarı, 9 yaşındaki kızları evlendirme peşindeki MK’ya karşılar.

Türkiye’deki kitle Türk halkını temsil ediyor mu? Evet, sokağa çıkanıyla, çıkmayıp tencere tava çalanıyla, Türkiye’de yüzde 60’lık bir kesim iktidara karşı.

7-Müslüman Kardeşler, “darbe mağduru” olarak tüm dünyadan destek alıyor mu? Hayır. BM’yi bırak, İslam Konferansı Teşkilatı’ndan bile bir karar çıkarılamadı. Abdullah Gül’ün hocası Ekmeleddin İhsanoğlu bile AKP’nin hedefi oldu. Çünkü 30 milyonluk Mısır halkı var ortada. Ordu katliam yaptı diyorlar ama her geçen gün öldürülen polis ve yakılan kiliselerin haberleri düşüyor ajanslara.

Türkiye’deki Gezi direnişi tüm dünyadan destek aldı. Çünkü tamamen barışçıl tavrı, demokrasi yanlısı ve halk dayanışması örneğiyle her ülkeden dikta karşıtının sempatisini kazandı.

8-Müslüman Kardeşler, Amerikan ve İsrail karşıtı mıydı? Hayır. İsrail’in güvenlik garantisi, Filistin halkına ambargo reçetesi Camp David’e bağlılıklarını bildirdiler. Gazze sınırını açmadılar. Suriye’de İsrail ve ABD destekli Özgür Suriye Ordusu ve Suriye Ulusal Konseyi ile kanka. Sünni İslam’ı temsil etme hevesindeler. Irak’taki Şiilere, İran’a ve Lübnan’daki Hizbullah’a düşmanlar. Yani ABD ve İsrail’in ne kadar düşmanı varsa MK onlara düşman. Asıl ABD karşıtı olan, Mursi’ye karşı sokağa çıkan 30 milyonluk kitleydi. Hepsinin ellerinde ABD elçisi ve Obama karşıtı pankartlar vardı.

Türkiye’de sokağa dökülen kitle ağırlıklı olarak Atatürkçü ve tam bağımsızlık yanlısı. Yıllardır ülkelerinin batı çıkarlarına peşkeş çekilmesine karşı gelen kesimler. AKP’nin bir BOP projesi olduğunun idrakinde kitleler.

9-Müslüman Kardeşler, AKP ile kardeş. Tayyip Erdoğan sanki tüm bunlar, Türkiye’de yaşanıyormuş gibi konunun birebir içinde. Kendisini MK ile özdeşleştirmiş durumda, sanki Gezi hareketi Mısır’daki darbecilerle işbirliği içindeymiş gibi garip bir söylem içinde.

Türkiye’deki halk hareketi ise AKP’ye ve RTE’ye karşı. Mısır’da olan bitenle hiçbir alakası yok. Kaldı ki pek çoğu da Mısır’da ordunun Mursi’yi devirmesine karşı çıkıyor. Olayı kanlı bir darbe olarak niteliyor. Nitelemeyen de var tabii. Ama neticede orası Mısır, burası Türkiye.

10-Derin dizi Kurtlar Vadisi’nin Polat Alemdar’ı Necati Şaşmaz, Gezi olaylarında başbakan ile görüştükten sonra bir türlü cümle kuramamıştı. Ne dediği anlaşılamayan Şaşmaz, “bize nazar değdi” sözleriyle komik duruma düşmüştü.

Mısır’daki olaylara ilişkin yayınladığı videosunda gayet net ve anlaşılır bir dille, MK’ya desteğini anlatmayı başardı. Ama sanırım tele prompter kullanmış, yani başbakan gibi camdan konuşmuş. Çünkü gözlerini kısıyordu birazcık, belki rol gereğidir.

Kaynak : Hüseyin Vodinalı /Odatv.com