İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

YAZAR YAZI

Cemil Bey, Cemil Bey Meclis aşağılanıyor, gıkınız çıkmıyor

Cemil Bey, Cemil Bey Meclis aşağılanıyor, gıkınız çıkmıyor

30 Ağustos 2012 Perşembe, 10:04

Can Ataklı /VATAN

Sayın Meclis Başkanım; oturduğunuz yüce makam size çok önemli bir siyasi sorumluluk yüklüyor. Meclis Başkanı olmanız sadece Meclis çalışmalarını düzenlemekten, milletvekillerinin hal ve gidişlerini organize etmekten, bahçeye çiçek dikmekten, personeli yönetmekten ibaret değil.

Sizin çok önemli ve kutsal bir sorumluluğunuz daha var.

O da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) itibarını her ne pahasına olursa olsun korumak. Bu yüzden partinizin genel başkanı ile bile ters düşebilir, partinizden eleştiriler de alabilirsiniz.

Elbette bunları siz de biliyorsunuz; ama bu sorumluluğu nedense taşımıyorsunuz.

Sayın Çiçek; Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde kurulan bir mülteci kampına başında bulunduğunuz TBMM’nin üyeleri giremediler. Karşılarında Vali’yi buldular ve o da “yassah hemşerim” dedi.

Ardından mensubu olduğunuz siyasi partinin kurduğu hükümetin iki önemli bakanı “Bu kampta Suriye’den kaçan askeri kişilerin olduğunu” belirtiyorlar ve ekliyorlar; “Bunların kimliklerinin tespit edilmesi hâlinde hem kendilerinin hem ailelerinin zarar görmesi ihtimali var.”

Yani iki bakan diyor ki, “Eğer oraya TBMM üyeleri girerse, bu üyeler kampta saklananların isimlerini açıklayabilirler.” Kısacası, Türkiye’nin en yüce kurumunun üyelerinin “ajan olma” ihtimali üzerine bu kadar sert önlemler alındığı ifade ediliyor.

Sayın Çiçek bu yakıştırmayı içinize sindirebiliyor musunuz?

Bunların dışında, bağlı olduğunuz siyasi partinin kurduğu hükümetin üyelerinin söylediklerinden anladığımız kadarıyla bu kamp sadece vahşet ve zulümden kaçan masum insanların sığındığı bir yer değil, bir tür askeri üs.

Ne zamandan beri parlamentonun onayı alınmadan Türkiye topraklarında yabancı askerleri konuşlandırıyoruz?

Anayasamıza göre yabancı bir askeri kuvvetin ülkemiz topraklarında barınmalarını sağlamak ancak TBMM’nin onayıyla mümkündür.

Böyle bir tezkerenin bırakın kabul edilmesini dile getirildiğini bile hatırlamıyoruz.

Ama öyle anlaşılıyor ki, adamlar ülkemizde bal gibi bir üs kurmuşlar. Hükümetimiz ise bunun için tezkereye gerek duymamış. Bu gerçeği, bazı milletvekilleri o kampa girmek istemeseydi belki de hiç öğrenemeyecektik.

Hükümet üyeleri “Neden ısrarla bu kamp?” diye soruyor. Böylece anlıyoruz ki, eğer milletvekilleri başka kampları ziyaret etmek isteseler girebileceklerdi.

Ancak sayın Başkanım; tahmin ediyorum Meclis Başkanlığı gibi yüce bir makamın itibarını koruyamadığınızı siz de biliyorsunuz ve Türkiye’nin en önemli sorunu için önerdiğiniz maddelerin altına Meclis Başkanı değil “sade vatandaş Cemil Çiçek” imzanızı atıyorsunuz.

Gerçi belki benim bu eleştirilerim sizi etkileyemeyecek. Çünkü siz tutuklu olan üyelerinizi de zindandan çıkaramıyorsunuz.

Bense kalkıp Suriye kaçkını generallerin üs gibi kullandığı kampa giremeyen milletvekilleri nedeniyle Meclis’in sarsılan itibarını soruyorum.


*****


“Allah verdikçe veriyor” türü valinin önü artık çok açık

Sözü hayatımıza Bülent Arınç soktu biliyorsunuz. Danıştay Başkanı’nın seçilmesinden sonra o kadar sevinmişti ki “Allah verdikçe veriyor” demişti. Sevinmesinin nedeni artık o yüce mahkemenin başında da kendilerinden bir ismin olmasıydı.

O yol bir açıldı mı “Allah verdikçe veriyor” türü isimler de çoğalır.

Bunlardan biri de Hatay Valisi. Çıktı halkın karşısına, Hatay’da yaşananların hepsini yalanladı. O kadarla kalmadı, bunları yazanları, söyleyenleri “kaos çıkarmak” isteyenler olarak niteledi.

Onca röportaj, fotoğraf, halkın tepkileri bir anda silindi atıldı, Vali Bey’in gayretleriyle geriye “Esad’çı medya, Türkiye’yi karıştırmak isteyen ve hükümeti yıkmak isteyen kötü niyetliler” kaldı.

“Allah verdikçe veriyor” tarzının ortak tavrıdır bu. Ne diyeyim, sonumuz hayırlı olsun.

Ama bir noktayı söylemeden edemeyeceğim.

Valimiz kendini öyle bir kaptırmış ki iddiaları, güya tek tek cevap verip çürütürken, dünyadaki herhangi birisinin gördüğünde “Bu adam El Kaidecidir” teşhisi koyacağı tipleri savunmak için “Sığınmacı dediğimiz insanlar sinekkaydı tıraş olan insanlar değildir. Zor şartlarda yaşayan, geleceği belirsiz, kafası karışık, kılığına kıyafetine sakalına dikkat etmeyen insandır” buyurmuş.

Erkek olan herkes bir dönem saçına sakalına dikkat etmeden birkaç ay geçirmiştir genellikle. Ama hiçbirimiz bir ay “sinekkaydı” tıraş olmadığımızda “tipik El Kaideci” görüntüsüne bürünmedik.

Vali Bey şaka gibi.


*****


30 Ağustos’u halk kutlayacak

Büyük Zaferi geçen yıl “şehitler” nedeniyle kutlayamamıştık. Bu yıl da Gül’ün rahatsızlığı nedeniyle kutlanamıyor.

Ancak bütün illerde STK’lar önderliğinde Büyük Zafer sokaklarda kutlanacak.

“Bayrağını al gel” sloganıyla düzenlenen mitinglerde parti ya da siyasetin, bayrağı, amblemi ya da sembolü olmayacak, siyasi sloganlar atılmayacak. Böylelikle iktidar tarafından giderek “ilgi düşüklüğü” ortamı yaratılan milli bayramlarımızın kutlanması ayrı bir anlam kazanıyor.

İstanbul’daki 30 Ağustos Zafer Bayramı mitingi Ümraniye’de.


*****


“Bu hastalığı Allah düşmanımın başına vermesin”

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül kulağından rahatsız. Bu nedenle Kırgızistan gezisi yarıda kalmıştı, şimdi de 30 Ağustos Zafer Bayramı resepsiyonu iptal edildi.

Bu yıl ilk kez Zafer Bayramı “Başkomutan” sıfatı nedeniyle Cumhurbaşkanlığı’nda verilecek “eşli” resepsiyonla kutlanacaktı. Cumhurbaşkanı’nın sağlık durumu elbette çok önemlidir ama bu gerekçe ile kutlamaların iptal edilmesi de ayrı bir yanlıştır.

En azından resepsiyon bu yıl da Genelkurmay veya Meclis Başkanı tarafından yapılabilirdi. Sonuçta Meclis Başkanı Cumhurbaşkanı Vekilidir ve Cumhurbaşkanı’nın bulunmadığı hâllerde bu unvanı da taşır, yani Başkomutan o olur.

Ki Cumhurbaşkanı hastanede yattığı süre içinde fiili Cumhurbaşkanı Meclis Başkanı’dır.

Cumhurbaşkanı Gül’ün kulak rahatsızlığı için “Ménière Sendromu” iddiası var.

Önceki akşam kardeşim Cem Ataklı ile birlikteydik. Söz bu konuya geldi, kardeşim “Eğer Cumhurbaşkanı gerçekten Ménière Sendromu ise Allah düşmanımın başına vermesin derim” dedi.

Ben de “Neden, nasıl bir hastalık ki bu?” diye sordum.

Anlattı: Bu hastalık kulaktaki sıvı dengesinin bozulması nedeniyle ortaya çıkarmış. Çok şiddetli bir baş dönmesi ve mide bulantısı hissi verirmiş.

Kardeşim, “Düşünsene, başını hafifçe kıpırdattığın anda müthiş bir baş dönmesi ve mide bulantısı oluyor. Üstelik o sırada yatmanın ya da gözlerini kapatmanın da bir faydası yok, tam bir işkence” dedi.

Ayrıca baş dönmesi ve mide bulantısı dengeyi de bozduğu için, kişinin ayakta durabilmesi de mümkün olmazmış. Cumhurbaşkanı için gerçekten çok üzüldüm. Tez elden sağlığına kavuşmasını dilerim.

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
1
2345678
9101112131415
16171819202122
23242526272829
3031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2024 Bursa Bağımsız