TBMM Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu, Ekim ayında, bomba gelişmelere yol açması beklenen bilgi alma maratonuna hazırlanıyor.
İçlerinde çok tanınan siyasetçi, işadamı ve medya patronunun bulunduğu 41 ismin vereceği yeni bilgilerin, 28 Şubat sürecinin karanlığına ışık tutması bekleniyor.
Nitekim,TBMM'nin bilgi alma çalışmaları sırasında çok kilit bir isimle baş başa olunacak.
Eski medya patronlarından, iş adamı Korkmaz Yiğit'in 16 Ekim Salı günü sorulara vereceği cevapların, 28 Şubat'ın, \'medya-sermayesiyasetçi\' üçgenine yönelik çok gizli kalmış dehlizleri aydınlatacağı düşünülüyor.
Genel Yayın Yönetmenimiz Ergün Diler'in önceki gün, üç medya patronu \'Erol Simavi-Dinç Bilgini-Asil Nadir\' etrafında örülmüş derin ilişkiler ağına dikkat çeken yazılarına, \'Korkmaz Yiğit\' olayının da eklenmesi, halkımızın heyecanlı değerlendirmelere yol açacak özellikler gösterecektir.
MİLLİYET'İ ALDI
Önce, Korkmaz Yiğit olayını hatırlayalım, sonra 28 Şubat sürecinin Ankara ve İstanbul'un sisli kulvarlarını nasıl aydınlatacağını analiz edelim.
Korkmaz Yiğit, 1980 yılına kadar Anadolu'da küçük taahhüt işleri yapıyordu. İstanbul'un en değerli evlerinin bulunduğu Ulus'ta konut inşaatına başladı. 28 Şubat süreci ve Başbakan Mesut Yılmaz'dı.
Korkmaz Yiğit, 1998 sonbaharında iki bankası, üç televizyonu ve iki gazetesi olan bir banka ve medya patronuydu.
Bank Ekspres(i Doğuş Holding'ten, Kanal E televizyonunu Hakan Çizem'den, Genç TV\'yi Raks firmasından, Yeni Yüzyıl gazetesini Dinç Bilgin'den, Kanal 6 televizyonunu Mehmet Kurt'tan, Milliyet gazetesini ise Aydın Doğan'dan satın aldı.
O dönemin Yeni yüzyıl Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Okay Gönensin anlatıyor: 1998 yılı, Türkiye sıkıntılıydı. Susurluk olayı, 28 Şubat süreci derken yine gerilimli günler yaşanıyordu. Koalisyon hükümetinin Başbakanı ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'dı. Tansu Çiller gitmeden önce bütün basına savaş açmıştı. Yılmaz'ın basınla ilişkileri daha iyiydi, ama onun da kaygıları vardı. Bir gün Dinç Bilgin beni çağırdı. Zafer Mutlu'nun odasında haberi verdi: 'Yeni Yüzyıl'ı köy satar gibi sizinle birlikte sattık.' Gazeteyi satın alan Korkmaz Yiğit'in adı o sıralar çok duyulur olmuştu.
Korkmaz Yiğit'in medyaya yönelmesinin nedeni aslında bir süre sonra açıklık kazandı.
Başbakan Mesut Yılmaz iki büyük medya kuruluşunun biraz küçülmesini istiyordu, bunun için iki banka sahibi Korkmaz Yiğit iyi bir isimdi. Yiğit'in düzgün ve büyüyen bir iş adamı olarak medyaya girmesini kimse garipsemezdi.\'
Yiğit, Bank Ekspress'i satın alarak yükselişe geçti. Türkbank ihalesini kazandı. Mafya ilişkileri nedeniyle İhale iptal edildi. Hızla yükselen Yiğit'in aynı hızla düşüşü yatırım ataklarından hemen sonra meydana geldi. Alaaddin Çakıcı, Erol Evcil isimleri gündeme düştü.
Bombalar patlarken, Yiğit, Türk Ticaret Bankası ihalesine katılmasının nedeninin Alaattin Çakıcı değil, Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel ve daha sonra da Güneş Taner'in yönlendirmesiyle olduğunu ifade etti.
Yiğit, \' Banka almaya karar vermiştim. Türkiye Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel'e bilgi verdim.
Erçel'le bu bankayla ilgili konuştuğumda, bana 'Senin yerinde olsam Türk Ticaret Bankası'yla ilgilenirim' dedi.
Türk Ticaret Bankası ihalesine girmeyi düşündük. Konuşmalar Güneş Taner'in evinde oldu''açıklamasını yapmıştı.
KAMHİ VE YİĞİT
İşadamı Kamuran Çörtük, eski Başbakan Mesut Yılmaz ve eski Devlet Bakanı Güneş Taner hakkında Türkbank ihalesi ile ilgili olarak kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu'na verdiği ifadede konuşmuştu: Jefi Kamhi, Korkmaz Yiğit'in Türkbank ihalesi için ortak aradığını, beraber girip giremeyeceğimizi sordu. Kabul etmedim. Ondan sonraki aşamada Korkmaz Yiğit beni arayarak ortaklık teklif etti, 'bu işe beraber girelim' dedi. Kendisine bunu kabul etmeyeceğimi söyledim. Türkbank ihalesini kaybetme aşamasında beni arayarak dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz ile kendisi adına görüşmemi istedi. Yiğit \'Ben yok oluyorum, ben de herkesi yok edeceğim\' diye tehditte bulundu'' Malki'nin öldürülmesinde, \'azmettirici\' olduğu belirlenen ve hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkarılan Erol Evcil'in İstanbul'daki şirketinde, kara parayı nasıl elde ettiğinin yazılı bulunduğu bir ajanda ele geçirildi. Bu ajandada, Evcil'in kimden, nasıl, ne kadar para aldığı, kimlerle ilişki içerisinde bulunduğu yazılıydı. Defterde, Nesim Malki, Korkmaz Yiğit ve Alaattin Çakıcı ile de hesaplarının yer aldığı ortaya çıktığı öne sürüldü.
Korkmaz Yiğit'in, vefat eden Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Güven Erkaya ile olan yakın ilişkisi da dikkat çekiciydi. Yiğit, Güven Erkaya'yı Donanma Komutanlığı yaptığı dönemde tanıdığını belirtiyor. Erkaya ile olan yakınlığının boyutlarını şöyle anlatıyor: Güven Erkaya, bana göre gelmiş geçmiş en iyi askerlerden biriydi. 28 Şubat\'ın kahramanıydı.
Emekli olduktan sonra vatana hizmet etmesi için ben ona sadece bir zemin hazırladım. Ofis verdim. Kuvvet Komutanı iken çalıştığı sekreteri, özel kalemi ve korumalarını ona yardımcı olarak verdim''
SONUÇ:
28 Şubat darbesi, bir soygun ve hortumlama darbesiydi. Kamu bankaları hortumlanmış, iç ve dış manüplasyonlarla toplum fakirleştirilmiş, bir azınlık ise servetine servet katmıştı. Halkımız adına TBMM darbeleri araştırma komisyonu üyelerine sesleniyoruz. Karşınızda, 28 Şubat sürecinin kilit isimlerinden birisi özelliği taşıyan Korkmaz Yiğit oturacak. Sorularınızla, 28 Şubat sürecinde, vergilerimizin, yetimin hakkı, fakirin alın teri, emekçilerin gözyaşı olan 100 milyar doların buhar olmasına göz yuman, \'siyasetçi- işadamı-medya\' üçgenine hesap sorulmasına zemin hazırlayacaksınız. İsimler ve karanlık ilişkiler ortaya çıkarılırsa, darbelerin arkasındaki ittifaklar ve ekonomik ilişkiler ortaya dökülecektir. Ve halkımız kıyamete kadar bu karanlık ilişkileri çıkaranlara, evlatlarına; ezelden ebede dua edecektir.
|