|
Bana “Kemal Kılıçdaroğlu’nu nasıl bilirsin?” diye sorarsanız, “Başbakan
gibi…” derim.
Baksanıza… Partisi “Yeni CHP”nin Ankara İl Başkanlığı Seçim
Koordinasyon Merkezi’ni ziyareti sırasında, biz CHP’lileri aptal yerine koyan
sözcükler döktürmüş!
“Listelerimizde bir devrim gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim” demiş!
CHP’nin tabanını ayağa kaldıran listelerin hazırlanışı, sağın “CHP
karşıtları”nın listelere yerleştirilmesi, “karşı devrim” değil de nedir?!
CHP tabanında giderek inanırlığını ve güvenirliliğini yitiren “Yeni CHP’nin
Genel Başkanı” Kemal Bey, “Listelerimizde bir devrim gerçekleştirdiğimizi
söyleyebilirim” yerine, “Listelerimizde bir karşı devrim gerçekleştirdiğimizi
söyleyebilirim” deseydi çok daha gerçekçi ve çok daha tutarlı davranmış
olacaktı!..
Kemal Bey “Bu liste ile hedefimiz yüzde 40” diyerek de “alay” ediyor!..
Kemal Bey ve arkadaşları… Hele de… CHP’yi “AKP’leştirmek”
isteyen “emperyalist irade”nin CHP içindeki “bir numara elamanı” Gürsel
Tekin, 12 Haziran gecesi, alacakları görecekler!..
Kemal Bey, Erzincan Başsavcısı iken başlattığı “tarikat” soruşturmaları
yüzünden, tarikat-AKP-iktidar-“özel yetkili yargı”nın zulmüne uğrayan
İlhan Cihaner’in, liste dışı bırakılmasına ilişkin sözleriyle de “içten” değildi!
Gazetecinin “İlhan Cihaner, MYK'da hazırlanıp Parti Meclisi onayına
sunulan listede var mıydı?" sorusuna, “Hayır, yoktu” yanıtının sahibi
Kemal Bey, MYK’nin, Cihaner’le ilgili “takir”ini neden “eşelemedi” ve bunu
kamuoyu ile paylaşma gereksinimi duymadı?!. Şundan: Oy güçlerine
inandığı tarikatlardan korktu!.. Oralardan oy alacaklarını umuyorsa,
kendini kandırıyor!..
Aslında… Partisi “Yeni CHP”nin Ankara İl Başkanlığı Seçim Koordinasyon
Merkezi’ni ziyaretini, liste sonrası “halk tepkisi”ni görmek için
gerçekleştiren Kemal Bey, kalabalığın cılız ve heyecansızlığından, hak
ettikleri “ileti”yi almıştır!..
Kemal Bey, çıktığı otobüsün üstünden cılız, heyecansız Ankaralı partililere
seslenirken, “Biz Türkiye'yi, onlar ceplerini düşünüyorlar. 'Artık yeter'
deyin. Artık yeter. Türkiye'yi düşüneceğiz, ceplerini düşünenleri sandığa
gömeceğiz” demiş…
Oy kullandığı günden beri CHP’den başka partiye oy vermemiş bir olarak ben de diyorum ki: “Biz, Atatürkçü, gerçek CHP’liler, Türkiye’yi ve Türk
halkını düşünüyoruz. Ceplerini düşünenlere, tarikat oy’ları uğruna siyasal
ve ilkesel döneklik yapanlara, ‘Artık yeter! Sizleri sandığa gömeceğiz’
diyoruz!
İlk defa, 12 Haziran genel seçiminde, partim CHP, “Yeni CHP”li Kemal
Beygillerin işgalinde olduğu için “oy”umu, Cumhuriyet Güçbirliği’nin
bağımsız adayına vereceğim…
Kemal Beygiller, Yeni CHP’lerinde, “sözde değil özde” Atatürkçülerin
ve CHP’lilerin gücünü görmeliler! Onlarla birlikte, tek dişleri kalmış
emperyalistler de, onların yerli işbirlikçileri de!..
….
Adaylıktan ve Parti Meclisi üyeliğinden istifaspyla ilgili anlatılarını “çelişkili”
bulduğum Enver Aysever dün Haberturk’un Gün Ortası haberlerindeydi.
Aysever’in, orada söylediklerinden, “Benim adım Kemal, bana güvenin”
deyip duran “Kemal Bey’in bir yalanı”nı öğrendim: NYK’dan, İlhan
Cihaner’in adaylığı, Parti Meclisi’ne sunulmamıştır!
Kemal Bey’e, “Neden yalan konuştunuz, halkı kandırdınız ve halk, size
nasıl güvensin?..” sorusunu sormayacağım ama… “Mayıs 2010’daki
33’üncü olağan kurultayda ve Aralık 2010’daki 15’in olağanüstü kurultayda
en az oy’u alarak (sonlardan birinci ve ikinci) Parti Meclisi’ne giren
Gürsel Tekin’i, hangi özelliklerinden ötürü, Parti Meclisi üyeliğinden
MYK’ya seçilen Berhan Şimşek’i istifa ettirerek, MYK üyeliğine,
oradan “Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı’na getirme
gereksinimini duydunuz?.. İstanbul 1’inci bölge, 1’inci sıra GÜRSEL
Tekin’in hakkı mı?.. ‘Genel Başkan Yardımcısı’dır diye, böyle bir hakkı, hak
ediyor mu?.. Gürsel Tekin’in hazırladığı arık ‘giz’ olmaktan çıkan, içinde
CHP karşıtı sağcıların cirit attığı listeyi ‘devrim’ sözcüğü ile tanımlamayı,
sahiplenip savunmayı içinize nasıl sindirebiliyorsunuz?.. ‘Siz sanıyor
musunuz ki ben çok rahat uyuyorum? Bu listeyi yaparken uykularım
kaçıyor’ diyen siz değil misiniz?.. Madem “Listelerimizde bir devrim
gerçekleştirdiğimizi söyleyebilirim” diyorsunuz, uykularınız niye kaçtı?..”
sorularını soracağım.
….
Dün Fransa’ya giderken, “ Ergenekon Davası”ndan tutuklu
bulunan Mustafa Balbay ile Mehmet Haberal’ın CHP’den milletvekili
adayı gösterilmelerini “Bu insanların neden tutuklandığı belli.
CHP ‘Dokunulmazlık’ diyordu. Şimdi dokunulmazlık zırhına kimin müracaat
ettiği ortada” sözleriyle yeren Başbakan’a, “Adam gibi adamsan sözünde
dur, çık ‘Dokunulmazlıkları kaldıracağım’ de. Meclis’i toplantıya çağırmak
dahil, bu konuda atacağınız her adımı destekleriz” yanıtını veren Kemal
Bey “adam gibi adamsa” sözlerini yalamaz, gerçekleri çarpıtmaz,
Başbakan gibi yalan söylemez, kandırmaz!..
|
