|
|
|
|
|
ATATÜRK Diyor Ki; |
Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.
|
|
|
|
|
YAZAR YAZI |
|
Öldürmeye gelen’ teröristi koruyacak mısınız?
10 Ağustos 2012 Cuma, 08:55
Ruhat Mengi /VATAN
|
|
Hani “değerlerin ters yüz olması”nı, “aklın yolu”nun bile yolunu şaşırmasını bundan daha iyi ne anlatabilir bilmiyorum. PKK terör örgütü “Suriye’nin kuzeyinde kazandıkları fırsatla ‘Batı Kürdistan’ yapmak üzere ele geçirdikleri kentler”den sonra kazandığı moralle elini daha israrlı ve planlı şekilde Türkiye’nin Güneydoğu’suna atmış. Haftalardır Şemdinli’ye giden yolları tutmuş, çevre köyleri kendine kalkan yapmış, orada yaşayan köylüleri “bizi destekleyecek ve silahlanacaksınız. Her aileden en az bir elemanı bize vereceksiniz” diye sıkıştırıyor. Çukurca’da karakola saldırıp 6 gencecik askeri ve 2 korucuyu şehit ediyor. Bu durum karşısında elbette hangi ülkede olsa yoğun operasyonlar yapılacağı gibi bizde de yapılıyor ve teröristlerle çatışmalar yaşanıyor..
Üstelik artık PKK’nın bu son saldırıları, katliamları ve planları daha öncekiler gibi “terör yapalım da devlete taleplerimizi kabul ettirelim” diye de yapılıyor değil, açıkça “burası da Kuzey Kürdistan olacak” diye söylüyorlar..
HER GÜN ONLARCA ŞEHİT!
Ve hala, bu tabloya rağmen birileri çıkıp operasyonlara (sanki durup dururken yapılıyormuş gibi) karşı çıkıyor, öldürülen teröristler için neredeyse ağıt yakacak konuşmalar yapıyor. İşte diğer olaylar başka ülkelerde de yaşanabilir ama bu yapılana asla rastlayamazsınız. Böyle bir durumda; her gün onlarca can kaybederken bile “ordu terörist öldürerek kazanamaz” benzeri tepkiler duyamazsınız.
Ama örneğin AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu sanki Kuzey Suriye’deki durumdan sonra (ki yanlış dış politikamız büyük rol oynadı) sanki hala “açılım”ın başladığı, BDP ve PKK ile görüşmelerin yapıldığı günlerdeymiş gibi; “Devlet fazla adam öldürdüm diye sevinemez. Öldürerek bu işleri bitirmek mümkün değil” diyor. Peki “bu işler” nasıl biter, haydi söylesin çözümünü.
‘SİLAH BIRAKMAYACAĞIM’ DEMESİNE RAĞMEN..
Yeni anayasada birçok şeyin değişeceğini söylediler, “silah bırakmam, bırakmayacağım, teröre devam, bu benim gücüm” diyen PKK’yı devletle masaya oturttular, örgüt silah bırakmadan ve terör bir yandan sürerken başlatılan “açılım”la Güneydoğu’ya daha da fazla imkan sağlanacak, Kürtlere ilave haklar tanınacak dediler, buna rağmen terör eksilmedi, tam aksine arttı..
‘BAĞIMSIZ DEVLET’ İÇİN TERÖR
Ki “silah ve terör tehdidinin işe yaradığı” gösterilince başkası düşünülemezdi aslında. Çünkü mesela; PKK’nın örnek gösterdiği “İRA eğer silah bırakmasaydı İngiltere’nin masaya oturmayacağını” eski başbakanları Tony Blair Türkiye’ye geldiğinde anlatmıştı.. İspanya’da silahlı terör örgütü ETA’nın ise aynen PKK’nın izlediği yollardan gittiği ve sorunun “bağımsız devlet” istekleri cevaplanmadan bitmeyeceği görülmüştü. Kısacası artık Güneydoğu’daki terör tamamen PKK ve BDP’nin (tabii Barzani’nin, büyük ihtimalle ABD’nin de) o bölgedeki “bağımsız devlet” amacına açıkça yönelmiştir ve eğer kesin olarak bitirilmezse daha yıllar boyu sürecektir.
Peki Ensarioğlu ve hala operasyonları eleştirenler bunu görmüyorlar mı, yoksa gelişmeleri yakından izleyecek zamanları filan mı yok? Bazıları örneğin; “şimdi terörle mücadeleyi başarısız bulanlar, açılıma da karşı çıkmışlardı benzeri iddialarda bulunuyorlar. Aynı kişilerin karşı çıkmış olması çok doğal, zira “koskoca bir devletle masaya oturmak için bile teröre son vermeye yanaşmayan” bir katliam örgütüyle açılım pazarlığı yapmanın bugün artan terörle aynen “Suriye iç savaşında izlediğimiz yanlış politika” kadar rolü vardır. O “karşı çıkanlar” açılım başlatıldığında da kötü niyetli olmakla suçlanmışlardı, Suriye’de muhalifleri destekleme politikasına karşı çıktıklarında ve “yanlış” yapıldığını söylediklerinde de..
Sonuç olarak, biz başta “Irak’ın toprak bütünlüğü korunmalı” derken Irak’ta aksi oldu, Şimdi “Suriye’nin toprak bütünlüğü korunmalı” diyoruz (artık geç ama Davutoğlu dün “Suriye’de birlik istiyoruz” dedi) ve aynı anda, aynı “bütünlüğün korunması” sorunu Türkiye için ortaya çıktı.. İşimiz oldukça zor, buna rağmen TBMM’nin hala “toplanmayacağı” açıklandı. Meclis’in toplanmasını daha çok gerekli kılacak ne olabilir ki?
*****
Şehit babasının yırtık pabucu..
Çukurca’da 6 arkadaşı yanı başında şehit düşen İnegöllü Jandarma Komando Onbaşı Erhan Yakut’un evine “özel araçlarla ve azami ilgi gösterilerek dönmesi” gerekirken şehirler arası otobüsle gönderilmesi haberi hepimizi yeterince üzdü.. Babası parmakları sargıda olan oğluna sarılırken “Seni buraya devletin getirmesi lazım” diyerek bu üzüntünün kaç katını yaşadığını da göstermiş..
Yine dün son haberlerden birinde Şırnak’ta şehit düşen Piyade Uzman Çavuş Yıldırım Kuzucular’ın cenaze töreninde, çiftçi olan babasının “yırtık ayakkabıları” fotoğrafıyla birlikte konu edilmişti.. Bu şehit gençler (ki Yıldırım’ın anacığı “seni damat yapamadan şehit verdim” diye gözyaşı döküyor) ve gazilerimiz için TSK’nın, devletin yeterli parası mı yok ki otobüsle gönderiliyorlar, babaları-aileleri yırtık pabuçla dolaşıyor? Zaten şehitlerimizin büyük çoğunluğunun yoksul ailelerden olduğu, asker kazançlarını bile ailelerine gönderdikleri, yıkık dökük gecekondularda oturduğu haberleri de daha önceki haberlerden biliniyor.
PEK ZENGİN ÜLKE..
Peki çok affedersiniz ama onlar bu şartlarda yaşarken ikide bir TV’lerden yapılan konuşmalarda şen şakrak söylenen “en zengin ülkeler arasındayız, İMF’ye borç verir duruma geldik” haberleri ne oluyor? Önce “terörle mücadele için tehlikeli bölgelere gönderilen” askerlerimize, sonra da “şehit aileleri ile gazilerimize” her türlü imkanın sağlanmasını, onların refah içinde yaşatılmasını istiyoruz. TSK’ya sınırsız maddi imkan tanınmışken ve siyasetçilerle bürokratlar her gün dünyayı dolaşır kral dairelerinde kalırken onlara bu şartların reva görülmesi hiç şüphe yok herkesin yüreğini acıtıyor!
*****
‘Yargı bağımsız’ mı?
Meclis Başkanı Cemil Çiçek iyi bir hukukçudur onun görüşleri önemlidir bu nedenle.. 3’üncü Yargı Paketi’yle çok sayıda ağır suçlu bırakılmasına rağmen “iddialarla tutukluluğu sürdürülen” Balyoz ve Ergenekon sanıklarının tahliye edilmemesinin nedeni sorulduğunda Bilal Çetin’e uzun bir açıklama yapmış ve özetle şöyle demiş; “Bundan sonrası Adalet Bakanlığı ve HSYK gibi kurumların görev alanına girer. Yargı bağımsızdır ama sorumsuz değildir .” Oysa referandumdan sonra HSYK’nın üyeleri Adalet Bakanlığı içinden seçilerek yapısı “tümüyle iktidara bağımlı” hale getirildi. Bu nedenle “bağımsız” olduklarını söylemek mümkün görünmüyor.. Demek ki karar bütünüyle Adalet Bakanı’nın elinde.. Bu durumda Sayın Çiçek’in veya Hükümet üyelerinin sık sık “Tahliye yapılmadı” diye yargıya kızmalarının, sorumluluğu onlara yüklemelerinin inandırıcılığı da fazla olmuyor, Bakan’ı muhatap almaları daha doğru görünüyor. Yanılıyor muyum?
|
|
|
|
|
|
|
Yazarlar |
|
AKP ‘darbeyi’ kapatacak
25 Ekim 2016 Salı, 12:14
|
|
AKP ‘suç ortağı' arıyor
Mustafa Ünal /ZAMAN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:28
|
|
Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Haziran 2015 Cuma, 09:21
|
|
Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez
Erhan BAŞYURT/BUGÜN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:16
|
|
Ya Koalisyon ya Başkanlık...
Eren Erdem/YURT
12 Haziran 2015 Cuma, 08:58
|
|
Kırılma noktası!
Güngör Mengi/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:45
|
|
AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?
İbrahim Kiras/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:42
|
|
Ali İsmail…
Bekir Coşkun - Sözcü
23 Ocak 2015 Cuma, 09:34
|
|
Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?
Mehmet Kamış/ZAMAN
14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39
|
|
Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi
Can Ertan /HABER
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57
|
|
Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik
Özgür Şen
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17
|
|
AKP’nin IŞİD çıkmazı
Hüseyin ALİ/Özgür Gündem
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10
|
|
Siyasi etik yasası çıkarılmalı
Serpil Çevikcan/Milliyet
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37
|
|
MİT’in sicili
Gültekin AVCI/BUGÜN
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17
|
|
İslamofobi ve provokasyon
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11
|
|
Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”
Hüseyin Özay/Taraf
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32
|
|
AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor
Zilar STÊRK/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25
|
|
Barışı, ancak özgürlükler besler
Hüda KAYA/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14
|
|
Bilim siyasetin elini öptüğünde...
Cüneyt Ülsever/YURT
11 Ocak 2015 Pazar, 10:19
|
|
Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı
Nazlı Ilıcak /BUGÜN
11 Ocak 2015 Pazar, 10:18
|
|
|
|
Son 20 Yazım |
|
CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI
|
|
AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN
|
|
GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.
|
|
ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..
|
|
12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?
|
|
Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?
|
|
Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'
|
|
Tüm Dostlara Teşekkür…
|
|
Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!
|
|
Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:
|
|
Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...
|
|
Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.
|
|
Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...
|
|
Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım
|
|
CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…
|
|
Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!
|
|
“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…
|
|
Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.
|
|
Sadece İnsan Olmak!
|
|
Annemin de Başını Ezerler mi?
|
|
|
|
Takvim |
Pt |
Sl |
Çr |
Pr |
Cm |
Ct |
Pz |
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
|
|
|
|
|
|
|
|