|
|
|
|
|
ATATÜRK Diyor Ki; |
Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.
|
|
|
|
|
YAZAR YAZI |
|
Suriye'de Rus kapanı
27 Haziran 2012 Çarşamba, 07:41
Deniz Ülke Arıboğan/AKŞAM
|
|
Suriye'de politik ilgi merkezimiz rejimle halk arasındaki kanlı mücadele iken uçağımızın düşürülmesiyle bir anda konu yeni bir mecraya doğru sürüklenmiş bulunuyor. Artık sorularımız karşı tarafa değil, kendimize dair. 'Acaba savaşa mı giriyoruz? Acaba hiçbir caydırıcı önlem almayarak Ortadoğu'da son dönemde gelişen büyük ülke kimliğimizden taviz mi veriyoruz? Acaba savaşsak gücümüz yeter mi? Acaba niye Suriye'nin karasularını ihlal ettik? Acaba bir savaş tehdidi olursa, siyasi partilerimiz bütün diğer çıkarları bir yana bırakıp birlik sergilerler mi?' vesaire...
Sorular iyi de, Suriye meselesini küresel politikadaki bağlamından kopartıp kendimize dair hale getirdiğimiz andan itibaren hata yapma ihtimalimizin yükseldiğini de göz ardı etmemeliyiz. Suriye meselesi Suriye'den ibaret değil. Arap Baharı paradigmasının bir parçası ve Kuzey Afrika'daki değişimlerle Ortadoğu'yu eklemleyen bir modelin uzantısı. Bu bakımdan değişimin hızı ve başarma olasılığı modelin diğer parçalarında ne kadarsa, Suriye'de de aşağı yukarı o kadar. Üstelik Suriye'nin bir önemli özelliği daha var. O da bu ülkenin yıllardır Rusya'nın ilgi alanında olması.
Askeri bakımdan Rusya'nın Akdeniz'e inmesine imkan veren Tartus limanı bu manada son derece önemli. 1971 yılında imzalanan anlaşmayla Rusya'ya tahsis edilen limanın 1992'den 3 yıl öncesine kadar bakımının yapılmadığını ve neredeyse kullanılamayacak hale gelmiş bir üs olduğunu hatırlatalım. 2009 yılında başlatılan çalışmalar ise neticelenmek üzere. 2012 yılı itibariyle Tartus limanının modernizasyonu tamamlanıyor ve Rusya Deniz Kuvvetleri'nin Akdeniz'de kalıcı hale gelmesinin önü açılıyor. Bu yolla Rusya'nın Ukrayna'daki Kırım deniz üssünün Karadeniz'deki anlamı neyse Tartus'un Akdeniz'deki anlamı da o hale geliyor. Kısaca Büyük Rusya sahalara yeniden dönüyor.
Burada dikkat çekici bazı ayrıntılara da değinelim.
1- Suriye sadece Rusya açısından bir askeri deniz üssü olarak anlam taşımıyor. Suriye onlar için bir Batı projesi olan Arap Baharı'nın sarstığı bir düzen. Baharın bir demokratikleşme projesi değil de bir siyasi yayılma stratejisi olduğunu düşündüklerinden, hemen her bölgede alternatif hareketlere destek vermeye başladılar. Bahar rüzgarının hız kesmesinin temel nedenlerinden bir tanesi de bu.
2- ABD ve daha geniş anlamıyla Batı ittifakı ekonomik açıdan bölgede ve özel olarak da Suriye'de değişimi destekleyebilecek mali ve askeri manevraları yapabilecek durumda değil. Obama tamamen seçimlere endekslenmiş durumda ve bölgede olup bitenlere karşı güçlü bir ses yükseltemiyor. Batı ittifakı adına bu rol Türkiye'ye verilmiş gibi. Lakin Türkiye'nin Rusya ve İran'la oldukça derin ve dengeleyici ilişkileri de var. Özellikle Rusya ile enerji alanındaki bağımlı ilişkimiz artık Batı ve Doğu arasındaki dengede tamamen Batılı olmamızın önünde bir engel. Rusya Suriye'yi kendi bahçesi olarak ilan ettiği müddetçe Türkiye'nin de topa girmesi kolay olmuyor. İtidalli dış politikanın gerisinde biraz da bu endişe yatıyor. Düşürülen uçağımız Rusya'nın 'burada artık ben varım' mesajı niteliğinde olabilir.
3- Rusya'nın Suriye'de olası bir rejim değişikliğinde İslami grupların etkili olmasından pek de memnuniyet duymayacağı söylenebilir. Rus yönetimi, bünyesinde milyonlarca Müslümanı barındırıyor ve Selefilerin etkisinin artmasının kendi arka bahçesine de sirayet etmesinden korkuyor. Bölgede ortaya çıkabilecek bir Sünni-Şii çatışması Rusya'ya ekonomik olarak bazı avantajlar getirse bile, siyasal bakımdan riskli olduğu düşüncesindeler ve bölgedeki mezhep çatışmasını desteklemiyorlar. Suriye'deki değişimin böyle bir çatışmayı tetikleyebileceği inancındalar.
4- Dünya üzerindeki siyasi kırılmanın iki kutuplu olduğu görüşünde değilim. Batı ve Doğu hatları olarak tarif edilse de, hem Batı hem de Doğu hattının ikili bir çatallanma yaşadığını düşünüyorum. Batı Avrupa'nın bazı merkez ülkeleri ile ABD arasında çatallanırken, Doğu hattı Rusya'ya karşı Çin-İran ekseninde şekilleniyor. Göründüğü kadarıyla Batı, Rusya'nın Suriye'ye girişine Çin-İran ekseni kadar ters bakmıyor
|
|
|
|
|
|
|
Yazarlar |
|
AKP ‘darbeyi’ kapatacak
25 Ekim 2016 Salı, 12:14
|
|
AKP ‘suç ortağı' arıyor
Mustafa Ünal /ZAMAN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:28
|
|
Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Haziran 2015 Cuma, 09:21
|
|
Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez
Erhan BAŞYURT/BUGÜN
12 Haziran 2015 Cuma, 09:16
|
|
Ya Koalisyon ya Başkanlık...
Eren Erdem/YURT
12 Haziran 2015 Cuma, 08:58
|
|
Kırılma noktası!
Güngör Mengi/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:45
|
|
AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?
İbrahim Kiras/VATAN
12 Haziran 2015 Cuma, 08:42
|
|
Ali İsmail…
Bekir Coşkun - Sözcü
23 Ocak 2015 Cuma, 09:34
|
|
Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?
Mehmet Kamış/ZAMAN
14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39
|
|
Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi
Can Ertan /HABER
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57
|
|
Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik
Özgür Şen
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17
|
|
AKP’nin IŞİD çıkmazı
Hüseyin ALİ/Özgür Gündem
14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10
|
|
Siyasi etik yasası çıkarılmalı
Serpil Çevikcan/Milliyet
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37
|
|
MİT’in sicili
Gültekin AVCI/BUGÜN
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17
|
|
İslamofobi ve provokasyon
İhsan ÇARALAN /Evrensel
12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11
|
|
Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”
Hüseyin Özay/Taraf
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32
|
|
AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor
Zilar STÊRK/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25
|
|
Barışı, ancak özgürlükler besler
Hüda KAYA/Özgür Gündem
12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14
|
|
Bilim siyasetin elini öptüğünde...
Cüneyt Ülsever/YURT
11 Ocak 2015 Pazar, 10:19
|
|
Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı
Nazlı Ilıcak /BUGÜN
11 Ocak 2015 Pazar, 10:18
|
|
|
|
Son 20 Yazım |
|
CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI
|
|
AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN
|
|
GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.
|
|
ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..
|
|
12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?
|
|
Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?
|
|
Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'
|
|
Tüm Dostlara Teşekkür…
|
|
Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!
|
|
Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:
|
|
Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...
|
|
Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.
|
|
Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...
|
|
Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım
|
|
CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…
|
|
Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!
|
|
“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…
|
|
Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.
|
|
Sadece İnsan Olmak!
|
|
Annemin de Başını Ezerler mi?
|
|
|
|
Takvim |
Pt |
Sl |
Çr |
Pr |
Cm |
Ct |
Pz |
1 | 2 | 3 | 4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 | 11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 | 18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 | 25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
|
|
|
|
|
|
|
|