İletilerinizi bekliyorum...

gulerbugday113@gmail.com

Facebook

    (Güler Buğday)

Twitter

    twitter.com/gulerbugday

 

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI

25 Kasım 2015 Çarşamba, 16:29

Cumhuriyeti kuran parti, artık laik cumhuriyeti yıkanlara, tek adam diktasını dayatanlara ve korku imparatorluğu yaratanlara engel olamıyor!

Bursa Bamsz | letiim | zgemiim | Kitaplarm | Hakkmda Yazlanlar | Animasyonlu iirler

Ana Menü

» Ana Sayfa

» Haberler

» Yazılarım

» Yazarlar

» İletişim

» Künye

» Bize Yazın

» Bağlantılar

ATATÜRK Diyor Ki;

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

HABER

Oğlum Yankı tatmin olmadı Abdullah Bey!..

Oğlum Yankı tatmin olmadı Abdullah Bey!..

10 Nisan 2011 Pazar, 08:43

Zaman zaman kendi kendime soruyorum.


Nasıl bir ülkede yaşıyorum? diye..


Kaos içinde!.. Mutsuz ve umutsuz!..


Sonra, karakteri gelişmemiş, zaafları hat safhada olan ve samimiyetsiz bir yaşamı hak ediyor muyum? diye düşünüyorum!..


“Yaşadıklarımıza baktıkça, yapılanları sineye çektikçe, güce tapanların zayıflığına tanık oldukça, bilerek sömürülmeye çanak açan çoğunluğun 'onursuz' bir yönetimi kabul ettiğini gördükçe böyle bir yaşantıyı hak ediyoruz!“ demek geliyor içimden!.


Çünkü daha iyiyi istemek gibi bir anlayışımız yok!..


Akıldan mı yoksunuz?..


Fikirden mi?!


Yoksa kendimize iyiyi layık göremiyor muyuz?


****


Başkalarının etkisiyle ve de ezikliğin getirdiği ruh haliyle davranmanın hiçbir şey kazandırmadığı bilerek yine aynı şeyleri yapmanın gerekçesi ne olabilir?..


Belki düşünen, hassas ve dünya ile ilişkisini kesmemiş insanlar, yalnız kaldıklarında bu soruyu kendine sormaktan çekinmiyor!..


Kendisiyle yüzleşmek, samimiyetini test etmek ya da gerçeklere ulaşmanın yolu olarak “özeleştiri” yapmak istiyor!..


Bilemem!..


Ama sonuçta refah içinde bir yaşam sürmediğimiz açık!


Her konu önümüze bir sorun olarak çıkıyor!..


Ve her konuda kıyasıya bir kavganın içinde yaşamaya devam ediyoruz!..


“Bu gün hava güzel! Hiçbir sorunum yok! çok mutluyum!” diyebiliyor muyuz?


Bir soruya düşündüğü gibi doğru cevap veren var mı?


En azından kendimize karşı dürüst olabiliyor muyuz?


Kendimizi sorgulamaya hazır mıyız?


Şayet en azından kendimize samimi davranabilsek, kendi değerlerimizi doğru görebilsek, yetenek ve yetilerimizi dürüstçe değerlendirebilsek birçok sorunu çözmemiz mümkün olacak!..


Herhalde “bireysel ve giderek toplumsal gelişmişliğin” ardındaki gerçek de burada yatıyor!..


****


Mesela;


Hak ve özgürlükler isteyen BDP’liler, Diyarbakır’daki eylem sırasında hastaneye ulaşmaya çalışan Ambulansın geçişine izin vermiyor!..


Bu nasıl hak arama?..


Kendi dışınızdaki insanların haklarına saygı duymazsanız, taleplerinizdeki haklılığınızı nasıl kabul ettirebilirsiniz?..


En temel yaşam hakkını gasp etmenin geçerli bir nedeni olabilir mi?..


Bir hastanın ambulans içinde hastaneye gitmesini engellemenin hangi vicdani açıklaması vardır?..


Denilebilir ki;”Biz mücadele ediyoruz.Mücadelemiz adına “o hasta da ölsün!"


Biliniz ki böyle bir düşünce son derece tehlikeli bir başka yetkiyi verecektir!..


“Bir başkası da sizin ölümüze karar verme yetkisini!..”


Yıllardır bu yetkiyi elinde tutan “derin devletle “savaşan biri olarak, “bu aymazlıktan kurtulmak gerekir” derim..


O hasta ve yakınlarından özür dilemedikçe sivil itaatsizlik eylemlerin anlamı kalmayacaktır!..


****


Bir başka vahim örnek daha; bir milyon yedi yüz bin öğrenci 27 Martta YGS sınavına girdi.


Yaklaşık on gündür bu gençler diken üzerinde.


Sadece onlar değil aileleri de ortaya çıkan durumdan perişan!..


Sınavdaki “şifreleme” şüphesi Türkiye’yi yakıyor!..


Milyonlarca gencin geleceği bu kuşku ile kararıyor!..


Kimin hakkı ve haddine!.. diye sormak isterken bakıyorum da “siyasi sorumlular ve bürokrasi kadrosu” işin cakasında!


Milyonlar “Umurlarında” bile değil!..


Bu pişkinliğe dur diyecek toplumsal tepki nerede!..


****


Olayın ilk patlak verdiğinde günlerde Abdullah Gül, ÖSYM Başkanı Demir’in açıklamasından “Tatmin olduğunu” söylemişti…


Tarafsız olması gereken Gül, herkesin dikkatle izlediği biri olarak, önüne sonuna bakmadan, böyle talihsiz beyan vermekten kaçınmamıştı…


Bu arada eski ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan bu konunun ciddi bir şekilde incelenmesi gerektiğini, şifreleme işleminin ve bu yıl uygulanan her öğrenciye münhasıran verilen soru kitapçığı ve de cevap anahtarının “yanlış” bir uygulama olduğunu dile getirmişti..


****


Uzmanların da katıldığı cevaplardaki “algoritma şifreleme” yönteminin usulsüzlüklere “müsaade” edebileceği şüphesi toplumda kabul gördü..


Yandaş medya her zamanki gibi durumdan vazife çıkararak, bu olaya ”Seçime giderken AKP’nin önünü kesme projesidir” dedi.


Bu derece önemli bir olayı “karalama kampanyası” olarak takdim etmeye çalıştı! AKP’yi koruma Şablonunda Gül’ün ve de TBMM Başkanı'nın “tatmin olmaları” yeterli görülüyordu..


Hemen arkasından Milli Eğitim Bakanı da benzer bir açıklama yaptı..


Hatta daha da ileriye giderek eski KPSS sınavını hatırlatarak bu durumu savundu!..


Ne kadar vahim bir durum!


AKP’li siyasi yöneticilerin aymazlığı bizlerin algı noksanlığının sonucu değil mi?..


****


Milyonlarca veliden biri olarak isyan ediyorum…


Şimdi bakın Sayın Gül!..


Oğlum Erdal Yankı 27 Mart'ta sınava girdi!..


Bu güne kadar başta sizin ve de tüm AKP’li zevatın açılamalarından hiç “TATMİN OLMADI!”


Hatta size, devlete ve siyasete olan güveni sarsıldı.


On gündür sizin Cumhurbaşkanlığınızdaki bu ülkede her şeyin sorunlu olduğu inancı onun genç beyine yerleşti…


Yıllardır verdiği emeklerin bir çırpıda yok olacağı kuşkusu size ve bu iktidara da hırs ve hınç duymasına neden oluyor!..


Sadece oğlum değil tüm arkadaşları da aynı duyguları taşıyor..


Size artık güvenmiyorlar!..


Çünkü;


“Malum dershanelerden birine giden arkadaşları, nerdeyse 30 yıldır çıkmayan bir konudan soru sorulacağını onlara söylemiş.


Sınavda bu konudan 3 soru çıkmış!..


İstanbul’daki bir okula neden sadece kız öğrencileri doldurmuşlar!..


Gerekçesini bir türlü anlamıyor!..


Bilgisayar kullanımın bilen gençler olarak her adaya ayrı soru ve cevap kitapçığı verildiğine göre isterlerse, bazı öğrencilerin “puanlarıyla” oynayabilirler!..


Bilgisayara verilecek komutla her arzu edilen yapılabilir!..” düşüncesi kafalarında bir kurt gibi büyüyor!!..


****


Abdullah Gül’ün bu kuşkulara cevap vermesi gerekiyor!..


Yani beyler! sizin “tatmin olmanız” yeterli değil..


Üstelik de hiç de önemli değil!..


Taşıdığınız sıfatlara dayanarak “ her söylediğinizin doğru olduğu” anlayışı, halkta artık yok! Sözleriniz ancak sizi kandırır!..


Çünkü 1.700.000 öğrencinin geleceği karanlık!..


Ömürlerinin sonuna kadar bu sınavdan aldıkları sonuçtan hep sizleri sorumlu tutacaklar!


Bu kuşkuyu genç beyinlerden nasıl sileceksiniz!..


****


Son derece hassas bu konu uzatılmadan neticelendirilmeli!..


Sınavın “İptal yada devam edeceği konusu” ivedilikle net bir şekilde açıklığa kavuşturulmalı!..


Gül ve arkadaşlarından beklenen bu..


Onların tatmin olması ülkeyi tatmin etmiyor!.


***


İlginçtir, öyle duyarsız bir toplum olduk ki, milyonlarca insan gelecekle ilgili çok büyük sıkıntı yaşıyor..


Üstelik en önemli yatırımımız olan gençlerin geleceğinde kaos var!.


Siyasilerde “tık!” yok.. birkaç demeç yetti!..


Hatta mümkün oldukça çabuk “gündemi değiştirmek içinde çaba harcıyorlar!.”


Demokrasi açılımı, 12 Eylül yargılanması, hayata dönüş operasyonu birden gündeme geldi!…


Evet,bu maddeler çok önemli. Yıllardır üzerinde durduğumuz konular..


Ama 1.7 milyon gencinde sorunu bunlar kadar ülke için önemli!...


Ve bu sorun hemen çözülmeli. Çünkü haziranda ikinci sınavlar başlayacak!..


****


Yazının başında söyledim. Nasıl bir ülkede yaşıyoruz?


Ezik ve soluk, niteliksiz bir yaşamın koşulları gün geçtikçe yerleşiyor..


Siyaset ve devlet buna çanak tutuyor..


Ya yurttaş? ..


Etrafa bakıyorum da bir gurup insan başka havada..


Milletin derdine bakmayanlar onun vekilliğine soyunuyorlar..


Bu bize müstahak galiba!..

Kaynak : Fikri Sağlar/Birgün

Yazarlar

AKP ‘darbeyi’ kapatacak

25 Ekim 2016 Salı, 12:14


AKP ‘suç ortağı' arıyor

Mustafa Ünal /ZAMAN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:28


Koalisyona ‘derin devlet’ dokunması!

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Haziran 2015 Cuma, 09:21


Cumhurbaşkanı azınlık hükümetini engelleyemez

Erhan BAŞYURT/BUGÜN

12 Haziran 2015 Cuma, 09:16


Ya Koalisyon ya Başkanlık...

Eren Erdem/YURT

12 Haziran 2015 Cuma, 08:58


Kırılma noktası!

Güngör Mengi/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:45


AK Parti’yi Kürtler neden terk etti?

İbrahim Kiras/VATAN

12 Haziran 2015 Cuma, 08:42


Ali İsmail…

Bekir Coşkun - Sözcü

23 Ocak 2015 Cuma, 09:34


Bu memleketi çiftliğiniz mi sandınız?

Mehmet Kamış/ZAMAN

14 Ocak 2015 Çarşamba, 09:39


Charlie’ye saldırı Bursa’da protesto edildi

Can Ertan /HABER

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:57


Kobane'den Paris'e emperyalizm ve laiklik

Özgür Şen

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:17


AKP’nin IŞİD çıkmazı

Hüseyin ALİ/Özgür Gündem

14 Ocak 2015 Çarşamba, 08:10


Siyasi etik yasası çıkarılmalı

Serpil Çevikcan/Milliyet

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:37


MİT’in sicili

Gültekin AVCI/BUGÜN

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:17


İslamofobi ve provokasyon

İhsan ÇARALAN /Evrensel

12 Ocak 2015 Pazartesi, 09:11


Seçimi böyle kazandık: “VİCDANEN RAHATSIZIM”

Hüseyin Özay/Taraf

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:32


AKP’nin erkek aklı özgür kadından korkuyor

Zilar STÊRK/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:25


Barışı, ancak özgürlükler besler

Hüda KAYA/Özgür Gündem

12 Ocak 2015 Pazartesi, 08:14


Bilim siyasetin elini öptüğünde...

Cüneyt Ülsever/YURT

11 Ocak 2015 Pazar, 10:19


Sabri Uzun da “cadı avı”na katıldı

Nazlı Ilıcak /BUGÜN

11 Ocak 2015 Pazar, 10:18

Son 20 Yazım

CHP, NEDEN İKTİDAR VE UMUT OLAMIYOR, 7 HAZİRAN VE 1 KASIM SEÇİM SONUÇLARI


AHMET İSVAN, CUMHURİYET ÇINARI VE EFSANE BAŞKAN


GERÇEK VE NAMUSLU SOLCULAR GÖREV YİNE SİZE DÜŞTÜ.


ÇARŞAFI ÇIKARDI, PEÇEYİ ATTI VE GÖZLERİNİ YUMDU!..


12 Eylül Faşizmi unutuldu mu?


Yıllar önce Yasin El Kadı'yı yazmış ve uyarmıştım:KEFİL OLANA KEFİL MİSİNİZ ?


Yıllar önce yazmışım \\\\\'ÇANKAYA SIRAT KÖPRÜSÜ!\\\\\'


Tüm Dostlara Teşekkür…


Erdoğan, haysiyet cellatlığı yapıyor: Bağırdıkça korkuttuğunu, hakaret ettikçe sindirdiğini sanıyor!


Gülen Cemaatinin ‘Altın Nesil’ hedefi:


Endişeliyiz, Kaygılıyız, Hatta Kırgın ve Öfkeliyiz, Ancak Çözümsüz ve Umutsuz Değiliz...


Ülkelerin ve Toplumların Uygarlığı Çocuklarına Yaptığı Yatırımla Anlaşılır.


Kardeşlik Kanla, Barış Sözle Olmaz...


Sayın Başbakan, ‘Marjinal’ değilim ama isyanlardayım


CHP Milletvekilleri Gezi’de Gökkuşağı çocuklarının yanında…


Çapulcu Halkın Okuduğu Şiir!


“İNSANLAR İHANETE TUTSAK” Diyerek Yeniden Merhaba…


Dost Okurlarımdan Kısa Bir Süre İzin İstiyorum.


Sadece İnsan Olmak!


Annemin de Başını Ezerler mi?

Takvim

Pt Sl Çr Pr Cm Ct Pz
12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031
info@bursabagimsiz.info.tr

Bursa Bağımsız adlı, www.bursabagimsiz.info.tr adresinde yayınlanan işbu web sitesi içerisinde yayınlanan yazınsal ve görsel içeriğin her hakkı saklıdır.

Site içerisinde Güler Buğday dışında yazınsal ve görsel içeriği yayınlanan konuk yayıncıların eserlerinin her türlü hukuksal sorumluluğu konuk yayıncıya aittir. Güler Buğday işbu içerikten ötürü sorumlu tutulamaz.

Copyright © 2025 Bursa Bağımsız