CHP neden PKK ile atılan imzaları açıkladı

20 Eylül 2012 Perşembe, 10:35

CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç, yaptığı Oslo çıkışıyla gündeme damgasını vurdu. Peki bu çıkışın nedeni ne? Koç’a göre esas nedeni Başbakan Erdoğan’ın Sosyalist Enternasyonel’de CHP’nin PKK’yı dolaylı olarak destekleyen bir tavır aldığını söylemesi. Bir de yine Başbakan'ın Tunceli'de PKK tarafından kaçırılan CHP Milletvekili Hüseyin Aygün ile ilgili açıklamaları...CHP'li Koç, Radikal Gazetesi'nden Koray Çalışkan'a, parti tabanında tepki topladığına inandığı bu hasarları tamir etmek için CHP’nin bir şey yapması gerektiğini düşündüğünü söyledi. Koç’a göre yaptığı Oslo açıklamaları bu tepkinin tezahürü. Koç, “Başbakan çok sert konuşuyor, CHP’yi toplumun hassasiyetleri üzerinden mahkum etmeye çalışıyor. Oysa ikiyüzlü ve çift kimlikli bir siyaset izliyor. Bir taraftan terör örgütü PKK ile doğrudan görüşme başlatıyor, diğer taraftan CHP’ye yükleniyor. Meşru zeminde sorunun meşru taraflarıyla görüşeceğine, gayri meşru zeminde terör örgütüyle pazarlık yapıyor. Bizim açıklamamız bu ikiyüzlülüğü topluma gösterdi” dedi.

Haluk Koç ‘PKK ile devletin konuşabileceğini, silah bıraktırmak için böyle bir adımı anlayacağını’ söyledi ve ekledi: “Ama PKK’yı muhatap alarak çözüm için konuşmak olmaz.” “Bırakın PKK’yı BDP’yi bile muhatap almayan Ak Parti’nin muhatabının PKK olduğunu topluma nasıl göstereceksiniz?” sorusuna ise “Oslo görüşmeleri yeterli kanıttır. Meşru zeminde meşru aktörle görüşmek gerek. Gayri meşru zeminde terör örgütüyle konuşmak gayri meşrudur” diye yanıt verdi.

Peki MYK’da bu tavır değişikliği konuşuldu mu? Koç, Kemal Kılıçdaroğlu’nun inisiyatifiyle bu açıklamaların yapıldığını, genel bir siyasi tavır değişikliği olmadığını söyledi.

Kılıçdaroğlu ne diyor?
MYK üyelerinden bir bölümü de böyle bir çıkıştan habersiz. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Haluk Koç’un çıkışının nedeni konusunda hemfikir. Kılıçdaroğlu, düşüncelerini şöyle anlattı: “Kürt sorununun çözümü konusunda samimi olduğumu, partimizin duruşunun ne kadar isabetli olduğunu toplum gördü. Uludere’den hemen sonra, Sayın Başbakan gayet zor durumdayken, biz olgunlukla bir el uzattık. Sorunun adını bile koymayalım, birlikte karar verelim, iktidarla beraber elimizi taşın altında sokalım dedik. Sonuç ne oldu? Her fırsatta CHP’yi terör örgütüyle alakalı göstermeye çalıştı. Uzattığımız eli itti. Yapıcı adımları ters yüz etti. Sonra da Sosyalist Enternasyonel’de bizim karşı çıktığımızı, imza atmadığımızı bildiği halde bizi sanki PKK’ya yakın bazı örgütlerle paralel bir yerdeymiş gibi gösterdi.”

“Belgeler elimizdeydi, gördüklerim beni rahatsız etti”
Peki Haluk Koç’un açıklaması Erdoğan’ın eleştirilerini bertaraf ediyor mu? Kılıçdaroğlu, bu soruya şu yanıtı verdi: “Oslo’dan çıkan belgeler uzun süredir elimizdeydi. Bir siyasetçi olarak gördüklerim beni çok rahatsız etti. Bu dokümanların gösterdiği şu: Siz toplumunuzun temel meselelerini parlamentoda değil, terör örgütüyle tartışıyorsunuz. Bu olmaz. Rahatsız olmamak mümkün değil. Örgütle devlet elbette görüşür. Kanı dindireceksen, silahsızlandıracaksan görüşülür. Ben zaten onlara niye görüştünüz demedim. Neler görüştünüz dedim. Bunu açıklayın dedim. AKP bu konuda dürüst davranacağına her fırsatta CHP’ye yüklendi. PKK ile masaya oturdukları halde bizi PKK yanında göstermeye kalktılar. Çok sert açıklamalarla siyaseti geriyorlar. Sonuç ortada...”

Kılıçdaroğlu’na göre CHP’nin topluma verdiği sözlerde ve yenileşme için attığı adımlarda bir değişiklik yok. “En sert ve etkili bir şekilde Ak Parti’ye yanıt verildiğini, Başbakan’ın ikiyüzlülüğünün ifşası olduğunu” düşünüyor